Tarih:
15.08.2013
Adeviye dramı
Melih Aşık, 'Burada itten kimi kastettiğini aşağı yukarı anlıyoruz da, beygirden kimi kastediyorsun Sayın Çelik?'
Arap Baharı’nı bir demokrasi devrimi diye yutturdular. Oysa ortada ne bahar vardı ne demokrasi. Arap Baharı’nın gerçek amacı, ABD çizgisine uzak yönetimleri yerinden oynatıp işbaşına ABD yanlısı yönetimleri getirmekti.Bu iş elbet kolay olmuyor. Mısır’da, Suriye’de, Tunus’ta sürekli kan akıyor.
Mısır’da dün ordu birlikleri Adeviye Meydanı’nda Mursi yanlılarına ateş açtı. Bir katliam yaşandı.
Oradaki insanlar sadece (aynen Taksim’de Gezi Parkı’nda olduğu gibi) demokratik direniş hakkını kullanıyorlardı.
Vahşet uygulandı. Bizim hükümetin bu olayı kınaması ise kara mizah! Bizimki Gezi Parkı veya Taksim Meydanı’na birkaç saatliğine çıkan insanları tazyikli suyla, biber gazıyla, plastik mermiyle dağıtıyor. 6 kişinin ölümüne yol açıyor.
43 gündür Adeviye Meydanı’nı işgal eden insanların ise bu protestoya hakkı olduğunu savunuyor.
***
Afganistan, Pakistan, Irak, Filistin, Suriye, Mısır, Tunus...
Müslüman dünya baştan başa kan revan içinde... Amerikan politikalarını kapıdan soktunuz mu, önce böler, sonra çatıştırır... Bir daha kapı dışarı etmeniz de zor mu zordur... Ortadoğu o cehenneme soktu kendini.
Üç polis bir savcı!
Üç polis bir savcı!
İktidar ile Gülen Cemaati arasında ipler iyice gerildi...
MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın 7 Şubat 2012’de savcılığa çağırılmasını, Başbakan’ın yargılanmasına kadar varacak bir darbe teşebbüsü olarak gören iktidar, cemaati affetmiyor. Dershaneleri kapatmak gibi acıtıcı adımlar atıyor. Cemaat de buna karşılık kendi medyasından iktidarı sarsacak yayın yapıyor. Yerel seçimde desteklememekle tehdit ediyor.
Cemaat önceki gün bu konuda 11 maddelik açıklama yayımladı. Açıklamadaki yakınmalar arasında biri özellikle dikkati çekiyor...
İktidardan birileri: “Hizmet Hareketi’ni bir savcı 3 polisle terör örgütü ve çete kapsamına sokarız, bitiririz” diyormuş...
Bu sözlerin Başbakan tarafından ifade edildiği yazılıp çizildi.
Başbakan gerçekten böyle konuştu mu? Bilinmiyor...
Ancak bu denli ciddi bir korku yaratması gösteriyor ki...
Bu ülkede insanlar veya topluluklar “1 savcı ve 3 polisle terör örgütü kapsamına” sokuluyor... Ve bitiriliyor...
Ergenekon ve Balyoz davalarında sanıklar da tam bunu anlatmaya çalışıyor... Her iki davada yüzlerce sanık, yıllardır, devlet komplosu sonucu orada olduklarını anlatmak için çırpınıyor.
Sonra da bu ülkede demokrasi ve hukuktan bahsediliyor...
Gazi
Gazi
Genelkurmay her yıl bayramlarda gazi ailelerine bir kutu çikolata gönderiyor.
Balyoz davasında 16 yıl hapse mahkûm edilen Gazi Albay Hasan Basri Aslan’ın eşi Nefise Aslan bu yıl gönderilen çikolatalardaki farka dikkati çekiyor...
Geçen yıl çikolata kutusunun üzerinde “Vatan Size Minnettardır. İyi Bayramlar” yazarken, bu yıl o yazı kaldırılmış.
(PKK alınır diye mi düşünüldü acaba)... Neyse geçiyoruz...
Ayrıca... Geçen yılki çikolata kutusunun üzerindeki Türkiye haritasının altında Kıbrıs-KKTC yer alırken, bu yılki kutuda yine Türkiye haritası olmasına rağmen bu defa Kıbrıs-KKTC görünmüyor.
Genelkurmay bu yıl Kıbrıs Barış Harekâtı’nın yıldönümünde mesaj da yayımlamadı... Haberi gönderen Müyesser Yıldız “Hayırdır inşallah” diyor.
Dayılog
Dayılog
AKP Sözcüsü Çelik sık sık “Atın ölümü itin bayramıdır” diyor...
CHP’li Haluk Koç dünkü basın toplantısında soruyor:
- Burada itten kimi kastettiğini aşağı yukarı anlıyoruz da, beygirden kimi kastediyorsun Sayın Çelik?
AKP’nin açılımı sayesinde PKK’nın: “yol kesmesinin” adı “asayiş kontrol”, “haraç toplamasının” adı “vergi tahsilatı” “bölücülük yapmasının” adı “demokrasi”, “özerklik ilan etmesinin” adı “halk devrimi” oldu...
Akif Kökçe
Pala
AKP’nin açılımı sayesinde PKK’nın: “yol kesmesinin” adı “asayiş kontrol”, “haraç toplamasının” adı “vergi tahsilatı” “bölücülük yapmasının” adı “demokrasi”, “özerklik ilan etmesinin” adı “halk devrimi” oldu...
Akif Kökçe
Pala
Gezi protestocularına pala ile saldırdığı için hakkında 27 yıl hapis istemiyle dava açılan Sabri Çelebi “Kaçma şüphesi yok” diye serbest bırakılmıştı. Fas’a kaçtı. Hakkında yakalama kararı çıkarılmıştı. O kararın da 5 Ağustos’ta kaldırıldığı anlaşıldı.
Sabri Çelebi anlaşılıyor ki devletçe korunup kollanıyor.
Eskiden Kontrgerilla diye bir örgüt vardı.
Yeni ismi ne oldu acaba?
Melih Aşık - Milliyet
Melih Aşık - Milliyet
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları