Tarih:
13.03.2013
Doğu’nun fedakar kadınlarına ceza!
Mehveş Evin, ''Yetişkin kadınların çoğunun okuma yazması yok''.
Van merkeze bağlı 24 köyden 19’unda ilkokul var. Köylerde kız çocukları hala okutulmuyor, denetleme mekanizması çalışmıyor...Yetişkin kadınların çoğunun okuma yazması yok.
Erken yaşta zorla yapılan evlilikler ve akraba evlilikleri köylerde yaygın.
Üç köyde sağlık ocağı var. Sadece bir tanesinde sağlık hizmeti veriliyor.
Sağlık ocaklarında sürekli doktor bulunması gerekirken, bulunmuyor.
Erken yaşta evlilikler çok fazla olduğu için genç kadınlarda düşük oldukça fazla.
Sürekli elektrik kesintisi yaşanıyor. Deprem sonrasında yeni evler henüz tamamlanmadığı için konteynerde kalanlar elektrikli soba ile ısınıyor.
24 köyden sadece birinde su ve kanalizasyon sistemi var. Bu yüzden hastalıklar yaygın.
Depremin üzerinden bir yıldan fazla bir süre geçmesine rağmen, AFAD’ın raporları yüzünden köylerde konut sıkıntısı yaşanıyor.
Hırsız gibi girdiler
Bu araştırmayı kim yapmış dersiniz? Eh, tabii ki yüce devletimiz değil!
Van Kadın Derneği (VAKAD), köy köy gezerek, kadınları dinleyerek hazırladığı raporu, bir ay önce yayınladı.
Hediyesi, dernek çalışanlarının gazetelerden öğrendiği “kapatma davası” oldu. Tebligat başka adrese gitmişti!
Depremzede çadırlarına “kanıt” aramak için hırsız gibi girmesini bilenler, doğru adresi bile bulmaktan acizdi...
VAKAD’ın da içinde bulunduğu 10 örgüte, geçen hafta “PKK/KCK sisteminde yer aldığı” gerekçesiyle dava açıldı.
Telefonda görüştüğüm VAKAD Başkanı Zozan Özgökçe, “En büyük mücadelemiz bağımsızlıktı. Kadın örgütlerinden başka hiçbir örgütle bağlantımız yok. Üzerine bu dava çıkınca bazı kesimlerin çok sevindiğini görüyoruz” diyor...
Sığınma evine kızdılar
Sekiz yıl önce kurulan VAKAD, yaptığı işlerle benim için Doğu’nun kahraman kadınlarıdır... Hiçbir siyasi oluşuma dahil olmadan, sadece kadınlar için çalıştılar. Ağrı’da ölüme terk edilen Melek Karaaslan’ın cenazesini onlar yıkayıp, omuzladı... Çocuk gelinler ve şiddet konusunda bölge kadınlarını bilgilendiren de onlar oldu.
Ancak “devlet baba” tüm bunlardan rahatsızdı: Üç yıl önce VAKAD, kadınlar için “geçici” bir sığınma istasyonu açtığında kızmıştı Valilik... “Devletin işi, biz yaparız” diyerek, bu evi kapattılar.
Ancak ne zaman ki deprem oldu... VAKAD, sadece kadınlara değil, herkese ulaşmaya çalıştı, yardım olarak gelen kadın pedi ve çocuk mamalarını dağıttı...
O zaman devlet, pençesini uzattı. Şimdi bu yardımları “terör örgütü”yle bağlantılandırmaya çalışıyor.
VAKAD’ı cezalandıracağınıza, Doğu’da kadın ve kızları en temel insan haklarından yoksun bıraktığınız gerçeğiyle yüzleşin!
VAKAD, Global Diyalog ile 'Köy Köy Geziyoruz, Güçleniyoruz' projesi için 125 gün çalıştı.
KÖYDE YAŞAM, KÜMESTEN HALLİCE
* Devletimiz, depremden sonra Van’da övgüden başka bir şey duymak istemiyor. Oysa kimse kusursuz değil.
* Ocakta bizzat gidip gördüm: Evet, Van’da bazı yaralar sarılsa da özellikle köyler ve konteyner kentler “unutulmuş” vaziyette. Elektrik kentte de sık sık kesiliyordu. Çocuklarda hastalık yaygındı.
* Ev sahibi olmayan Vanlılar, ne yapacaklarını bilemiyor. Köylerde yaşam şartları, kümes hayvanlarınkinden farksız.
* Köylerde kadın ve kızların eğitim, sağlık, temiz su gibi en temel ihtiyaçlarından mahrum olduğunu son VAKAD raporu göz önüne serdi.
* Okuyun, kararı verin: http://www.vakad.org.tr/index.php?action=haber&haber_no=80
Mehveş Evin - Milliyet
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları