loading
close
SON DAKİKALAR

Çankaya fırtınası

Melih Aşık
Tarih: 25.05.2014

Melih Aşık; Başbakan Erdoğan Cumhurbaşkanlığı seçim gezilerini dün Almanya’nın Köln şehrinden başlattı..

Başbakan Erdoğan Cumhurbaşkanlığı seçim gezilerini dün Almanya’nın Köln şehrinden başlattı..
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ise henüz sivil toplum kuruluşlarıyla görüşme aşamasında... CHP adayını seçmekte hayli gecikmiş sayılır...
Kesin aday listeleri 12 Temmuz’da açıklanacak. Henüz vakit var gibi görünüyor. Ancak o tarihten sonra 10 Ağustos’a çok az zaman kalıyor.
Yerel seçimde aday tespitinin gecikmesi sonucu kimi adayların tanıtım broşürü bile bastıramadığını görmüştük.
***
Cumhurbaşkanlığı Seçim Kanunu’na göre adaylığı kesinleşen kamu görevlilerinin istifa etmesi gerekiyor.
Kanunda hakimler, savcılar, öğretim üyeleri gibi meslekler sayılmış... Ancak milletvekili ve bakanlar ayrıca sayılmamış. Vural Savaş, Atilla Kart gibi hukukçular Meclis üyelerinin de kamu görevlisi olduğunu, Başbakan aday olduğu takdirde görevden istifa etmesi gerektiğini vurguluyorlar.
Buna karşılık Burhan Kuzu gibi AKP sözcüleri Başbakan’ın istifa zorunda olmadığını iddia ediyor. Düşününüz ki... Başbakanlık’ta bir düz memur iseniz, seçim kampanyasında kamunun imkânlarını kullanmamanız için görevden istifanız gerekiyor. Ama Başbakan iseniz istifanız gerekmiyor... Böylesi mantıksızlığı bir kuzu bile kabul edebilir mi?
Hatırlarsanız yerel seçimler öncesinde belediye başkanlığına aday olan bakanlar, yasada açık hüküm olmamasına karşın, doğrusunu yaparak etik gerekçeyle istifa etmiş, Başbakan da o gerekçeyi yerinde bularak istifaları kabul etmişti. Hatta istifalarını Başbakan istemişti.
Başbakan 12 Temmuz’da adaylığı kesinleştiği anda görevini bırakmalıdır...
CHP ve MHP de konuyu bir zahmet şimdiden gündeme getirmelidir.

Tırtlaşın mecburen

TRT’nin iktidar çiftliği haline getirildiğine ilişkin örnekleri her gün izliyoruz.
Gelirini halkın sağladığı devlet televizyonu oldu parti televizyonu...
Ne var ki muhalefet partileri fiili durumu kabullenmiş gibi...
Tek tük itiraz dışında eylem yok...
Oysa 13 kanaldan yayın yapan TRT’nin tarafsızlığı özellikle seçimin sağlığı açısından önemlidir.
Zira TRT halkın tercihlerinin oluşmasında en etkili organlardan biridir.
TRT deyince.. Akla rahmetli Osman Bölükbaşı (1913 - 2002) geliyor...
Bölükbaşı TRT’yi çok sık eleştirdiği için adı “Tırt Osman”a çıkarılmıştı.
Hazır cevaplığıyla ünlü Bölükbaşı kendisine konu açıldığında şöyle derdi:
“Adımızı Tırt Osman’a çıkardılar. Hırt’ı çok olan memlekette varsın bir de tırt olsun.”
CHP ve MHP tırt olmalı...
***
Söz Osman Bölükbaşı’dan açılmışken... Madem günlerden de pazar... Onun ünlü sözlerini hatırlamadan olmaz... Mesela...
l Hayatım boyunca bütün sektörleri tetkik ettim, en kârlısının ‘din ticareti’ olduğunu gördüm.
l Siyasi hayatımda beni en çok üzen, ne zaman konuşmaya başlasam İsmet Paşa’nın kulaklığını çıkarıp masaya koymasıydı.
l Günümüz siyasetçileri için, “Bunların en namuslusu genelevden emeklidir”.
l İşadamlarına hitaben, “Ah benim aslan görünüşlü, tavşan yürekli büyük sermayem!”
l Yurtdışında, “Atalarınızın Viyana’da ne işi vardı?” sorusuna cevaben; “Haçlı Seferleri’ne iade-i ziyaret!”
l Koltuğunun altında ‘haç’ taşıyan, fakat ‘hacı’ görünmeye çalışan, ‘gâvur’ diye öldürtüp, ‘şehit’ diye namaz kıldıran siyasetçilerden sakınılmalıdır.
l Kendi partisinden seçilip başka partiye geçen vekiller için; “Düğünü biz yapıyoruz, gerdeğe başkası ile giriyorlar.”

FİT

Türk Dil Kurumu Bilim Kurumu selfie (kendinin fotoğrafını çekme) sözcüğünün Türkçe karşılığını “özçekim” olarak belirledi. Peki, iş kazalarının bugünkü iktidar ve onun başının dilindeki karşılığı? Onu da sevgili kardeşimiz Metin Uca bulmuş, dün açıkladı:
Fıtratölüm!

EŞŞEK...

Eski Bakan Binali Yıldırım’ın kardeşi, Kızılay İstanbul Başkanı İlhami Yıldırım:
“Ya bu ülkede eşşek gibi sessizce yaşayacaksınız ya da defolup gideceksiniz” tweeti atmış.
İlhami hakkında soruşturma açılmış... Oysa hiç gerek yoktu.
Bu tosunun attığı tweet kelimesi kelimesine “Erdoğan’ın politikası” dır.
Emirler, kışkırtmalar, konuşmalar hep bu yönde. Amaçları budur...

BURSA

Geçen hafta sonu bir günlüğüne Bursa’ya giden arkadaşımız anlatıyor:
“Bursa’ya epey zamandır gitmemiştim... Son gidişimde İngilizlerin Hyde Park’ını andıran Kültür Park’ın yeşillendirildiğini görüp sevinmiştim. Bu defa şoke oldum. Parkın içine yanyana iki üç aracın geçebileceği genişlikte yollar açmışlar. Bursalılar araçla gelip parkın içinde dolaşıyor. Oraya temiz hava almaya gelen yurttaşlar araçlara yol vermekten rahatça gezemediği gibi bir de egzos gazı yiyor. Nedir bu bizdeki doğa ve yeşil düşmanlığı.. Nedir bu vizyonsuzluk...”

Faili meçhûl cinayetler bitmiş.
Evet!
Polis cinayetlerine “ikramiye” verildiği için artık cinayetlere
“intihar ya da faili meçhûl”
süsü verilmiyor...
Akif Kökçe

YE

BDP adayı Sırrı Sakık’a destek vermek için Ağrı’ya giden Mardin Belediye Başkanı Ahmet Türk diyor ki: “Bizim mücadelemiz bir belediye başkanlığı kazanma değildir. Bizim mücadelemiz dört parça Kürdistan’da halkımızın özgürlük mücadelesidir. Dört parçada halkımızın geleceğini inşa edeceğiz.”
Adamlar, “Dört parça Kürdistan’da özgürlük” diyor, Ankara bunu “barış süreci” diye yediriyor.

Melih Aşık - Milliyet

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları