Tarih:
15.04.2014
Balyoz umudu!
Melih Aşık; Ergenekon’dan ceza alanlar tutuklu idi tahliye oldu. Peki, Balyoz’dan mahkûm olanlara nasıl çözüm bulunacak?
Ergenekon’dan ceza alanlar tutuklu idi tahliye oldu. Peki, Balyoz’dan mahkûm olanlara nasıl çözüm bulunacak? Ankara Barosu adına siyasi davaları takip eden Av. Erol Aras’a göre Balyozcular için de bir tahliye umudu söz konusu. Anlatıyor:“Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, TÜBİTAK raporu ve bu konuyla ilgili belge talebinde bulunduğuna dair açıklama yaptı. Bu, Başsavcının, kesinleşen kararın bozulması talebiyle Yargıtay Ceza Genel Kurulu’na itiraz edeceği anlamına geliyor. İtiraz olursa Ceza Genel Kurulu infazın durdurulması kararı verebilir. Bu tüm Balyoz mahkûmları için tahliye demektir...”
CHP milletvekili emekli Yargıç Emine Ülker Tarhan aynı konu üzerinde duruyor... Diyor ki:
“Ortada bir sürü yeni delil var. TÜBİTAK’ın raporu var. Dava hukuken çökmüş durumda. Ama hiçbir adım atılamıyor. Yargıtay Başsavcısı harekete geçmiyor. Bu hukuksuzluğun çözümü için TBMM’ye sunduğum bir yasa teklifi var. Sanığın lehine olan gelişmelerde savcı gereğini yapmıyorsa gerekçe bildirme zorunluğu getiriyor. Başsavcı bu konuda keyfi davranamaz.”
Ne demişti Başbakan Erdoğan 14 Ocak 2014 tarihli grup konuşmasında:
“Sahte ihbar mektuplarıyla, yasadışı dinlemelerle, sahte delillerle, tasarlanmış bir kısım yargı mensuplarıyla insanların nasıl mahkum edildiklerini bugün çok daha belirgin bir şekilde görebiliyoruz...”
Hem bunları söylemek, hem o insanların hâlâ hapis yatmasına seyirci kalmak...
Bu politikanın izahı var mı?
Karanlık yumruk
Kemal Kılıçdaroğlu’na TBMM’de yumruklu saldırıda bulunan Orhan Övet bilindiği üzere 24 saati bile bulmayan gözaltından sonra denetimli serbestlik (konutunu terk etmeme) şartıyla serbest bırakılmış... Ancak daha önce işlediği suçlardan dolayı cezaevine konmuştu. Gençler Gezi gösterisine katıldı diye 4 gün gözaltında tutulurken Övet’in bir gün bile sorguda tutulmadan serbest bırakılması olağan mı? Soruya eski bir savcı olan CHP İstanbul Milletvekili Ali Özgündüz’ün yanıtı;
“Kamu görevlisi olmayan birini, basit tıbbi müdahaleyle giderilecek şekilde yaralamanın azami cezası iki yıldır. Bilindiği üzere cezası iki yıla kadar olan suçlarda tutuklama verilmez. Ancak saldırı kamu görevlisine ve görevinden dolayı olursa burada ceza iki yıldan başlar 4.5 yıla kadar gider. Genel Başkanımız kamu görevlisidir, saldırı bu sıfat ve görevinden dolayı yapılmıştır. Nitekim saldırgan Orhan Övet’in ifadesinde belirttiği saldırı gerekçesi de budur. Savcı yanlış bir değerlendirmeyle Genel Başkanımızın kamu görevlisi olduğu gerçeğini dikkate almamıştır. Bu olaydaki bir başka yanlışlık savcının, ‘saldırganla ilgili, telefon görüşmelerini ve ilişkilerini tespit edin’ şeklindeki talimatının Emniyet tarafından yeterince yerine getirilmemesi ve savcıya alelacele eksik dosya göndermesidir... Saldırının ardındaki karanlık noktalar olduğu gibi duruyor.”
Başkentin göbeğinde muhalefet liderine saldırı böyle soruşturuluyorsa normal vatandaş için “Tanrı korusun” demekten başka çare kalmıyor...
RUSYA
Kırım Rusya’ya bağlandı.. Şimdi de Ukrayna’daki Rusya yanlıları ayaklandı.
Bölgede bir Rusya sevgisi var besbelli... Sebebini merak ederken...
Rusya Federasyonu’nun Türkiye Büyükelçisi Adrey Karlov’un Ankara’da Atılım Üniversitesi’nde verdiği konferanstaki sözleri dikkatimizi çekiyor.
Karlov diyor ki:
- Kırım Tatarlarının yüzde 30’u sadece emekli maaşları ile geçiniyor. 4 ay içinde bu maaşlar 2 kat artırılarak Rusya emeklilerinin düzeyine yükseltilecek...
Bölgedeki Rusya sevgisinin nedeni cazip emekli maaşları mı yoksa!
İTÜ mezuniyet töreni “stadyum yetersiz olduğu için” yapılmayacakmış!
Her olimpiyata aday olan İstanbul için ne büyük bir utanç!
Akif Kökçe
GS
Galatasaray Kadın Basketbol Takımı Avrupa Şampiyonlar Ligi Şampiyonu oldu... Bu büyük zaferi kutluyoruz... Tabii ikinci kez final oynayan ve bu yıl finale kadar yenilgisiz gelen Fenerbahçe’yi de...
Hatırlanır mı? Galatasaray Kadın Basketbol takımı 1905 yılında, üstelik kulübün 100. kuruluş yıldönümünde, Fenerbahçe’ye yenilerek küme düşmüştü. 8 yıl sonra Fenerbahçe’yi yenerek en büyük kupaya ulaştı.
Kadın basketbolu takım sporlarında en başarılı olduğumuz daldır.
Olimpiyatlarda 5. oldular, son iki Avrupa Şampiyonası’nda 3’lük kürsüsüne çıktılar.
Kadınların bu başarısı eşitsizliğin yükseldiği bir dönemde ayrıca anlamlıdır.
Bazılarının! Bu başarıyı görmezden gelişi de ilginçtir.
AKP’liler Dicle Üniversitesi Rektörü Ayşegül Saraç’ı “Cemaatçi” olmakla suçluyor.
Oysa bu “özelliği” nedeniyle AKP’den aday gösterilmiş, milletvekili yapılamayınca teselli ikramiyesi olarak rektör olarak atanmıştı.
Akif Kökçe
Melih Aşık - Milliyet
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları