Tarih:
10.08.2013
Dersim’de barış süreci
Mehveş Evin, ''Bu bilgisizlik, Lice’deki 'kalekol' gösterilerinde iyice ortaya çıkmıştı.''
Barış süreci başladığından beri iki başlığın üzerinde duruldu: 1- Silahlı güçlerin nasıl, ne zaman çekileceği. 2- Akil insanların faaliyetleri...İlginçtir, 30 yıl süren, on binlerce insanın ölümüyle sonuçlanan savaşın maddi-manevi yıkımlarından, psikolojik-sosyolojik sonuçlarından ve bundan sonra ne yapılacağından bahseden yok... Sanki her şey, PKK’nın çekilmesiyle ve Türk tarafının “ikna edilmesi”yle bitecek, birdenbire paralel evrene geçiş yapıp her şeyi unutacakmış havasındayız.
O kadar kolay mı?
Barış için Kadın Girişimi’nin hazırladığı Dersim raporunu okuyunca, bölgede yaşayan insanların yaşadığı sorunlardan, duygularından ne kadar bihaber olduğumuzu bir kez daha gördüm. Bu bilgisizlik, Lice’deki “kalekol” gösterilerinde iyice ortaya çıkmıştı. Medeni Yıldırım’ın öldürülmesiyle sonuçlanan olaylardan sonra, kalekolun ne olduğunu biraz olsun kavradık.
Kadın Girişimi’nin bölgedeki siyasi ve sivil aktörlerle, halkla yaptığı görüşmeler, çevreden çekilmenin yarattığı duygu durumuna dair, bilmediklerimizi göz önüne seriyor:
Kalekollarda maden!
Kalekollarda maden!
* Peri suyu üzerine yapılan barajlardan dolayı su, çamur deryasına dönmüş. Her iki tarafında evler ve tarlalar sular altında kalmış.
* Su kenarlarına, dağ tepelerine yapılan kalekolların yer seçimleri, gündelik hayatın akışını engelliyor.
* Dahası, bu kalekolların civarında maden (altın, krom, bakır) aranmaya başlandığı söyleniyor. Kovancılar tarafında mermer ocakları göze çarpıyor.
* Çözüm süreciyle birlikte gidilemeyen yaylalara toplu piknikler düzenlemeye başlanmış. Kadınlar kendilerini daha güvende hissediyor.
* Dersim’de üç baraj yapıldı, dört tane de Munzur vadisi üzerinde yapılmak isteniyor. Üç termik santralin yapılacağı, siyanürlü altın arama yapıldığı sıkça dile getiriliyor. Bilgilendirme eksik ve bu da halkın endişelerini artırıyor.
Devlet testten geçemiyor
Devlet testten geçemiyor
* Halk, ölümlerin durmasına seviniyor. Ancak çekilmeyle birlikte Alevi inancının ve Dersim’in devlet karşısında korumasız kalacağı ifade ediliyor. 1937-38 katliamının endişesi silinmedi, Öcalan’ın Nevruz konuşmasına Alevileri dahil etmemiş olması da bu endişeyi artırıyor.
* Dersim’den TOMA’ların çekilmiş olması, helikopterlerin daha az geziyor olması olumlu karşılanıyor. Ama mahallelerde ağır silahla donanmış askerlerin gezmesi ciddi sıkıntı.
* Kalekollar, ya inanç yerlerine ya da katliam olmuş yerlere kuruluyormuş. Mesela inşaat halindeki Sinan Kalekolu, Düzgün Baba’ya bakan bir tepede. Halk kalekol yapılmasını bir samimiyet testi olarak değerlendiriyor. Devlet bu testten geçemiyor.
* Dersim’de 52 karakol yapıldığı söyleniyor. Bunlardan 5’i kalekol, 16’sı seyyar karakol, 31’i sadece kulesi görülen yeraltı tipi olduğu iddia ediliyor. Patlamayan 15 bin mühimmatın olduğu, özel arazilere mayın döşendiği de söyleniyor.
Kadınlar korkuyor
* Öğrenciler ciddi baskı altında. TV’de görülmek istemiyorlar. Cemaat evleri hızla yaygınlaşıyor. Polis, öğrencilerin ailelerini arıyormuş. Akil insanlarla görüşen öğrenciler tehdit ediliyormuş.
Kadınlar korkuyor
* Öğrenciler ciddi baskı altında. TV’de görülmek istemiyorlar. Cemaat evleri hızla yaygınlaşıyor. Polis, öğrencilerin ailelerini arıyormuş. Akil insanlarla görüşen öğrenciler tehdit ediliyormuş.
* En çok kadınlar korkutuluyor (korkuyor). “Taciz, tecavüz, kız kaçırma hep asker ve korucu eliyle yapıldı, korucular artıp çekilmeler olunca kızlar korumasız kalacak” deniyor...
Barış İçin Kadın Girişimi’nin gözlemleri çok değerli. Zira ne devlet, ne medya, ne de STK’lar kalıcı bir barışın tesisi için konuya gereken önemi ve özeni gösteriyor. Umarım bu tespitler bazı yanlışların düzeltilmesine vesile olur...
AFFEDEMİYORLAR
Barış İçin Kadın Girişimi, Dersimlilerin duygu durumunu şöyle özetliyor: “Halktaki öfke, şişeden çıkmaya hazır cin gibi. Devlet görevlileri tarafından en küçük bir şiddet belirtisi, aşağılayıcı bir söz, hemen o öfkeyi harekete geçiriyor.Bu harekete geçiş, şiddete dönüşme anlamında değil, affedememekten kaynaklı.... Öfke, kalekolların yapılması, askerlerin çekilmemesi, hükümetin kendi tutumunda bir değişiklik yapmaması yüzünden de sürmeye devam ediyor.”
Not: Dersim gözlemlerinin tamamını ve ilgili haberleri barisicinkadinlar.com’da okuyabilirsiniz.
Mehveş Evin - Milliyet
AFFEDEMİYORLAR
Barış İçin Kadın Girişimi, Dersimlilerin duygu durumunu şöyle özetliyor: “Halktaki öfke, şişeden çıkmaya hazır cin gibi. Devlet görevlileri tarafından en küçük bir şiddet belirtisi, aşağılayıcı bir söz, hemen o öfkeyi harekete geçiriyor.Bu harekete geçiş, şiddete dönüşme anlamında değil, affedememekten kaynaklı.... Öfke, kalekolların yapılması, askerlerin çekilmemesi, hükümetin kendi tutumunda bir değişiklik yapmaması yüzünden de sürmeye devam ediyor.”
Not: Dersim gözlemlerinin tamamını ve ilgili haberleri barisicinkadinlar.com’da okuyabilirsiniz.
Mehveş Evin - Milliyet
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları