Tarih:
11.03.2015
Ağrı’nın ağrısı
Melih Aşık; Ağrı Belediye Meclisi, Mareşal Fevzi Çakmak’ın adını taşıyan mahalleye 1926-1930 yılları arasında kentte Kürt isyanı çıkaran İhsan Nuri Paşa’nın adını verdi.
Ağrı Belediye Meclisi, Mareşal Fevzi Çakmak’ın adını taşıyan mahalleye 1926-1930 yılları arasında kentte Kürt isyanı çıkaran İhsan Nuri Paşa’nın adını verdi. Alparslan’ın adının verildiği mahalleyi de Selahattin Eyyubi yaptı.Belediye Başkanı Sırrı Sakık geçen yıl göreve geldiğinde hava şehitleri heykelini yıkacağını, cadde adlarını değiştireceğini söylemişti. Söylediğini yaptı.
O günlerde Tayyip Erdoğan, Sakık’a tepki göstermiş ve şöyle demişti:
“Ağrı’da belediyecilik konusunda vereceği hizmetlerle, geliştireceği projelerle gündeme gelemeyenler Kazım Karabekir’i dert edinmişler şimdi onunla uğraşıyorlar. Erzurum’u, Kars’ı, Ağrı’yı düşmandan kurtaran orduya komutanlık eden Kazım Karabekir‘in ismi her şeyden önce milletimizin gönlüne, kalbine kazınmıştır... Bu karşı atakları getirir. O tabelanın daha büyüğünü, daha görkemlisini, daha kalıcısını millet getirir yarın oraya yeniden diker.”
Erdoğan bu sözleri hatırlıyor mu? Cumhuriyet’in mirasçısı CHP’nin de söyleyeceği birkaç söz yok mu?
Bir bölgede bir iki dönem için belediye başkanı olan kişilerin etnik milliyetçilik ve intikam güdüleriyle Cumhuriyet’in 90 yıllık sembolleriyle oynamaya, isyancıları kahraman yapmaya hakkı var mıdır? Cumhuriyet’e sahip çıkacak, yapılan saygısızlığı yargıya taşıyacak kimse yok mudur?
Ülke bu kadar mı sahipsiz kaldı?
Twin Towers...
Bu köşede dün Sağlık Bakanlığı’nca Ankara’da Twin Towers adlı bir binanın hastane olarak kiralanması... Kira bedeli peşin ödenen binanın hastane olamaması... Ve ortaya okkalı bir kamu zararı çıkmasıyla ilgili olarak CHP’li Sezgin Tanrıkulu’nun verdiği önergeden söz etmiştik... Konuyu biraz daha açalım...
Eski Sağlık Bakanı Recep Akdağ döneminde, Bakanlığın üst düzey bir bürokratı Twin Towers adlı binayı Bakanlığa kiralatıyor. Ardından Atatürk Hastanesi yönetiminden burayı kiralamalarını istiyor. Yönetim, binada incelemeler yaptıktan sonra, “Burası hastane olmaya uygun değil. Ayrıca bizim bina projemiz var” diyerek isteği reddediyor. Bakanlık bürokratı bunun üzerine Yenimahalle Devlet Hastanesi’ne aynı taleple başvuruyor. Başhekimden olumsuz yanıt alıyor. Başhekim izne ayrılır ayrılmaz onun yerine vekâlet eden yardımcısına istediğini yaptırıyor. Aylık kira bedeli 354 bin liradan 10 yıllık sözleşme imzalatıyor.
Sonuç mu? Bina baştan konut olarak projelendirildiği için hastaneye dönüştürülmesi mümkün değil. O nedenle bir yıldır boş duruyor. Ama tabii kirası tıkır tıkır ödeniyor. Kamunun bir yıllık zararı 4 milyon lirayı geçiyor. Para daha 9 yıl ödenecek...
Sağlık Bakanlığı boş binaya kira ödemeye devam edecek mi? Merak ediliyor...
PARİS
Paris’teki Türk Büyükelçiliği’nin internet sayfasında bir bilgi araştırıyoruz.
Sitenin ilkelliği ve karmaşıklığı hemen dikkatimizi çekiyor.
Fransızca “konsolosluk” bölümünde ilgisiz Türkçe bilgiler var.
Fransa’daki büyükelçilerimizle ilgili bölüme giriyoruz.
Paris’te görev yapmış büyükelçileri görmek istiyoruz.
İlk büyükelçimizden başlayıp Mustafa Reşid Bey’e kadar geliyoruz.
Mustafa Reşid Bey 1845 tarihinde görev yapmış.
Oradan bugünkü Büyükelçi Hakkı Akil’e atlıyor.
1845 - 2014 arası görev yapmış büyükelçilerin ne resimleri, ne isimleri var.
Bazı Afrika devletlerinin internet sitelerine göz attık. Bizimkinden iyi...
Dövizdeki artış kalıcı değilmiş!
Neye yarar?
Çarşı pazardaki zamlar kalıcı...
Döviz iner, onlar inmez
yle="color:#b22222;">Akif Kökçe
FİDAN
MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın milletvekili adaylığından geri dönmesi hayli gürültüye yol açtı. Fidan’ın AKP adayı olmasıyla siyasi tarafının açığa çıktığı, bu kimlikle geri dönmesinin siyasi etiğe sığmayacağı konuşuluyor. Bazıları ise diyor ki:
- Cumhurbaşkanı o göreve nasıl olsa kendi güvendiği birini atayacak. Ha Fidan olmuş, ha başkası...
İlginç bir soru da MHP’den... Ne demişti Fidan istifa ettiğinde Tayyip Erdoğan:
- Ona bir kısım vaatlerde bulunulmuş olabilir, bir kısım yerler vaat edilmiş olabilir..
Fidan’a o vaatleri kim yaptı peki? Kimi vaatlere kanabilen bir kişinin MİT müsteşarlığı görevini ifa ederken benzer vaatlere kanarak yoldan çıkmayacağını kim garanti edebilir?
Melih Aşık - Milliyet
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları