Barış için Hasankeyf

Tarih: 25.11.2013

Mehveş Evin; Hasankeyf’i kurtarmak hâlâ mümkün... Hem de Ilısu Barajı’na rağmen!

Hasankeyf’i kurtarmak hâlâ mümkün... Hem de Ilısu Barajı’na rağmen!

Barajı savunduğumu sanmayın: Ilısu Barajı koca Dicle Vadisi’ni mahvedecek, binlerce yıllık kültürü ve tarihi suya gömecek, bölgedeki insanların hayatını kökünden değiştirecek.

Sivil toplumun çığlıkları, devleti ve barajın finansörlerini durduramadı. İnşaat çalışmaları tüm hızıyla devam ediyor. Türkiye’nin gündemindeyse bambaşka şeyler var.

Oysa Doğa Derneği’nin bilimsel raporlarına göre, yaklaşık iki kilometre uzunluğunda ve 180 metre yüksekliğinde olacak baraj duvarının yüksekliğini 150 metreye indirmek, Hasankeyf’i kurtarıyor!

Turizmle kalkınabilir

Evet, inanın sadece 30 metreden feragat etmek herşeyi değiştirebilir! Dicle Vadisi’nin önemli bir kısmı yine yok oluyor, ama en azından Hasankeyf kurtuluyor.

Peki Hasankeyf’i kurtarmak neden bu kadar önemli?

1. Hasankeyf, UNESCO’nun “Doğal ve Kültürel Miras” için gereken 10 kriterden 9’unu karşılayan, dünyadaki tek yer! Düşünün piramitler bile üç kriterle bu listede yer alıyor. Devletimiz baraj sevdasından UNESCO’ya başvurmadığı için Hasankeyf bu listede yok!

2. Kapadokya bölgesi dört kriterle bu listede tescilli. Bölge turizminin Türkiye’ye yıllık getirisi yaklaşık 700 milyon dolar. Mardin, Batman ve Diyarbakır havaalanlarının ortasında yer alan Hasankeyf, barışla birlikte bir o kadar kazanç getirebilir.

3. Hasankeyf, kaderine terk edilmiş durumda. Ne doğru dürüst bir lokantası ne oteli var. 10 dilde Hasankeyf’in tarihini anlatabilen çocuklar turistleri gezdiriyor. Buna rağmen yılda 2 milyon turist çekiyor Hasankeyf.

Bari ekonomiyi düşünün

Barışı konuşuyoruz. Barışı, insanlar için konuşuyoruz. Bölgeye de Türkiye’ye de huzur gelmesi için konuşuyoruz... 

Peki bölge insanının geleceğini yok ederek nasıl barışı sağlayacağız?

Baraj nedeniyle 50 bine yakın insan göç edecek. Bölgenin en verimli tarım arazileri sular altında kalacak. Ne uğruna? 

Elektrik üretmek!

Baraj duvarını 30 metre düşürmek, elde edilecek elektriğin miktarını az da olsa düşürecek. Başka yollarla enerji açığını kapatmak mümkün. Ama Hasankeyf’i yok etmenin geri dönüşü yok!

Yine barajı yapın, yine elektrik üretin ama... Daha akılcı, daha sürdürülebilir ve ekonomik çözümlere kulaklarınızı tıkamayın. Ne kültür, ne doğa, ne de tarih umurunuzda. Bari parayı düşünün.

Hasankeyf, bölgenin ve Türkiye’nin gururu, en önemli turistik gelir kaynağı olabilir.

‘ÇEVRECİ’LERİN BARAJI

* Ilısu barajını, Orman Ve Su İşleri Bakanlığı ve Türkiye’nin en ‘çevreci, kültürcü’ kurumları (Garanti, Akbank) yapıyor. İşin içindeki inşaat şirketleri, bu tür ihaleleri alan büyük isimler.

* Bu dev proje, inşaat şirketlerine ihalesiz verildi. 400 kilometrelik bir nehir yatağını yok edip birçok canlının yaşam alanını bitirecek barajın Çevre Etki Değerlendirme (ÇED) raporu da yok.

* Avrupa ülkeleri, tam da bu yüzden projeye finansman sağlamaktan vazgeçtiler. Gerekçeleri projenin doğa, kültürel miras ve insan yaşamına vereceği zarardı.

* Yabancılar bize zarar vermekten imtina ederken, biz nasıl oluyor da kendimizi ayağımızdan vuruyoruz, anlamak çok zor.

Mehveş Evin - Milliyet

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları