Tarih:
07.05.2014
Küçük bir ayrımcılık testi
Mehveş Evin; Basın özgürlüğünde olduğu gibi insan hakları ihlallerinde de rekora gidiyoruz, inşallah!
Basın özgürlüğünde olduğu gibi insan hakları ihlallerinde de rekora gidiyoruz, inşallah!Cezaevlerindeki çocuklara ağır işkence... “Orantısız kuvvet” diyerek yumuşatılan, aslında polisin plastik mermi veya gaz fişeğini hedef gözeterek kullanması... Sokak aralarında yurttaşları öldüresiye dövmek...
Liste, giderek kabarıyor. Çok ağır ihlallerinin yanı sıra “ufak tefek” olaylarsa çerez muamelesi görüyor.
Öyle ki, Antalya’da bir otoparkta polisin çivili sopalarla dövdüğü gencecik insanlar, görüntülere rağmen “şikayetçi” olamıyor! Gökçer Tahincioğlu’nun haberine göre, bu olayda dahi “işkenceden değil ‘basit yaralamadan‘ ceza istenebiliyor...
Oksijen tüpü söküldü
Bu çocuklar da muhtemelen, iktidar ve destekçilerinin gözünde “terörist” olarak görülecek. Sanık polisler, en hafif cezalarla kurtaracak. Mümkün değil ama aynı olay, kendi taraftarlarının başına gelseydi?
Şimdi gelin, küçük bir oyun oynayalım. Sizce bu ifadeler, hangi olay veya davayla bağlantılı?
1- Arkadaşlarımla birlikte yürüyorduk, ne olduğunu anlamadan yakalanıp gözaltına alındık.
2- Liseli oğlum, meydanda, izinsiz gösteri ve işaret yaptığı gerekçesiyle gözaltına alındı.
3- Hastanede, oksijen tüpüne bağlıydım. Polis, tüpü sökerek gözaltına aldı. Nefes almakta zorlandım. “İyileşmem” için kafamdan su döktüler. Sürekli bağırıyor, küfrediyorlardı.
4- Gözaltına alınan ablam, kadınların 12 saat boyunca tuvalete çıkarılmadığını söyledi.
5- Boynumda taşıdığım taraftar atkımla ağzımı ve burnumu kapatarak yoğun gazın etkisini azaltmaya çalışırken polisler beni itti, yere düştüm.
Kriteriniz nedir?
İfadeleri, isim, yer ve zaman vermeden kullanmamın nedeni, elinizi vicdanınıza koyup kendinize şu basit soruyu sormanız:
Sizce, bu insanlar, kötü muameleye maruz kalmış mı, kalmamış mı?
Kriteriniz evrensel insan haklarıysa, cevabınız “evet” olacak. Ancak ait olduğunuz grubun bakış açısına göre yorumlarsanız, farklı değerlendirmeler çıkacak.
“Kabataş olayı”nda uzun uzun tartışıldığı gibi.... Ortada hiçbir delil ve şüpheli olmamasına rağmen, mağdurun ifadesi esas alınacaksa...
O zaman bu örnekleri de, farklı davalardan yargılanan, hukuka aykırı biçimde gözaltına alınan ve emniyette kötü muameleye maruz kalan her birey için de kullanmak zorundasınız.
Aksi halde, ayrımcılığın dik alasını yapmış olursunuz. Mantığınız ve vicdanınızla sizi baş başa bırakıyorum. Tabii varsa!
NOT: 1-5 Gezi davasından hapisle yargılananlar. 3-4 1 Mayıs’ta gözaltına alınanlar. İki numara ise, Mısır’da, Rabia işareti yaptığı için gözaltına alınan çocuğun babası.
Mehveş Evin - Milliyet
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları