ABeDe yolcuları

Tarih: 28.11.2013

Melih Aşık; Bazı gazetecilerin yapılacak temaslara tanıklık etmesi mi istenmiyor? İlk akla gelen o...

Kemal Kılıçdaroğlu’nun ABD gezisine katılacak gazeteciler belli olunca... Sözcü, Halk TV, OdaTV biz niye yokuz diye listeye isyan etti. Geçen Irak gezisinde aynı tartışma yaşanmıştı. Bazı gazetecilerin yapılacak temaslara tanıklık etmesi mi istenmiyor? İlk akla gelen o...

* Gazeteciler ile Loğoğlu arasında soru cevap:

- Kemal Bey ABD’de Fethullah Gülen ile de görüşecek mi?

- Onu Sayın Fethullah Gülen Hoca’ya sormak lazım...

Bu cevaptan Gülen’den davet bekledikleri anlamı da çıkmıyor mu?

* Kemal Bey ünlü Wall Street Journal’a iktidarı şikayet ediyor. Sonra diyor ki:

“Yeni anayasa yapılması için liderlik etmek istiyoruz. ABD’li dostlarımızla ziyaretim sırasında detaylı olarak bunu da konuşacağız...”

Kemal Bey Türkiye’nin ABD’den yönetildiğine kendini iyice inandırmış görünüyor.

* Tayyip Erdoğan “Anayasa Komisyonu’ndaki CHP’li üç üye ayrı telden çalıyor daha aralarında anlaşamıyorlar” dedi.

Doğru. Bu süreç başlarken parti bir hukuk komisyonu kurup kendi tasarısını hazırlasaydı Anayasa Komisyonu’nda her kafadan başka ses çıkmazdı.

* CHP Ankara Milletvekili Sinan Aygün:

- Ayasofya artık cami olarak Müslümanların ibadetine açılmalıdır, diye tweet atmış...

Adam tüccar, dinin de ticaretini yapacak tabii... Alırsan partiye...

Ne hane bu nane?

Türkiye üç lider tarafından yönetiliyor. Biri seçilmiş; Tayyip Erdoğan, diğer ikisi seçilmemiş; Fethullah Gülen ve Abdullah Öcalan... Üç liderin ortak hedefi TSK, Atatürk, Cumhuriyet ve ulusalcılar idi... Savaş yargı üzerinden yürütüldü. Başarıya ulaşıldı. Sıra zaferden pay almaya gelince yüzler asıldı. İlk tartışma MİT üzerinde çıktı. Şimdi de dershane kavgası gibi görünen anlaşmazlığın iç yüzünü gazeteci Ahmet Şık, şöyle yorumluyor:

“AKP - Cemaat savaşını finansal bir rant kavgası olarak görmek doğru değil. Adını doğru koymak gerekirse, bu yaşananlar devlete kimin sahip olacağı savaşı...”

AKP yanlısı Rasim Ozan Kütahyalı da dünkü yazısında şöyle diyordu:

“Hizmet Hareketi’ne bağlı olduklarını bugün artık kendileri de açıkça söyleyen polisler ve savcılar kelle koltukta mücadele ettiler. Bu milletin çoğunluğu da bu Hizmet erleri olan polisleri ve savcıları destekledi. Çünkü millet yapılanları vesayete karşı demokrasi mücadelesi olarak görüyordu...”

Eğer mücadele vesayete karşı demokrasi mücadelesi olsaydı, vesayet ortadan kalkınca gündeme demokrasinin gelmesi gerekirdi. Oysa gündeme demokrasi değil otorite kavgası geldi.

SİMİT

AKP’nin iktidara geldiği 2002 yılı Kasım ayında asgari ücret net 184 TL idi.

Bu dönemde bir adet simit ise 0,2 TL’den satılıyordu.

Bugün asgari ücret 803 lira... Bir adet simit 1.40 TL...

2002 yılında asgari ücretli bir aylık maaşı ile 920 simit alırken, bugün ancak 573 simit alabiliyor.

Türkiye Kamu Sen Araştırma Merkezi rakamlarına göre...

2002 yılında asgari ücretle 1840 bardak çay içebilen bir işçi bugün ancak 803 bardak çay içebiliyor...

Satınalma gücü yıllar içinde kesin olarak düşmüştür.

Ekonomi sadece nutuklarda düzeliyor.

Ülkemizde nüfus 5 milyon artarken seçmen sayısının 12 milyon artması neyi gösterir? İktidarın seçimlerde 7 milyon oyu garantilediğini...

***

Barzani “Çözüm süreci için” Erdoğan’a destek verecekmiş.
Verecek tabii!
Erdoğan da onlara “Çözülme süreci” için destek veriyor...
Akif Kökçe

YAŞ65

Başbakan 65 yaş üstü vatandaşların ücretsiz seyahatleriyle ilgili vaadi geçen şubat ayında vermişti... Yasa 12 Temmuz 2013’te çıktı. Şöyle diyordu:

“...Türk vatandaşı olan altmış beş yaş ve üzeri kişiler, demiryolları ve denizyollarının şehiriçi hatları ile belediyelere, belediyeler tarafından kurulan şirketlere, birlik, müessese ve işletmelere veya belediyeler tarafından yetki verilen özel şahıs ya da şirketlere ait şehiriçi toplu taşıma hizmetlerinden ücretsiz olarak, demiryolları ve denizyollarının şehirlerarası hatlarından ise %50 indirimli olarak yararlanırlar...”

Peki uygulama ne oldu derseniz... Konuyla doğrudan ilgili olan Aile Bakanlığı dün sorumuz üzerine yönetmelik hazırlanmasının vakit aldığını, uygulamanın en geç önümüzdeki 1 Ocak’ta başlayacağını bildirdi. Daha fazla gecikmemesini dileriz...

Melih Aşık - Milliyet