Tarih:
27.05.2013
Kimin kafası kıyak?
Mehveş Evin, 'Farkındaysanız “uyanık, diri, donanımlı” bir neslin tarifini verirken ne bilimden, ne kültürden, ne sportmen ruhtan, ne de insani değerlerden bahsediliyor.'
Başbakanımıza göre, bir devlet gençliğini, insanını “tabii ki” kötü alışkanlıklardan korumalıymış... Ne yani, teşvik mi etselermiş? Üstelik bu yasaklar, Amerika’da da Batı’da varmış. Mış da mış!Ardından ekliyor: “Gece gündüz içen, kafa kıyak gezen bir nesil istemiyoruz. Uyanık olacak, diri olacak, bilgi ile mücehhez (donanımlı) olacak. Böyle bir nesil istiyoruz. Bunun adımlarını atıyoruz.”
Bu tondaki bir konuşma, insanda ister istemez şu duyguyu uyandırıyor: Emredersin komutanım!
Devlet, bizi kötü alışkanlıklardan korumak için eğitmeyi ve özgürleştirmeyi değil, yasak koymayı seçiyor... Eskiden irticadan, bölücülükten, solculuktan kurtarmak için işbaşındaydılar. Netice ortada. Şimdi alkole, aile değerlerine, dindarlığa geldi iş.
Farkındaysanız “uyanık, diri, donanımlı” bir neslin tarifini verirken ne bilimden, ne kültürden, ne sportmen ruhtan, ne de insani değerlerden bahsediliyor.
Uyanıklığın tarifi, ağzına bir damla içki koymamak!
Donanımlı gençlik
Hükümetin ve başöğretmenimizin içki yasağına örnek gösterdiği “Batı”da içki kısıtlamasının farklı nüveleri olduğu çok yazıldı, çizildi. Hâlâ ısrarla neden Batı’yı referans gösterdiklerini bir anlayabilsek!
Meselenin tamamen kendi anlayışlarına göre bir İslami yaşam biçimini inşa etmek olduğunu söyleseler... En azından bu yasakların nedeni ve biçimini tartışmak için daha dürüst ve doğru bir zemin oluşur!
Devlet madem bu kadar “uyanık, diri ve donanımlı” bir nesil yetiştirmeye meraklı... O zaman atılacak adımlar belli. Zira Türkiye, hiçbir zaman eğitimde, bilimde, özgür düşüncede bu kadar gerilememişti. Donanımlı bir gençlik mi istiyorsunuz? Kişilerin tercihlerine saygı duymakla başlayacaksınız. Sonraki adımlar çok basit.
Size rağmen gelecek
1. YÖK’ü kaldırın. Cunta döneminden kalma bu kurum, üniversitelerin üzerindeki devlet hâkimiyetini daim kıldı. Yüksek eğitimin en önemli özelliğini, akademik özgürlüğü yok etti.
2. TÜBİTAK’tan başlamak üzere, bilim kurullarından, sivil toplumdan elinizi çekin. Bilimin gelişmediği bir ülke geride kalır. Hiç mi tarih okumadınız? Hiç mi dünyayı takip etmiyorsunuz?
3. Gençlerin kültür, sanat, sosyal sorumluluk ve sporla ilgilenmeleri için gerekli ortamı yaratın. Heykelleri yıkarak, tarihe çanak çömlek diyerek... Spor deyince “Olimpiyatları almak”tan öte bir gaye beslemeyerek ancak yüzeysel, hazıra konmacı, tüccar zihniyetli bir gençlik yaratırsınız.
Ama zaten istediğiniz bu değil mi?
Ne yaparsanız yapın, amaçlarınızda nispeten başarılı olsanız da gerçek anlamda “diri, uyanık ve donanımlı” nesil, size rağmen gelecek.
DİYARBAKIR’DA BÜYÜK KADIN BULUŞMASI
* Demokratik Özgür Kadın Hareketi (DÖKH), hafta sonu Diyarbakır’da Ortadoğu kadın buluşması düzenliyor. 25 farklı ülke, kültür, cinsel eğilim, etnisite, yaş ve sınıftan kadınların buluşacağı etkinlik, Ortadoğu sınırlarını aşıp Hindistan’dan Afrika’ya uzanacak isimleri ağırlayacak.
* Sakine Cansız, Fidan Doğan ve Leyla Söylemez’in Paris’te öldürülmesinin üzerine doğan “kadın buluşması” fikri, kadının örgütlü mücadelesi ve özgür yaşam iradesini ortaya koymak amacıyla yapılıyor.
* 1 Haziran’da BDP’den Gültan Kışanak, Aysel Tuğluk ve Filistin’den Laila Khalid’in açılışı yapacağı programda, İran’da kadın çalışmaları yapan Shahla Ezazi, Afganistan’dan Kharzai hükümetine karşı en güçlü muhalif ses ve eski parlamenter Malalai Joya, Mısır’dan kadın mücadelesi üzerine çalışan Rabab el-Mahdi ve Filistin’den Rabab Abdülhadi de var.
* Konferansın ikinci günü Filistin kadın hareketinin sembol aktivistleri Amal Whadan ve Rawda Odeh İran’da şeriat hukukuyla verdiği mücadeleyi anlatacak, akademisyen Firouzeh Mohajer ve Hindistan’dan aktivist Ranjana Kumari de katılacak.
Mehveş Evin - Vatan
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları