Yine görüşürüz
Hüsnü Mahalli; Ankara’nın on yıldır Suriye’deki tüm müdahalelerine rağmen Esad Türkiye’nin içişlerine karışmıyor, Fetö’yu tanımıyor ve Türkiye’nin en önemli düşmanı PYD/YPG ile başı belada. Onunla buluşmak mı! Maazallah. Bir de BAE denilen bir ülke var.
Her yıl Eylül sonlarına doğru gerçekleşen BM Genel Kurul toplantıları sırasında Başkan Biden, Cumhurbaşkanı Erdoğan’la ayaküstü olsa da görüşmeyince Ankara çok kızmıştı.
Bunun üzerine farklı zaman ve mekanlarda “ABD’yi, terörü (PYD/YPG/PKK) desteklemekle suçladık, Biden’ın Ortadoğu ve Kuzey Afrika Özel Temsilcisi Brett McGurk’ü PYD/YPG yöneticisi ilan ettik ve ABD’ye “ne işin var Suriye’de çek git” dedik.
Dedik ama Biden’la yeniden buluşmak için can attık.
Biden’ın elçisini kovmaya kalkıştıktan sonra.
Tam da yandaş medyanın Biden ve ABD’ye atıp tuttuğu sırada.
Sonra bir baktık ki aynı medya Biden’ı öve öve bir hal olmuş.
Meğer Biden 20 dakika olacağı söylenen görüşme yerine Erdoğan’la bir saat 10 dakika sohbet etmiş.
Amerikalılar bir saat beş dakika demiş ama olsun.
Karşılıklı çeviriler yapıldığı için bir saat on dakikalık süre yarım saate düşer.
Erdoğan bazı konularda yanında oturan Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu’ndan ya da arkasında oturan MİT Başkanı Fidan’dan bilgi aldıysa sohbet süresi daha da kısalmıştır.
Bu durumda gündemdeki her konu için ortalama iki dakika ayrılmıştır.
Sonra da “tak sepeti koluna herkes kendi yoluna”.
Washington ve Ankara’dan yapılan ve farklı vurguları olan iki açıklamaya ve Erdoğan’ın basın toplantısında söylediklerine bakılırsa bunun böyle olduğu anlaşılır.
Başka türlüsü de olamaz çünkü her iki ülke arasında çok ciddi sorunlar var ve numara yapmıyorlarsa Amerikalılara göre Erdoğan’ın söylem ve eylemleri ABD ve NATO çıkarlarına zarar veriyor.
Türkiye’nin Rusya’yı sıkıştırılabilecek kartları olmasaydı Başkan Biden belki de Erdoğan’a karşı farklı davranırdı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan da ABD’yi Rusya’yı dengeleyecek bir unsur olarak görmeseydi o da Biden’la farklı konuşabilirdi.
Adam işini gücünü bırakmış PYD/YPG’ye destek verip duruyor.
Trump kadar olmasa da o da demeçleriyle Erdoğan’ı hedef almıştı.
Özetle herkes herkesten “gıcık alıyor” ama herkes herkesi idare ediyor.
Erdoğan ve Macron ilişkisi başka bir örnek.
Birbirlerine söylemediklerini bırakmayan Erdoğan ve Macron, Roma’da kameraların karşısına geçerek samimi poz vermede sakınca görmediler.
Rahmetli Demirel’in söylemiyle:
“Dün dündü”.
Peki Müslüman ülke liderleriyle durum ne alemde?
Müslüman Kardeş Muhammed Mursi’yi devirdiği için yedi yıldır Erdoğan’ın hedefinde olan Sisi ile buluşmak pek kolay olmuyor.
Üstelik Sisi; Biden gibi Türkiye’nin içişlerine karışmıyor, PYD/YPG’ye yardım etmiyor ve Fetö’yu barındırmıyor.
Bilinmeyen nedenle Glasgow’daki İklim Zirvesi’ne katılmadan Ankara’ya dönen Erdoğan orada kalsaydı belki de Sisi ile karşılaşır tokalaşabilirdi.
Peki Esad’ın durumu ne?
Ankara’nın on yıldır Suriye’deki tüm müdahalelerine rağmen Esad Türkiye’nin içişlerine karışmıyor, Fetö’yu tanımıyor ve Türkiye’nin en önemli düşmanı PYD/YPG ile başı belada.
Onunla buluşmak mı!
Maazallah.
Bir de BAE denilen bir ülke var.
Her yerde Türkiye’nin karşısına dikilen BAE yönetiminin tek derdi İsrail ile barışmak.
Neresinden bakarsanız bakın Ankara’nın dış ilişkilerinde bir tuhaflık var. Bu tuhaflıklardan vazgeçilmediği sürece hiçbir yerde hiçbir soruna çözüm bulunamaz.
Çözümü olmayan sorunların çoğalmasıyla riskler de katlanır.
Tersi olsaydı 19 yılda Başbakan ve Cumhurbaşkanı olarak ABD’nin hatta AB ülkelerinin tüm liderleriyle onlarca kez buluşan Erdoğan’ın Türkiye’nin bu ülkelerle ilişkilerini ideal bir duruma kavuşturmuş olurdu.
Oysa geldiğimiz noktada Ankara’nın Washington ve çoğu AB başkentleriyle ilişkileri berbat durumda.
Bölgede Katar dışında Ankara ile dost olan hiçbir ülke yok ve er ya da geç o da zamanı gelince gereğini yapar!
Başta Suriye ve Ukrayna olmak üzere bir çok nedenden dolayı Ankara’nın Moskova ile ilişkileri ise her an gerginleşebilir.
AKP içeride olduğu gibi dışarıda da herkesle kavga etmekten büyük haz alıyor.
Hazın maliyeti hiç önemli değil!
128 milyar dolar kaybolmuşken üç beş milyar doların hesabı mı olur!
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları