loading
close
SON DAKİKALAR

Bu da değil Fatih Bey!

Mehveş Evin
Tarih: 15.11.2012

Mehveş Evin yazdı, ''Belki 'adam' olmadan önce 'insan' olmaya çalışırsak, rant çarkını ortaya çıkaracak cesaretimiz olur...''

Fatih Altaylı, Ali Ağaoğlu’nun Maslak 1453 projesi için Fatih ormanındaki 1500 hektarın nasıl tahsis edildiğini yazdı. İptal gündemde. Peki, buradaki tek sorun Ağaoğlu mu? Neden bakanlıktan hesap sorulmuyor? 

HT yayın yönetmeni Fatih Altaylı, Ali Ağaoğlu’nun bangır bangır reklamını yaptığı ‘Fatih 1453 Maslak’ projesinin, nasıl usulsüz bir şekilde imara açıldığını yazdı. Haber üzerine, Fatih Ormanı Mesire Yeri’nin işletme hakkı iptal edildi.
Ancak bizim tanıdığımız Ağaoğlu, bir yolunu bulur, o ormanda atını koşturur!

Manşetten verilen haberin kaynağı, Orman ve Çevre Bakanlığı’ndan üst düzey bir bürokrattı. Altaylı, 1453 Maslak projesinde nelerin döndüğünü ortaya koydu. Kısaca hatırlatalım:

1-Belgrad Ormanları’nın 1500 dönümlük kısmını kapsamayan Fatih Ormanı Mesire Alanı, Çevre ve Orman Bakanlığı’nın oluruyla ‘Fatih Ormanı Tabiat Parkı’na dönüştürüldü.

2-‘Park’ın işletmeciliği, yine bakanlığın 2009’da açtığı ihale ile 29 yıllığına Ali Ağaoğlu’nun şirketine verildi.

3-Bu alan, bu defa Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın 29.08.2012’deki onayıyla, imar planıyla yapılaşmaya açıldı.

Fatih Altaylı’yı çeşitli vesilelerle, özellikle maço dili nedeniyle defalarca eleştirdim. Bu defa tebrik ediyorum. Ancak bu çıkışın tesadüfi veya ‘kentlilik/doğa bilinciyle yapılmış bir gazetecilik hamlesi’ olmadığını düşünüyorum.

Ne zaman adam oluruz?

Bir yanlışı düzelterek başlayalım. Altaylı, dünkü yazısının sonunda, “Ne zaman adam oluruz?” bölümünde “Halkın doğadan yararlanması için yapılan düzenlemeleri rantçılar delmediği zaman” demiş...

Hepimiz adımız gibi biliyoruz ki ‘düzenleme’ denen şeyler, Altaylı’nın bizzat sıraladığı yukarıdaki maddeler gibi, tamamen ‘rantçılar için’ yapılır. Rantçılar dediğimiz, sadece işadamları değil, aynı zamanda devlettir.

Yani kimsenin derdi, ‘halkın doğadan yararlanması’ falan değildir! Eğer mesele ‘halkın doğadan yararlanması’ olsa, ranta açmak için değil, korumak için düzenleme yapılırdı...

Kaldı ki Altaylı-Ağaoğlu husumeti yeni bir durum değil. Ağaoğlu’nun özel hayatıyla ilgili yapılan haberlerle başlayan gerginlik, bir rivayete göre ‘reklamı keserim’ noktasına geliyor. Maslak 1453 reklamları da bir tek HT’de yer almadı.

Husumetin kısa tarihi

Nisan ayında HT’nin ‘Ağa’ya kıyak, Maliye’den döndü’ manşetiyle tepe noktasına çıkıyor. Ağaoğlu, “Köşem yok ki yazayım” diyerekten, bu sayfada gördüğünüz ilanı vererek cevaplıyor iddiaları...

Şimdi de Altaylı’nın ‘Maslak 1453’ projesindeki kumpasları ifşa etmesiyle sürüyor bu gerilim...

Altaylı, başka gazetelerin reklam karşılığında sustuğunu söylüyor ve bunda nispeten haklı da. Ancak bu tarz rant oyunlarında basındaki suskunluğun asıl sebebi, sadece reklam geliri değil.

Benim de çevre yazılarım nedeniyle başıma gelen, Bakanlık düzeyinde “Bu yayınları yapmayın” şeklinde telkinlerin gelmesi...

Velhasıl, Fatih Altaylı’ya “Bravo” diyorum... Fakat Ağaoğlu’nun tüm zamanların en ‘kült’ 1453 reklamındaki gibi, “Bu değil... Bu da değil!” demekten kendimi alamıyorum.

Çünkü Maslak Ormanı’ndan üçüncü havaalanı projesine... Taksim meydanından Antalya- Çıralı’ya... Loç Vadisi’nden Fırtına’ya... Dersim ormanlarından ‘kentsel dönüşüm’e... Hep benzer ‘düzenlemeler’, benzer hukuksuzluklar, benzer katakulliler, gözümüzün önünde olup bitiyor.

Ancak iş makineleri girdikten, ormanlar kesildikten ve yakıldıktan, insanlar çıldırıp kendilerini sokaklara attıktan sonra- ki bunlar bile haber olmuyor!- gündeme geliyor.

Belki ‘adam’ olmadan önce ‘insan’ olmaya çalışırsak, benzer haksızlıkları, doğa katliamlarını ve etrafında dönen rant çarkını ortaya çıkaracak cesaretimiz olur.

Teşbihte hata olmaz

Ali Ağaoğlu, Fatih Ormanı Mesire Yeri’nin işletme hakkı devrinin feshedilmesine sitem etmiş... CNBC-E’nin haberi aynen şöyle:

- Ağaoğlu, “Millet orada piknik yapıyor, pisliğini bırakıp gidiyor. Ben burayı insanların çocuklarını gezdirebileceği, herkesin yürüyüş yapabileceği bir yer haline getirecektim” dedi.

* Doğrudur, halkımız piknik yapar, çöpünü bırakır. Peki bunun çaresi pisliği temizlemek ve pisletenlere ceza vermek mi? Yoksa ‘Hyde Park’ kılıfını uydurup özelleştirmek mi?

- Ağaoğlu, Maslak 1453’ün reklamında izin almadan Fatih Ormanı’nda ata bindiğine yönelik eleştirilerin hatırlatılması üzerine de şöyle demiş: “Tecavüzcü Coşkun orada film çekerken izin mi alıyor?”

* Üzerine söyleyecek başka bir şey bulamadım!

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları