İstanbul’un en pırıltılı kadınları

Tarih: 04.10.2012

Mehveş Evin yazdı, ''İstanbul'un ilk, dünyanın üçüncü kent kadın müzesi hazır!''

Sanal ortamda açılan ‘İstanbul Kadın Müzesi’, topluma ilham veren, iz bırakan, bazen de unutulan kadınları onurlandıracak, kent kadın belleğini diri tutacak

Mihri Müşfik Hanım. Hayganuş Markaryan. Cahide Sonku. Hale Asaf. Theodora 1. Alev Ebuziyya. Vasfiye Özkoçak.
Farklı dönemlerde yaşamış, farklı alanlarda çalışmış, eserler bırakmış bu kadınların ortaklığı ne? Birincisi, topluma ilham kaynağı olan çok önemli işler yapmaları. İkincisi, İstanbul’la bir bağlarının bulunması.

Burada saydığım isimlerin haricinde, kadın tarihinde rol modeli sayılacak pek çok önemli isim, ‘İstanbul Kadın Müzesi’ (İKM) projesi sayesinde onurlandırılıyor. Müze, İstanbul Kadın Kültür Vakfı’nın iki yıl süren çalışmalarının sonunda ilk adımı attı ve geçen hafta sanal ortamda açıldı! (http://istanbulkadinmuzesi.org )

Şimdi iş, müzenin faaliyet göstereceği mekanın bulunmasına kaldı. Müzeye destek amacıyla piyanist İdil Biret, 23 Ekim’de CKM’de bir konser düzenleyecek. Şimdiden biletlerinizi ayırtın!

Kadın tarihi neden önemli?

Gelelim ‘İstanbul Kadın Müzesi’nin nasıl doğduğuna, neleri hedeflediğine ve önemine.

*İstanbul Kadın Kültür Vakfı, İKM projesini hayata geçirerek, İstanbul’un 2600 yıllık kadın tarihini gündemde tutan, kadın belleği oluşturan bir onurlandırma ve bilgilendirme mekanı yaratmayı hedefledi.

* ‘İstanbul Kadın Müzesi’ (İKM) Türkiye’nin ilk, dünyanın üçüncü kent kadın müzesi. Amacı, kadın tarihinin önemini ve değerini görünür kılmak. Bu nedenle nesiller, cinsler ve kültürlerarası bir diyalog projesi anlayışıyla tasarlandı.

* İKM’nin amacı, sadece kadın tarihinde önemli yer tutan isimlerin anısını canlı tutmak değil. Sosyal sorumluluk projeleriyle, kent kadın belleği konusuna daha fazla ilgi duyulmasını sağlamak. Ve kent kadın tarihi için dinamik bir iletişim alanı oluşturmak. (bkz: hhttp://istanbulkadinmuzesi.org/sosyal-sorumluluk-projeleri-hakkinda )

* Vakıf aynı zaman da, İKM’nin kadın belleği konusunda çalışan kurumlarla yurt içinde ve yurt dışında bilimsel ve kültürel ortaklıklar kurmasını, dünya kadın müzeleriyle işbirliği yapmasını, kadın belleği odaklı sosyal sorumluluk projeleri gerçekleştirmesini ve kent kadın müzesi konusunda diğer kentleri de esinlendirici rol oynamasını sağlayacak.

İlklerin kadınları

İKM, beni son zamanlarda en çok heyecanlandıran proje oldu. Bu şehre, topluma, sanata ve kültüre katkısı olan kadınları tanımak, unutulmuş olanları hatırlamak, özellikle yeni nesiller açısından o kadar hayati ki.

Farklı kültürlerden gelen kadınların bu topraklarda, üstelik bambaşka yüzyıllarda neler yarattığını bilmek, daha eşit bir toplum bilincini yaratmak için de fevkalade önemli. İKM’nin ‘kadın tarihindeki her katkıyı ayrım yapmadan onurlandırma’sı çok yerinde ve gerekli bir karar. Çünkü bu kentin, bugüne kavuşmasında Bizans İmparatoriçesi’nin de katkısı var, Hanım Sultan’ların da, Ermeni sanatçıların da.

Müzenin sürekli sergisinde İ.Ö 660’ta Byzantion adıyla başlayan, sonra Konstantinapolis, Kustantiniyye adlarıyla devam eden İstanbul’un sanat ve kültür yaşamında bir ‘ilk’i gerçekleştiren kadınların biyografileri yer alacak.

Müzedeki geçici sergilerdeyse İstanbul kadın belleği kapsamına giren her konuyu içerecek. İstanbul’a ve pırıltılı kadınlarına da yakışan, böylesine çağdaş bir müzedir.

Kadın tarihi arşivi de var

İstanbul Kadın Kültür Vakfı’nın kurucusu, iş kadını Saadet Gülümser Yıldırım. Mütevelli heyetinde sosyolog Meral Akkent, Yrd. Doç. Dr Yeşim Bağrışen, Ayşe Canan Boydaş, Prof. Dr. Nedret Kuran Burçoğlu, Füsun Nevbahar Ersoy, Prof. Dr. Yasemin İnceoğlu, Emine Kıraç, Prof. Dr. İlber Ortaylı, Zeynep Selgur, Berna Türemen ve Elif Yıldırım var.

İKM’nin bir diğer önemli projesi de Türkiye Kadın Tarihi Akademik Araştırmalar Arşivi. Bu arşivin amacı, kadın tarihi konusunda yapılmış lisans, yüksek lisans, doktora tezi ve doktora sonrası çalışmalarına ulaşabilecek bir bilgi havuzu yaratması.