Devlet ve MeGeKa!

Durum bu iken... Ülkenin güvenliğinden sorumlu en üst kuruluşu MGK’nin önceki gün yaptığı 10.5 saat süren toplantıda ele alacağı konu Güneydoğu ve devletin Güneydoğu’daki varlığı olmalıydı.

Açıklamadan anlaşılıyor ki toplantıda Güneydoğu da görüşülmüş ama çerez kabilinden. Esas görüşülen T.C.’nin devleti değil, iktidarın kendi varlığına en büyük tehdit olarak gördüğü “Paralel Devlet” olmuş. Anlaşılan o ki iktidar ve MGK için önce “Paralel Devlet”in halli önemli. O iş tamamlanıncaya kadar Güneydoğu’da Türkiye Cumhuriyeti Devleti diye bir devlet kalırsa sıra ona da gelecektir herhalde!

Peki paralel devlet neden bu kadar önemli? Çünkü iktidarın sabıka dosyaları onlarda. İktidar için önemli olan da devlet ve millet değil kendi varlığı. Böyle olunca öncelikli hedef Cemaat... Ve Cemaatin para kaynakları... Aylardır kamuoyunu ikna edici kanıtlar bulamadılarsa da... Aramaktalar.

Sınırlar kalksın!

PKK/KCK örgütünün Avrupa sorumlusu Zübeyir Aydar’a göre Öcalan “Misak-ı Milli Komisyonu” kurulmasını istiyormuş. Neden istiyor sorusuna şu yanıtı veriyor:
- İstiyor çünkü biz bölgedeki tüm Kürtlerle Avrupa Birliği benzeri, sınırların ortadan kalktığı, demokratik birlik modeli olsun istiyoruz...
Aydar ne demek istiyor? Stratejist Cahit Dilek’in yorumu:
- Türkiye Cumhuriyeti’nin Misak-ı Milli ile belirlenmiş bugünkü sınırları bu komisyonda gözden geçirilip yeniden belirlensin. Bölgedeki tüm Kürtler birleşsin kendi devletlerini kursun, istiyor...

Tezkere suçtur

Milli Savunma Bakanlığı eski Genel Sekreteri Ümit Yalım diyor ki:
- Başta Cumhurbaşkanı Erdoğan olmak üzere devleti yönetenlerin peşmergeyi Türk toprakları üzerinden geçirmeleri hem tezkereye hem de Anayasa’nın 92. Maddesi’ne aykırıdır. Teknik olarak “silahlı kuvvetler” ifadesi çoğuldur. Peşmerge ise sadece kara gücü olup tekildir. Ayrıca peşmerge, Irak Silahlı Kuvvetleri’nin kuruluşunda yoktur. Benzer şekilde Özgür Suriye Ordusu da silahlı kuvvetler tanımına uymamaktadır. Bunların Türkiye üzerinden geçirilmesi anayasal suçtur...

İNÖNÜ

Erdal İnönü ölümünün 7. yıldönümü nedeniyle dün anıldı.
Erdal Bey deyince akla asalet, incelik ve zarif espriler geliyor.
Erdal Bey arkadaşlarıyla bir lokantaya gider. Masaya otururlar. Garson gelir sorar:
- Efendim, ne arzu ederdiniz?
- Biz bir şey almayacağız, diyor Erdal Bey, biz birbirimizi yiyeceğiz...
Saygıyla anıyoruz kendisini...

Validebağ için mahkeme kararı 1 günde değiştirildi!
Karar iktidardan değil de Validebağ’dan yana olsa
mahkeme aylar sonrasına sonuçlanırdı...
Akif Kökçe

KAFKA

Kadıköy’de dün Taraf gazetesinin önünden geçiyoruz... Yaklaşık 30 genç binanın önünde toplanmış slogan atıyor... Ellerinde de bir pankart:
“ALKIM VE KAFKA çalışanları köle değildir...”
Taraf gazetesiyle Alkım Kitabevi ve Kafka Cafe aynı binada... Aynı patrona bağlı... Yaklaşıp konuşuyoruz... Çalışanların kimi bir aydır, kimi iki - üç aydır maaş alamıyormuş... Gençler “Bizi bu gazete batırdı” diyorlar...
Gazete biliyorsunuz Balyoz davalarında adeta operasyon üssü görevi yapıyordu. Son dönemde de Cemaate yakın bir çizgi tutturmuştu.
Balyoz kumpasının getirisini o dönemin yöneticileri toplamış olsa gerek.
Kumpasa ortak olmayan gençlere de enkaz kalmış durumda...

Prof. Nihat Hatipoğlu TRT’de yaptığı programda
“Namus ve şeref üzerine edilen yeminin dinen geçerliliği yok” dedi.
Yalan söylemenin de,verdiğin sözden dönmenin de dinen sakıncası yok demek... Nasıl şey bu?
Akif Kökçe