Çetokrasi dönemi!

Melih Aşık; Saldıranlar kimin adamı, neden dövdüler, bu işi ne karşılığı yapıyorlar? Bunlar hiç araştırılıp soruşturulmamış... Baksanıza dava bile açılmamış... Çete bulup adam dövdürmek yasal hale mi geldi? Öyle görünüyor.

CHP Belediye Meclisi üyesi Hüseyin Sağ, bundan üç ay önce, aynen Ahmet Hakangibi, üç kişinin ani saldırısına uğramıştı. İki olayı birbirine çok benzeten Hüseyin Sağ diyor ki:


- 17 Temmuz sabahı evden çıkıp arabama bindiğimde, arabama dokundular, ne oluyor diye indiğimde üç kişi üzerime bir anda saldırdı. Hepsi de iri yarıydı. Ben spor yapıyorum, boks biliyorum. Ama bir anda üç kişi birden yüklendi. Ben de kendimi hemen korumaya aldım. Buna rağmen burnum kırıldı, ameliyata alındım.”

Hüseyin Sağ bu olayları yapanların kaçmadığını, kendilerini gizlemediğine dikkati çekiyor.

Kullandıkları arabalar da çalıntı değil, belli yerlerden kiralanıyor.

Anlaşılan bu çeteler birkaç günlük gözaltından sonra serbest kalacaklarından eminler.

Hüseyin Sağdostumuzla konuşurken hayretten ağzımız açık kalıyor:

- Sana saldıranlarla ilgili açılan dava ne oldu?

- Dava açılmadı ki...

- Nasıl olur.. Savcı çağırıp ifadeni almadı mı?

- Hayır almadı. Sadece ilk gün karakolda şöyle yüzeysel bir ifade verdim, hepsi o...

Saldıranlar kimin adamı, neden dövdüler, bu işi ne karşılığı yapıyorlar? Bunlar hiç araştırılıp soruşturulmamış... Baksanıza dava bile açılmamış... Çete bulup adam dövdürmek yasal hale mi geldi? Öyle görünüyor.

Çeneler düşünce!

İnsan yaşlanınca çenesi düşüyor. Yani çok konuşuyor. İlgili ilgisiz lafa giriyor. Prof. Kaynak Selekler’in yazdığı “Yaşlanmak Ayrıcalıktır”adlı kitapta bir bölüm dikkatimizi çekiyor... “Emeklilik ve yaşlılıkta yapılmaması gerekenler” başlıklı bu bölümü nine ve dedelerin dikkatine sunuyoruz:

-Ayrıldığım işyerine ziyarete gitmeyeceğim.

- Hadi dayanamadım gittim, genç meslektaşlara “Ben senin patronunu tanırım. Bizim stajyerdi”falan demeyeceğim.

- Cümlelerim “Ben sizin yaşınızdayken” vs. diye başlamayacak.

- Başka tanıdıkların işyerlerine de gitmeyeceğim.

- Gidersem 10 dakikadan fazla kalmayacağım.

- Çok konuşmayacağım. Biraz da dinleyeceğim.

- Her muhabbete atlayıp durmadan anılarımı anlatmayacağım, anılarımı abartmayacağım.

- Kibarca “Daha önce anlatmıştınız” diyenleri duymazdan gelmeyeceğim.

- Her konunun en doğrusunu bildiğimi sanmayacağım.

- Hayatı kendi yaşadıklarımdan ve duyduklarımdan ibaret sanmayacağım..

- Herkesi kendim gibi emekli sanmayacağım.

- Telefon ettiğimde doğrudan konuya dalmayacağım, önce “Müsait misin?” diye soracağım.

- Sırf yaşımdan dolayı saygı görmeyi beklemeyeceğim.

- Sohbetlerde başkalarını ilgilendirmeyen konuları açmayacağım.

OPERA
Kadıköy Belediyesi Süreyya Operası 5 Ekim Pazartesi akşamı Schubert eserleriyle yeni sanat sezonunu açıyor. Açılış gecesinde piyanist Cana Gürmen, kemancı Cihat Aşkın, viyolacı Çetin Aydargibi bir dizi ünlü sanatçı sahneye çıkıyor.

Haberlerde Kadıköy Opera Sahnesinden “İstanbul’un tek operası”diye söz ediliyor. Doğrudur. 17 milyonluk kentin tek opera binası, 565 kişilik bu küçük salondur. Taksim AKM malumunuz çürümeye terk edilmiştir. Bu iktidarın sanat politikası nedir? İktidarın akıl hocalarından Prof. Hayrettin Karaman’ın şu fetvası belki fikir verecektir:



“Hanefi mezhebine göre müziğin icrası da, dinlenmesi de haramdır. Bir değneğin, bir çubuğun bir yere ahenkli bir şekilde vurulması bile bu hükme dahildir.”


Davutoğlu “Terörün belini kırdık” diyor…
Olaylara bakılırsa belini kırmak yerine, beline masaj yapmışlar!
? ? ?
Siyasetçinin “ne kadar dindar olduğu” kendisini,
“ne kadar dürüst olduğu” vatandaşı ilgilendirir…
Akif Kökçe

MARDİN
“Mardin Dargeçit’te karanlık bir oyun tezgahlanıyor. Son birkaç gün içinde bazı mahallelere, dağdan gelen militanların girdiğini görüyoruz. Sokaklar, caddeler, belediyenin iş makinesiyle kazılıyor. Kazılan yerlere bombalı tuzaklar yerleştiriliyor. Silahlı gruplar kimlik kontrolü yapıyor. Halk evlerini terk etmeye zorlanıyor. Bu evlere militanlar yerleşiyor. Geceleri evlere giriyorlar, halkı kapıları kapatmamaları, 24 saat açık tutmaları konusunda uyarıyorlar. Halkı deneyeceklerini söylüyorlar. Halkın ezici çoğunluğu bu yapılanları benimsemiyor ama korkuyor.”

Beli kırılan terörün bu son marifetlerini yazan mı kim? AKP’nin Mardin Milletvekili Orhan Miroğlu...