loading
close
SON DAKİKALAR

Kaptan sağa kır yanlış yere girmişiz

Mehveş Evin
Tarih: 15.07.2013

Mehveş Evin, ''Böyle bir ciddiyetsizlik olabilir mi? Yoksa işin içinde başka bir hinlik mi var?''

İstanbul’da üçüncü köprünün inşasının “yanlış güzergâh”ta olduğu anlaşılınca, acaba böyle mi dediler? “1.5 aydır yanlış yeri kazıyormuşuz, yolu az doğuya kaydıralım... Ne olacak, birkaç bin ağaç kestiysek yerine dikeriz zaten... Plan desen bizde, yetki desen bizde...”

Böyle bir ciddiyetsizlik olabilir mi? Yoksa işin içinde başka bir hinlik mi var?

TEMA Vakfı, üçüncü köprüyü baştan beri “kaçak” olarak niteliyor çünkü;

1- İstanbul’un “anayasası” sayılan Çevre Düzeni Planı’nda yer almıyor,

2- Köprü için bir Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) Raporu yok. Çünkü 21 Mayıs gecesi -tıpkı TMMOB düzenlenmesinde yapıldığı gibi- Meclis’ten bir torba yasa geçirildi. Ve 3. Köprü, ÇED’den muaf tutulan “bağzı projeler”den biri!

Sivil toplumun tüm itirazlarına, bilimsel verilere, raporlara rağmen inşasına başlanan köprünün güzergâhı değiştirildi. 

Köprünün Nazım ve Uygulama İmar Planı iptal edildi!

Böylece mühendislik tarihinde de bir ilk başarılmış oldu...

Yolu hafif değiştirdik!

Son olarak “Twitter’a Osmanlı tokadı yapıştırırız”şeklindeki manidar sözleriyle takdirleri toplayan Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, 3. Boğaz Köprüsü’nün güzergâhında değişiklik olmadığını belirtti:

“Mesela kuş yollarına rastladı Riva deresinde. Orada hafif yolu değiştirdik. Kaynak sularına rastlayan bölgeler oldu, değiştirdik. Böyle mecburi ufak tefek değişikliklerin planlara işlenmesi lazım.”

Demek “yol üzerinde” kuşa, kaynak suyuna rastladınız? Ne kadar ilginç... Oysa güzergâhı ne kadar değiştirseniz de, ormanlara, kaynak sularına ve kuş göç yollarına zaten geri dönülmez zararlar vereceksiniz!

5 Ocak 2012’de, İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesi’nin üçüncü köprü raporuna yer vermiştim.

Raporu okuyan ortalama zekada biri, üçüncü köprünün İstanbul’a çok ağır bir darbe vuracağını kolaylıkla anlayabilir.

“Kestim, yerine dikerim” mantığının asla geçerli olmadığını da...

Neden?

İnandırıcı değil

1. ORMAN: İstanbul’un kuzey ormanları karbon tutar ve havadaki tozları filtreleyerek temiz hava üretir. Kuzeyden esen hakim rüzgârlarla kentin hava ve yaşam kalitesini artırır.

2. SU: İstanbul’un kuzeyindeki ormanlar, aynı zamanda kentin içme ve kullanma suyu gereksinimini karşılıyor. Toplam su depolama kapasiteleri 817.6 milyon m3 olan Avrupa ve Anadolu yakasındaki baraj ve derelerin havzaları bu ormanların içinde...

3. EKOSİSTEM: Belgrad Ormanı biyolojik çeşitlilik açısından çok zengin. İstanbul ve çevresindeki orman alanları dünyanın önemli kuş göçü alanlarından.

Orman Fakültesi raporunda, kuzey ormanlarında yapılacak tahribatın kısa sürede giderilemeyeceği... Ve eski halini almasının çok güç olduğu üzerinde ısrarla durulmuş.

Kısacası “kuş çıktı, su çıktı, yolumuzu değiştirdik” söylemi hiç inandırıcı değil.

Sarıyer Belediye Başkanı, ihaleyi alan şirketin planın dışına çıktığını söylüyor: “Güzergâhta çok ciddi kamulaştırma alanları vardı. Bedelleri yüksek, bir kısmı da sit alanı.”

Bakalım o “yanlışlıkla girilen” güzergahta” yakında hangi projeler filizlenecek? İstediği güzergâhı seçsin, bu köprü İstanbul’un ölüm fermanı olacak.

ÇIPLAK ARAMA

* Yedi kadın gösterici, 31 Mayıs’ta gözaltında çıplak aramaya ve tacize maruz kaldığı için mahkemeye başvurdu. CHP önerge verdi, sonra tıss...

* Taksim Dayanışması üyelerinden A.A. ve Mücella Yapıcı, geçen hafta gözlatında aynı muameleyle karşılaştı: Donunu indir, öksür... Ve elle arama.

* 12 Eylül dönemini hatırlatan, hukuka ve insanlık onuruna aykırı bu muamele, anladığımız kadarıyla İstanbul Emniyeti’nde alışkanlık halini almış...

* Mağdurun beyanı esastır... İçişleri Bakanlığı, bu rezaleti uygulayan kimlerse, ortaya çıkarma ve cezalandırma sorumluluğunu taşıyor.

Mehveş Evin - Milliyet

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları