loading
close
SON DAKİKALAR

Anayasa düğmesi!

Melih Aşık
Tarih: 05.02.2016

Melih Aşık; Komisyon çalışmalara başladıktan bir süre sonra AKP, MHP veya HDP’yi yanına alarak başkanlık sistemini taslağa dahil edecek zorlamalara başlayabilir.

Anayasa Mutabakat Komisyonu dün ilk toplantısını yaparak çalışmalara başladı...
CHP iktidar partisine: “Başkanlık talebiyle gelmesinler” diyor.
İktidar tarafının ise gözü başkanlıktan başka bir şey görmüyor!
Komisyon çalışmalara başladıktan bir süre sonra AKP, MHP veya HDP’yi yanına alarak başkanlık sistemini taslağa dahil edecek zorlamalara başlayabilir.
Evet, Mutabakat Komisyonu’nda maddeler dört partinin de onayıyla şekillenecek.
Peki daha sonra taslağın ineceği Meclis Anayasa Komisyonu veya Genel Kurul’da birtakım değişiklik ve eklentiler yapılmayacağının garantisi nedir?
Geçen dönemde anayasa taslağının yapımı sürecinde bu iş sağlama alınmıştı.
Varılan ön anlaşmaya göre...
Uzlaşma Komisyonu’nda kararlar dört partinin de onayıyla alındığı gibi...
Taslak metin tamamlanmadan ve dört parti onaylamadan Anayasa Komisyonu ve Genel Kurul’a inmeyecekti...
Eğer Anayasa Komisyonu ve Genel Kurul’da değişiklik yapılacaksa bunda da dört partinin onayı şart olarak aranacaktı...
Çalışmalar tam bir eşitlik ve karşılıklı saygı esasına göre yürüyordu.
Ancak vakit çok uzadı. Ve AKP’nin başkanlık sistemini gündeme getirmesiyle komisyon tıknefes oldu, havluyu attı.
Bu defa da AKP’nin süreç içinde başkanlık sistemini taslağa dahil etmeye çalışacağına muhakkak nazarıyla bakılıyor. CHP ve diğer iki partinin buna karşı önlemi ne olacak? Olabilecek mi? Şimdilik muamma...


Hoca’nın gözüyle

Anayasa Mutabakat Komisyonu çalışmalara başlarken... Geçen dönemde CHP’nin komisyondaki temsilcisi olan Prof. Süheyl Batum diyor ki:
- Yurt çapında barajsız bir seçimle Kurucu Meclis oluşturmalı, anayasa taslağını 1961 yılında olduğu gibi bu meclis hazırlamalıydı... İdeali buydu. CHP bu konuda ısrarcı olmalıydı, olmadı.
Süheyl Hoca’nın ikinci duyarlığı:
- Bu komisyon anayasa maddelerini yenilemeden önce antidemokratik yasaları ele almalı, bir yol temizliği yapmalıydı. Örneğin Siyasi Partiler Yasası, Seçim Yasası, Terörle Mücadele Yasası gibi yasaları düzenlemeliydi. O çalışmalar sırasında dört partinin demokratlaşmada samimi olup olmadığı ortaya çıkardı...
Süheyl Batum üçüncü tedirginliğini şöyle özetliyor:
- Anayasa çalışmaları sürecinde CHP görüşmeleri sabote etmekle, engelleme yapmakla suçlanabilir. AKP, CHP’yi negatiflikle damgalayabilir. Böyle durumlara meydan vermemek için CHP’nin kendi anayasa taslağını yaparak kamuoyuna açıklaması gerekirdi. Bunun için hâlâ da vakit geçmiş değil...
Süheyl Batum devam ediyor:
- Geçen dönemde AKP, Türk vatandaşlığı, eğitim, din ve vicdan özgürlüğü, HSYK’nın yapısı gibi konularda uzlaşmaz bir tutum takınmıştı. CHP, görüşmeler başlamadan önce, AKP’nin o konularda fikrini değiştirip değiştirmediğini sormalıydı. AKP’nin anayasa önerilerini istemeliydi. Aksi takdirde komisyon yarı yola gelmeden aynı çıkmaza girecektir...


KINAMA
CHP’de resim indirme davasının ağzı sıkı kahramanı Aylin Nazlıaka’nın “kesin ihraç isteğiyle disiplin kuruluna sevki” Parti Meclisi’nde ele alınacak.
Pazar günü toplanacak Parti Meclisi Aylin Nazlıaka’yı ya Disiplin Kurulu’na sevk edecek ya da buna gerek görmeyecektir. Disiplin Kurulu, hukukçuların tahminlerine göre, dosya kendine gelirse ihraç kararı vermeyecek, çok çok kınama gibi bir ceza ile işi geçiştirecektir. Bir kınama olabilir, deniyor. Ancak kınama halinde de Aylin Nazlıaka’nın Parti Meclisi üyeliği düşecek, siyasi hayatı kısalacaktır. Deniyor ki.. Eğer Aylin Hanım işlerin kendi açısından çok kötüye gittiğini görürse bu defa isim verebilir, hatta Genel Başkan’ı zor duruma bırakmaktan bile çekinmeyebilir. İzlemeye devam ediniz...


Davutoğlu “Doğum yapan kadın vatani görevini yapıyor” diyor.
Doğum yapmayanlardan “bedelli parası” istemeleri yakındır!
Akif Kökçe


AYDIN
Silivri Cezaevi’nde tutuklu bulunan Cumhuriyet Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve Ankara Temsilcisi Erdem Gül için başlatılan Umut Nöbeti’ne 63. günde Aydın Boysan da katıldı. Halen 95. baharını sürdüren Aydın Ağabey nöbete başlarken dedi ki:
- Ben 1921 yılında doğdum. O zaman Vahdettin hâlâ padişahtı. O dönem memlekette hürriyet daha yaygındı sanırım...
Cumhuriyet veya Osmanlı tarihinde mesleğini icra ettiğinden dolayı müebbet hapisle yargılanan gazeteci var mıydı? Pek hatırlamıyoruz...


TÜİT
“Eğer bu ülkede ırkçılık yapılıyor olsaydı PKK’dan kaçan Kürtler Ankara’ya İstanbul’a değil, Kuzey Irak’a sığınırdı”
* * *
“Doğudan bir Kürt genci batıya mutlu bir şekilde geliyorsa, batıdan Bir Türk genci doğuya Allah’a emanet gidiyorsa, faşist olan biz değiliz.”
İlber Ortaylı

Melih Aşık - Milliyet

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları