Tarih:
23.08.2012
Sağ kalmak için feminizm (*)
Mehveş Evin yazdı, ''Bir zeka ve irade kaynağı olan insanlığın yarısını yok saymak, kendi kuyusunu kazmak değil midir?''
(*) Isaac Asimov’un 30 yıl önce yazdığı bir makalesinden)Beyin gücü ve eğitim böylesine gerekli, böylesine hayati iken olası bir zeka ve irade kaynağı olan insanlığın yarısını yok saymak, kendi kuyusunu kazmak değil midir?
Başlığı okuyup “Pehh” diyecek pek çok kişi çıkacaktır. Bu şaşılacak bir şey değil. Zira gücü elinde bulunduran cinsin, feminizmin korkunç bir şey olduğunu toplumun geniş kesimlerine kabul ettirme çabaları genel olarak başarıya ulaştı.
‘Sağ kalmak için feminizm’ başlığı bana ait değil. Bilimkurgu yazarı olarak tanınan, fakat fizikten tutun astronomiye sayısız popüler bilim makalesi yazan Isaac Asimov’un ‘Dün, Bugün, Yarın’ adlı kitabından...
Asimov öleli 20 yıl oldu. Fakat iyi bir yazarın modası asla geçmez. Yazarın dünya ve insanlık hakkında onyıllar önce yazdıkları bugün hala geçerliliğini koruyor.
Peki neler diyor Asimov?
Kısaltarak aktarayım.
Uygarlığın son şansı
Uygarlığın son şansı
4 “Adalet ve eşitlik açısından kadın haklarını savunmak kolaydır. Kolaydır ama genelde bir işe yaramaz, zira adalet ve eşitlik gibi kavramlar, bunların bulunmamasından çıkar sağlayan kişilere inandırıcı gelmez.
Kadın hakları kavramının adalet ve eşitliği içerdiğini hiçbir şekilde reddetmeden bu kavramı gereklilik açısından savunmayı tercih etmekteyim.
Bana göre insanlığın yarısının anatomiyle hiç ilgisi olmayan nedenlerle içinde bilimin yer almadığı işlerde çalışmaya zorlandığı bir toplumsal sistemi sürdürürsek, uygarlığın 21’inci yüzyılda dayanma şansı oldukça azalacaktır.
Bunu anlamak zor değil. Artık çok sayıda büyük sorunla karşı karşıyayız. İnsan sayısının her geçen gün artması, enerji kaynaklarının tehlikeli düzeyde azalması, besin kaynaklarının günden güne tükenmesi, biriken belirsizliklerin toplumsal huzursuzluğa ve şiddet olaylarının artmasına yol açması sonucu, dünya uygarlığının karşısında ölüm kalım sorunu haline gelen devasa bir kriz vardır.
Yarıyı yok saymak
Yarıyı yok saymak
4 İşlerin yolunda gitmesini istiyorsak beyin ve eğitimin yerine koyabileceğimiz bir şey olmadığını anlamak zor değil. Ve akıllı bir beyin ve eğitim sahibi insan fazlalığı bulunmadığını anlamak için çevremize bakmamız yeterli.
Beyin gücü ve eğitim böylesine gerekli, böylesine hayati iken olası bir zeka ve irade kaynağı olan insanlığın yarısını yok saymak kendi kuyusunu kazmak değil midir?
4 Her zamankinden çok bilim insanı ve teknoloji uzmanına ihtiyaç duymakla kalmayıp en iyilerini bulmak zorundayız.
Neden toplumsal düzenimizi insanlığın yarısının çok ender olarak bilim ve teknolojiyi meslek seçeceği şekilde
kuruyoruz? Ve neden bu yarıdan bazıları bunu gerçekleştirip daha iyi ücret ve önderliğe giden yolda ilerlemek istediklerinde önlerinin bilime egemen olan erkek alt-kültürünün genellikle bilinçsiz, ama bazen bilerek dışa vurulan
niyetleriyle kesildiğini görüyoruz?
Hanım ol
niyetleriyle kesildiğini görüyoruz?
Hanım ol
4 Irklar arasında temelde bir zeka farkı olduğunu hararetle reddeden insanlar uysal bir biçimde erkeklerin daha akıllı, mantıklı ve bilimsel olduğunu söylerken kadınların sezgisel davrandığına, duygusal ve aptal olduğuna inanır.
4 Oysa bilimin kadınlara ihtiyacı var. Onların beyin gücü olmadan başarılı olamayız. O beyinlerin atıl kalmasına izin veremeyiz. Bütün tarih boyunca yaptığımız gibi kadınların ‘kadınlara ait işleri’ yapması gerektiği bahanesini veya daha kötüsü, ‘hanımefendi’ gibi davranmaları gerektiğini savunarak suç kapsamına giren bir çılgınlıkla o beyinleri kasten mahvedemeyiz.”
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları