Tarih:
01.11.2014
Hayat devam ediyor
Mehveş Evin; Bizim suçumuz yok! Hepsi Cehape’nin tek parti döneminden miras!
Ülke yönetmek zor zenaat, sevgili Yeni Türkiye vatandaşları. Bir yandan memleket kalkınsın, enerjide dışa bağımlılığımız azalsın diye her yeri kazıyor, kazdırıyoruz...Para daha hızlı kazanılsın diye şirketlere türlü kolaylıklar sağlıyor, ihmallerini görmezden geliyoruz. Bazıları sağ olsun, seçim zamanı dağıtacağımız kömürü çıkarıyor.
Öte yandan, birkaç kaza oldu diye yaygara koparılıyor!
Yahu siz değil misiniz iş isteyen? Evinizin sıcak, elektriğinizin kesintisiz olmasını bekleyen?
Nankörlüğün bu kadarı görülmedi. Patronlar tabii ki kendini koruyacak. Aralarında anlaşıp, şikâyet eden, sorun çıkaran işçi, başka yerde de iş bulamayacak. Beğenmiyorsa zeytine gitsin, şekerpancarına gitsin...
Ne? Kalmadı mı? Caanım Konya ovasının altı yanlış sulama yüzünden oyulmuşsa bizim suçumuz mu? Soma’da tarım bitirildi mi?
Bizim suçumuz yok! Hepsi Cehape’nin tek parti döneminden miras!
Kaza olmasın temennisi var
Dava açmakmış, hak aramakmış, bunlar Yeni Türkiye’de boş işler sevgili vatandaşlar.
Tıpkı Soma ve Torunlar GYO’nun yaptığı gibi, Ermenek’teki Has Şekerler şirketi de mağdur ailelere tazminat verecek. Kazandıkları paraların yanında ne ki?
Devletiniz de boş durmayacak, yaptığınız yardımları AFAD’a aktarıp mağdur ve uslu duran işçi ailelerine para verecek. Bu şirketler tabii ki “çalışmaları”na devam edecek.
Ne istiyorsunuz kardeş, memleket ekonomik krize mi girsin?
Bakınız, Enerjik Bakanı Taner Yıldız ne güzel demiş:
“Aslolan bu kazaların olmamasıdır. Bunların olmamasıyla ilgili temennileri var herkesin. Ama olduktan sonra da hayat devam ediyor.”
Gördünüz mü Yeni Türkiye vatandaşları? Acının karşısında metin durmak budur işte. Hayat bizim için devam ediyor, sizden n’aber?
Hişşt erkekler! Biraz sorumluluk!
Hayat demişken önemli bir konuyu hatırlatmak istiyorum. Ailenizin Bakanı Ayşenur İslam’ın sözleri, bunca felaketin arasında kaynamasın:
“Suriyeli kadın mültecilerle, karnının doyurulması bahanesiyle 2. ya da 3. eş olarak evlenilmesi, misafirperverliğimize uygun değil. Sorumluluk erkeklerimize düşüyor.”
İşte Yeni Türkiye’nin kucaklayıcılığına, hümanizmine muazzam bir örnek! Malum, ülkenin mevcut kanunlarına göre birden fazla evlilik yapmak suç. Fakat Bayan İslam, erkeklerimizi sorumluluğa davet ederek “Savaş mağdurlarının karnını seks karşılığında değil, bedava doyurun”diye nazikçe uyarıyor.
Hükümetimiz, yıllardır “güçlü aile”ye vurgu yaparak kadına şiddeti, çocuk istismarını önleyebileceğini söylüyordu. Savaş mağdurları istismarının da ilacı, güçlü bir aile sistemidir! Küçük Suriyeli kızları oğullarınıza alın, hep bana hep bana olmaz ki...
Bunca işin, paralel yapıyla mücadelenin arasında bilmem kaç milyon Suriyeliyle de mi biz uğraşacağız?
Her şeyi devletten beklemeyin. Hem bakın, hayat devam ediyor...
EN DİBE KADAR YOLU VAR
* Dünya Ekonomik Forumu’nun 2014 endeksine göre, Türkiye, toplumsal cinsiyet eşitliği sıralamasında 142 ülke arasında 125’inci sırada.
* Son 10 yılda Türkiye 20 basamak gerilemiş, Ruanda yedinci sıraya yükselmiş, Türkiye’nin hemen ardından Cezayir, Etiyopya ve Umman geliyormuş... Ee, ne yapalım? Hayat devam ediyor!
* Eskiden biraz olsun utanmayla karşılanan bu tablo, karma eğitimi bile “Müslümanlaşma”nın engeli olarak gören zihniyetle, en dibe düşer mi, düşer...
Mehveş Evin - Miiliyet
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları