loading
close
SON DAKİKALAR

Bu köprü çok ‘çevreci’ dostum!

Mehveş Evin
Tarih: 08.10.2013

Mehveş Evin; Ne var ki üçüncü köprü ve yolları için ağaç kesimi, kanunsuz olarak sürdürülüyor.

(*) Ali ve Alper’in yürüyüş günlüğünde yaptıkları bir espri.

İki genç, İstanbul’un son ormanları, su havzaları ve tarım alanlarının maruz kaldığı tehlikeye dikkat çekmek için 100 km yürüdü. Ali Yıldırım, yürüyüşü anlattı...

Güzergah keyfe keder belirlendi... Alternatifler tartışılmadı... İhale birilerine verildi... Onlarca dava açıldı... Defalarca protesto edildi ve ediliyor... 

Ne var ki üçüncü köprü ve yolları için ağaç kesimi, kanunsuz olarak sürdürülüyor.
Gezi direnişinin ardından, forumlarda kurulan “Kuzey Ormanları Savunması”ndan iki genç, üçüncü köprü uğruna yapılan kıyımı belgelemek için bir yürüyüş düzenledi. Başbakan “Ağaç isteyen ormanda yaşasın” dedi ya, bu gençler ağaç için ormana gitti. Ancak ağaçlar bitmek üzereydi...


Ali Yıldırım ve Alper Atmaca, şimdiden yüz binlerce ağacın kesildiği rotada dört gün yürüdü. Dün Ali’yi aradım ve sordum:

Nereden çıktı ormanda yürüyüş fikri?

Temmuzdan bu yana üçüncü köprüyü durdurabilmek için elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz. Fikir, forumda aklıma geldi. Alper de katıldı ve yürüyüşü, ormanların kesildiği Tayakadın’dan Çekmeköy’e yapmaya karar verdik.

Türkiye’nin en karanlık projesi

Yolda neler gördünüz?

Bu, Türkiye’nin en karanlık projelerinden biri. Kesim rotası bir muamma. Zaten ortada proje yok. Her şey tamamen kapalı kapılar ardında yürüyor. Bakanlığın yazısı vardı, 17 güzergah düştü dendi. Fakat yürürken gördük ki orada hâlâ ağaçlar kesiliyor. Kütükleri ne yaptıklarını da bilmiyoruz.

Sizi arayan, “Ne yapıyorsunuz?” diyen oldu mu?

Hiç ses çıkmadı, Jandarma yolumuza çıkmadı. Başta inşaat işçileri bizimle konuşuyordu, kesimden üzgün olduklarını ifade ediyorlardı. Sonraki günlerde konuşmamaya başladılar.

Civar köylerde yaşayanların tepkisi ne?

Projeden rahatsızlar. Zorbalığa karşı pasifti insanlar. Biz bu insanların, köprünün geri dönüşü olabileceğine inanmasını bekliyoruz. Orman vasfını henüz kaybetmedi. Yakında dağları tepeleri düzleştirecekler, o zaman geç olacak.

Genelde bu tip projelere, arsa değerini artırdığı için ses çıkarılmaz...

Yürüyüşten önce Kuzey Ormanları Savunması olarak 20 köy gezdik. Eskiden odunculukla geçinen köylülere artık yasaklanmış. Aslında onların yaptığı kesim, doğaya zararlı değil. Şimdi işsiz ve evdeler. Şöyle bir konuma gelmişler: Tek yapabilecekleri arsa satmak. “Yollar medeniyettir” bakış açısı da var.

Zorbalığı kaldıramıyorum

Hukuki açıdan durum ne?

Şehir plancıları, Mimarlar Odası ve TEMA’nın açtığı davaların toplamı 20. Bir davada yedi bilirkişi, köprü lehine rapor yazdı.

Köprüye kişisel itirazın ne?

Sık sık bisikletle Garipçe tarafına gidiyorum. Zorbalıkla orman alanının katledilmesini kaldıramıyorum. Uzun uzun düşündük üzerine. Başta yapılacağına inanmadım. Olabildiğince ses çıkarmaya çalışıyoruz.

Trafik sorunu çözülecek diye 3. Köprüyü dört gözle bekleyen çok...

İster ormanlar umrunuzda olmasın, ister köprü lehine düşünün ama önce araştırın, farkında olun. 15 yıl sonra İstanbul bu ormanları yitirdiğinde hiçbir anlamı kalmayacak. Bugün farkında olmak önemli.

iSTANBUL HALKI SESiNi ÇIKARSIN

Ali Yıldırım: “Tüm beklentimiz, İstanbul halkının sesini çıkarması. Bu mesele, bizim meselemiz. Daha önce sus pus otururken özgüven kazandık. Yapılan yanlışa dur demeyi öğrendik. Politikacılar çok kolay yalan söylüyor. Sanki köprü değil de uzay üssü inşa ediyorlar! Altı üstü bir köprü yapıyorsun. Sonra ‘Gelişmemize engel oluyorlar’ deyip kandırıyorlar insanları.”

Mehveş Evin - Milliyet

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları