loading
close
SON DAKİKALAR

Ah şu yaşlılık!

Melih Aşık
Tarih: 30.11.2014

Melih Aşık; Yaşlılık korkulası bir durum mudur? Gençlere öyle görünür ama...

Yaşlılık korkulası bir durum mudur? Gençlere öyle görünür ama... Romalıa devlet adamı Marcus Cİcero’nun klasikler arasına giren kitabı “İhtiyarlık” ı okursanız anlarsınız ki... Hiç de öyle değildir...
İhtiyarlığı korkulu yapan dört sebep vardır... Birincisi insanı işlerden uzaklaştırması, ikincisi güçten düşürmesi,üçüncüsü pekçok zevkten mahrum etmesi, dördüncüsü ölüme yakın oluşu... Çiçero der ki:
“İhtiyarlar gençlerin yaptığı işleri yapanmazlar ama çok daha büyük, çok daha iyi işler görürler. Büyük işler kuvvet veya çeviklikle değil, düşünce, söz geçirme, ortaya doğru fikirler koyma ile başarılır. İhtiyarlar bu meziyetlerden mahrum olmak şöyle dursun, onları arttırmışlardır.”

Yaşlandıkça hafıza zayıflar derler. Çiçero’nun savunması:
“İhtiyarların alacaklarını vereceklerini unuttuklarını hiç duymadım. Bir ihtiyarın hazinesini gömdüğü yeri unuttuğunu da”
Ölüm korkulacak birşey değildir Çiçero’ya göre. Doğal bir sondur. Umutsuzluğa gelince:
- Ne kadar yaşlı olursa olsun bir yıl daha yaşayabileceğini düşünmeyen var mıdır?
İhtiyarların zamanla zevk aldıkları konuların azalmasına gelince. Olup biteni arka sıradan seyretmenin de zevki vardır, diyor Çiçero... Üstelik:
“Maddi zevk tabiatın insanlara verdiği en meşum beladır. Bu zevki elde etmek için doymak bilmez arzular itidalden uzak olarak alevlenir. Vatana ihanet etmeler, devleti yıkmalar,düşmanlara gizli görüşmeler hep ondan çıkar, şehvetin göze aldırmadığı hiçbir cürüm, hiçbir kötü hareket yoktur”
Özetle.. Yaşlanmaktan korkmayın... Keyfini sürmeye hazır olun...

Yakıcı sorular...

Geçenlerde Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın elinden ödül alan ve kendini “Ben bir İslamcıyım” diye tanıtan yazar Nuri Pakdil’e son yıllara kadar aynı mahallenin insanı olan Levent Gültekin, İnternet Haber’de bir cevap yazdı... Oradan bir bölüm:
“Türkiye’de her alanda, kendini dindar, İslamcı olarak tanımlayan sizin de hayranlık duyduğunuz insanlar etkin.
Dünyada, Ortadoğu’da, Türkiye’de yaşananlar ortada. Her taraf kan gölü. İslam adına işlenen cinayetler, vahşilikler kanımızı donduruyor.
İçeride iç barış büyük yara almış. Şehirlerimiz İslamcıların elinde resmen garabete dönüşmüş. Yolsuzluk, hak yeme, adam kayırma iktidarın alametifarikası olmuş.
Millet olarak bizler yoksulluğun ve eğitimsizliğin pençesinde kıvranırken, iktidar lüks ve şatafatla dünyaya hava atma derdinde.
Bugün İslamcı, dindar denince insanların aklına yolsuzluk yapan, nobran, saygısız, hak ve adaletten nasibini almamış insan tipi geliyor.
Bunlarla alakalı tek bir sözün olmasın, sonra kalk ‘ben bir İslamcıyım’ diye slogan at.
Neyin İslamcısı? Neye yarıyor bu İslamcılık? Nerede ne zaman uygulanacak? Hangi derdimize çare üretecek? Üretecekse o çareler ne? İç barışı nasıl sağlayacak? Adam kayırmaya nasıl son verecek? Kendi mensuplarını adam edememiş bir İslamcılık, toplumu nasıl adam edecek?”
Levent Gültekin’in sorduğu soruları “Ben İslamcıyım” diyenler de kendilerine sormalı.
Kutsal ifadeleri sorgulara perde yapmayıp sorulara samimi cevaplar vermeli...

TIKAÇ
Kadıköy yaka-sında kilitlenmiş trafik içinde kaldık. Arabadakiler sordu:
- Yahu bu kenti yönetenler acaba bu saatlerde hiç trafiğe çıkmaz mı? Şu rezaletten haberleri var mı?
Demeye kalmadı yanıbaşımızda bir siyah cip belirdi. Önünde ve arkasında iki eskort var. Cipin içindeki görünmüyor ama bir yetkili olduğu kesin. Öndeki eskort sürekli anons yaparak yolu açıyor:
“Ticari araç sola çek”, “Kamyonet sağa çek”, “Yüz yirmi sekiz, biraz ileri al”
Eskort böyle diye diye yolu açtı. Yanımızdan geçip gittiler.
Anlaşıldı ki bu kenti yönetenlerin trafik sorunu yok. Trafik onlar için hep açık!

Erdoğan “Adalet arıyorum, adalet” diyor.
Bulamaz!
Adalet hanım bugünlerde “rüşvet ve yolsuzlukların” üstünü kapatmakla meşgul...
Selin Yağmur

FIRÇA
Aziz Nesin anlatırdı...
Ona da Kırgız yazar Cengiz Aytmatov anlatmış...
Kırgızistan’da bir Yahudi Cengiz Aytmatov’a:
- Siz Türkler domuz kılına benzersiniz, der dururmuş...
- Neden?
- Çünkü bütün hayvanların tüyleri yan yana gelir, dokuma olur ama domuzun kıllarından dokuma olmaz sadece fırça olur... Siz Türkler de öylesiniz...
Aziz Nesin:
- Türkler de örgütlenirler, derdi, ama örgütlenmelerinin tek amacı vardır; Parçalanmak... Ve parçalandıktan sonra da birbirine düşman olmak...

Önce içi para dolu çikolata paketleri geldi
sonra bu paketleri saklayacak yargı ve güvenlik paketleri...
* * *
Ege Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Renan Pekünlü hapishanede!
İlginç değil mi?
CB Erdoğan Türkmenistan’da “küçük öğrencisini dövdüğü için” hapiste olan sınıf öğretmeni Polat’ı hapishaneden kurtarmıştı!
Akif Kökçe

Melih Aşık - Milliyet

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları