Ukrayna’yı bırak Suriye’ye bak

Hüsnü Mahalli; Bu gidişle kurtulamayacak çünkü AKP’nin ne böyle bir niyeti ne de böyle bir hesabı var. Olsaydı ne bu ülke ne de bu ülkenin tutum ve davranışlarından dolayı perişan olan coğrafyamız bu halde olmazdı.

Dünyanın gözü kulağı Ukrayna’da, Cumhurbaşkanı Erdoğan Afrika turunda.

Ukrayna’da olup biten her şey ve hızla tırmanan çatışma ve savaş olasılıkları bir çok nedenden Türkiye’yi ilgilendiriyor.

1– Türkiye NATO üyesi,

2– Türkiye; Ukrayna gibi bir Karadeniz ülkesi,

3– Türkiye’nin Ukrayna ile özellikle askeri alanda yoğun bir işbirliği var,

4– Savaş çıkarsa Türkiye bir çok konuda ve alanda Rusya ile karşı karşıya gelebilir.

Örneğin Suriye’de.

Tam on gündür Rus savaş gemileriyle uçakları Suriye’nin açıklarında tatbikat yapıyor.

Tatbikata 140 savaş gemisi, 60 uçak ve on bin asker katılıyor.

Uçak ve gemiler Rus savaş teknolojisinin geldiği son noktada.

Nükleer başlıklı balistik füze fırlatan denizaltılar, S-400 ve S-500 savunma sistemleri, düşmanının denizaltılarını avlayan uçaklar ve daha neler neler.

Halen devam eden tatbikatın önemini anlamak için Savunma Bakanı Şoygu’nun 15 Şubat’da Şam’a gidip Başkan Esad ile görüştüğünü hatırlatmak yeterli olur diye düşünüyorum.

Rusya’nın bu tatbikatları devam ederken Çin’in de Lazkiye limanına savaş gemilerini göndereceği haberleri geldi.

Başka!

Bu devam ederken Rusya’nın Suriye’ye S-400 füzeleri vereceği konuşuldu.

Neden şimdi?

Arada bir Suriye’yi bombalayan İsrail uçaklarına karşı kullanılsın diye. Hem de Rus ve Suriye savaş uçaklarının Suriye’nin İsrail’e yakın sınır bölgelerinde ortak tatbikat yaptığı sıralarda.

Peki neden?

Çünkü Moskova İsrail’in Ukrayna’da ABD ve NATO yanlısı tutumuna çok kızıyor ve olası gelişmelere karşın önlemini İsrail’e sınır Suriye’de alıyor.

Yani Türkiye’ye komşu, Türkiye’nin binlerce askerinin bulunduğu, İdlib ve diğer yerlerde NUSRA ve benzeri örgütlerin on binlerce militanıyla hareket etttiği Suriye’de.

ABD ve Batılı ülkelerin koruması altındaki on binlerce PYD/YPG militanlarının bulunduğu Suriye’de.

Özetle Ukrayna’dan dolayı Rusya’nın İsrail ile ilişkileri ilk kez bu kadar gergin.

Moskova’ya göre İsrail, Ukrayna’da yaşamakta olan ve sayıları 200 bin civarında tahmin edilen Yahudileri göçe zorlamak için savaş kışkırtılıcığı yapıyor.

İsrail Dışişleri Bakanı Lapid “Doğal olarak biz NATO müttefikiyiz ve Suriye’de Rusya’ya komşuyuz. Üstelik Rusya ve Ukrayna’da yaşayan Yahudileri düşünmek zorundayız” dedi.

Peki Ankara ne yapıyor ya da yapacak?

Heyecanla 9 Mart’ta Türkiye’ye gelecek İsrail Cumhurbaşkanı Bennett’i bekliyor.

İsrail eksenli yeni Ortadoğu politikalarına hazırlık çerçevesinde.

Önce İsrail’in müttefiği BAE ile barışıldı şimdi sırada İsrail var.

Her ikisine söylemediğimiz kalmamıştı ama ilişkilerimiz her zaman süperdi.

BAE Haber Ajansı’na göre iki ülkenin en kavgalı olduğu 2020 yılı rakamlarına göre Türkiye’de 400 kadar BAE sermayeli şirket faaliyetini sürdürüyor.

Aynı dönemde Ankara’nın İsrail ile ticari ilişkilerinde rekorlar kırılıyordu.

İsrail ile istihbarat alanında işbirliği hiç kesilmemiş.

Nasıl oluyorsa!

Peki İsrail’in baş düşmanı ve Ankara’nın geleneksel rakibi Tahran ne yapıyor?

Cumhurbaşkanı Erdoğan İsrail’in müttefiği BAE’ye gidince İran Cumhurbaşkanı Reisi dün Ankara’nın müttefiği ve BAE’ın geleneksel rakibi Katar’a gitti.

Tam da nükleer anlaşmanın imzalanma umutlarının artığı bir dönemde.

Ukrayna’da savaş çıkarsa her şey allak bullak olur ve allak bullak olacak olan her şey Türkiye’yi yakından ilgilendirir.

İlgilendirir ama kimsenin umurunda değil.

Vatandaş ekonomik koşulların mali ve psikolojik baskısıyla ezilmişken muhalefet liderleri ilginç gündemle oyalanıp duruyorlar.

Bir de bakarsınız Erdoğan’ın ‘vatan millet söylemleri’ ile TBMM’ye getireceği Ukrayna Tezkeresi’ne destek verirler.

Hep söylüyorum:

Türkiye’deki tüm sorunların nedeni dolaylı-dolaysız dış politikadır.

Yetmiş yıl önce (18 Şubat 1952) NATO’ya girmek için Kore’ye asker yollayan Ankara o gün bugün ABD’nin oltasından kurtulamadı.

Bu gidişle kurtulamayacak çünkü AKP’nin ne böyle bir niyeti ne de böyle bir hesabı var.

Olsaydı ne bu ülke ne de bu ülkenin tutum ve davranışlarından dolayı perişan olan coğrafyamız bu halde olmazdı.

Ah şu ideolojik saplantılar.

İsrail isteyince ne güzel de vazgeçiliyor!

20 milyon dolarlık bağış karşılığında!