Tarih:
27.03.2016
Dündar ve Gül
Melih Aşık; Emekli Yargıtay Başkanı Sami Selçuk’un “Kendini Tüketen Hukukun Dramı’ adlı kitabında herkes için yararlı hukuk dersleri yer alıyor.
Emekli Yargıtay Başkanı Sami Selçuk’un “Kendini Tüketen Hukukun Dramı’ adlı kitabında herkes için yararlı hukuk dersleri yer alıyor.Yargının gerçekten bağımsız, güvenceli ve yansız olmasını içtenlikle istiyorsak, hangi uluslararası kurallara uymak zorundayız?
Sami Selçuk bu soruya yanıt verirken şu maddeleri sayıyor:
1. Siyasal otorite, yargının yönetimine hiç karışmamalıdır.
2. Siyasal otorite, yargısal bir kararı eleştirmekten kaçınmalıdır.
3. Yargıçların atanmaları, yükselmeleri, yer değiştirmeleri, denetlenmeleri, yürütme erkinden kesinkes ayrı olmalıdır.
4. Yargıcın işine son verilmesi, siyasal erke yasaklanmalıdır.
5. Yargıçlar, bakanların aldıkları ücretlerle orantılı olarak uygun bir ücret almalıdırlar.
6. Yargının ayrı bütçesi olmalıdır..vs..
-
Geçen haftanın en önemli yargı olayı Can Dündar ve Erdem Gül ile ilgili olandı. Davanın önce savcısı değiştirildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve MİT davaya müdahil oldu. Peşinden mahkeme gizlilik kararı aldı. Muhalefet milletvekillerinin salonu terk etmemesi üzerine duruşma 1 Nisan’a ertelendi. Cumhurbaşkanı’nın davaya müdahil olması yargıçları ister istemez ikili sıkıştırmaya uğrattı.
"Zayıf ama haklı olanların en güçlü durumda olmaları, adliyemizin en belirgin özelliği ve ülküsüdür." Atatürk
1 Nisan’da verilecek karar ülke açısından dış dünyaya karşı çok önemli bir hukuk sınavı olacak. Konu iki gazetecinin hapse girip girmemesinin çok ötesinde... Bir ülkenin demokrasi ve hukuk dünyasında yani çağdaş dünyadaki yeriyle ilgilidir. 1 Nisan şakası yapmayalım!
EŞEK
Fıkrayı Erhan Tığlı göndermiş...
Hoca camide vaaz veriyormuş. İçeriye bir adam girmiş: “Hocam, ben eşeğimi kaybettim. Bir soruverin bakalım. Eşeğimi gören var mı?” demiş.
Hoca cemaate dönmüş:
- İçinizde kitap okumayan, sanatla uğraşmayan biri var mı?
Cemaat arasından bir kişi ayağa kalkmış:
- Ben varım ben, demiş, öyle boş şeylerle vakit geçirmem...
Hoca eşeğini kaybeden adama dönmüş:
- Boşuna başka yerde arama, demiş, işte eşeğin burada...
-
"İktidar teröre destek verenleri
“Bumerang döner sizi de vurur” diye uyarırken
çözüm süreci tecrübesini konuşturuyor...
Tecavüz suçları için “Bir kereden bir şey olmaz” demek
terörden sonra “Tecavüzle de yaşamaya alışın” demektir…
Akif Kökçe"
-
Yaşlılıkta aşk
Malumunuz “yaş yetmiş iş bitmiş” denir. Genelde görmezden gelinirler. Nüfus fazlası gibi dururlar. Öte yandan zaman zaman huzurevlerinde yaşanan aşklardan söz edilir. Hatta bunlar öykülere, romanlara konu olur.
Acaba 70’likler ve sonrasının aşkla araları nasıldır?
Türkiye’nin ün yapmış beyin uzmanlarından Turan İtil, “Unutulan Beyin” adlı kitabında (s,181) bu konuya ışık tutuyor:
“10, 15, 20 yaşındaki duygularınız nasılsa o duygularınız 75 yaşında da aynen sürüyor. Ben son yirmi yılda “Alzheimer”, “Parkinson” ve bilhassa beyinle ilgili sorunları olan yaşlı hastalarla uğraşıyorum ve o zaman görüyorsunuz ki insanların duyguları değişmiyor. Birileri size “Yahu 75 yaşında adam da âşık olur mu, onda hiçbir şey kalmamıştır artık” dese de durum öyle değil. 70’inde adam da, 80’indeki kadın da rahatlıkla âşık olabilir. Bunların âşıklık derecesi, duyguları 20 yaşındakinden farklı değil. Âşık olarak yine olmayacak şeyler, olmayacak hatalar yapabilirler. Hiç değişmiyor. Nasıl dört beş bin yıldır insanların insani ilişkileri değişmemişse, duyguları da değişmemiş. Demek ki gençlik devrine baktığınız zaman, şimdi yaşlılıkta gördüğünüz bazı olaylar, duygularınız o zaman da başka şekillerde görünmüş ama prensip olarak hiç değişmemiş. Bana göre insan yapısındaki en güçlü yan duygusal yandır.”
Melih Aşık - Milliyet
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları