Ege’nin kaygıları

Tarih: 16.04.2013

Melih Aşık, 'Nitekim akil insanlar heyeti de vatandaşların kaygılarını giderici sözler söyleyememiş.'

Akil insanlar heyetinde yer alan yazarımız Prof. Fuat Keyman, Ege’de kendilerine iletilen soru ve endişeleri şöyle sıralıyor:

* Barış sürecinde üniter devlet ortadan kalkacak mı ve Türkiye federatif bir yapıya gidecek mi?

* Barış sürecinin sonunda, “Türklük” ya da “Türk üst kimliği” ortadan kalkacak mı?

* Barış süreci acaba cumhuriyet değerlerine zarar veriyor mu? Acaba yeni bir cumhuriyete mi geçiyoruz?

* Barış sürecinde hükümet Öcalan’ı güçlü ve önemli bir noktaya mı getiriyor.
* Silah bırakma karşılığında acaba ne veriliyor?..

* Ak Parti bu süreci kendi gücünü artırmak ya da başkanlık sistemine geçmek için mi yürütüyor.

Yukardaki endişeler gösteriyor ki.. Egeli vatandaş süreci kavramış... Diyor ki:

- Ben süreci elbette desteklerim ama yukardaki kaygılarımın giderilmesi şartıyla...

Öcalan ve Kandil’in söyledikleri ortadayken bu kuşkuları ortadan kaldıramazsınız.

Nitekim akil insanlar heyeti de vatandaşların kaygılarını giderici sözler söyleyememiş.

“Federasyon karşılığı başkanlık sistemi” pazarlığı yapılıyor endişesi yalnız Ege’de değil yurdun diğer köşelerinde de ağır basıyor.

Baykal’dan çözüm...

Türk, Türk milleti gibi kavramların Anayasa ve ulusal metinlerden çıkarılmasını isteyenlerin iddiası nedir?

Türk sözü bir etnisiteyi ifade ediyor, milletin tümünü kucaklamıyor...

Bunu iddia edenler tezlerine kanıt olarak bazı yasa maddelerindeki Türk sözcüğünün ırkçı anlamını gösteriyorlar.

Deniz Baykal, dün Hürriyet’te yayımlanan geniş röporajda yukardaki tartışmaya da değinerek, şu çözümü öneriyor:

“Türk milleti sözünün etnisite ima etmemesi için hâlâ yapılması gereken şeyler olabilir. Mesela Pasaport Kanunu’nun falan maddesinde, Vatandaşlık Kanunu’nun filan maddesinde, İçişleri Bakanlığı’nın genelgesinde hâlâ Türk kelimesini etnik içerikle kullanan düzenlemeler vardır muhtemelen. Bunların tümü ayıklanmalıdır. Tümünü ortadan kaldıralım.

Hiçbir etnisite ima etmesin. Fransa gibi olalım. Türk milleti lafı da Fransız milleti gibi, Alman milleti gibi olsun. ‘Türk milleti’ sözüne etnik dayatmadır deyip kaldırtarak daha sonra da gerçek etnik dayatmaların önünü açmak, bir politika tuzağıdır.

... Fransa kelimesinin de etnik bir özü var ama bugün Fransa diğer etnisiteleri de kapsıyor. İçinde Bretonlar var, Alzaslılar var, Korsikalılar var. Bunun için de hukuki ya da anayasal bir ayrıştırmayı hiç düşünmüyorlar.”

PKK geri çekilecekmiş. Yalan! “Özerklik, devlet, bayrak, toprak” gibi istemlerle “ tam tersine” ileri gidiyor...
Akif Kökçe

Say!

Dünyaca tanınmış piyanistimiz Fazıl Say sosyal paylaşım sitesi Twitter’daki yazılarda “Halkın benimsediği değerleri alenen aşağıladığı... Allah, cennet ve cehennem gibi kavramlara yönelik hislerini nedensiz yere incittiği... Bu kavramların anlamsız, gereksiz ve değersiz olduğu kanaatini uyandırdığı” gerekçesiyle 10 ay hapis cezasına çarptırıldı.

Türkiye uygar dünyanın parçası değildir diye dünya basınına tam sayfa ilanlar versek bu kadar etkili olamazdı.

1000 yıl önce yazılmış bir dörtlüğü Twitter mesajı olarak atmak 10 ay hapis ha...

Vay canına, derdi Ömer Hayyam duysa...

Hem ulusalcıdır Fazıl.. Hem iktidarı desteklemiyor... Hem iktidarlardakilerin anlamadığı müzik yapıyor...

Hem de bu ülkeye islami düzenin geldiğinin hala farkında değil...

Hepsinin toplamı 10 ay ediyor...

Deniz Baykal, “Anayasa’ya etnisite mikrobunu sokmayın” demiş. Tamam, sokmayalım da... Gel de bunu birtakım mikroplara anlat!
Fahrettin Fidan

Köfte

Osmaniye’nin Düziçi ilçesinde köfteci Osman Er, devlet kurumlarının tabelalarından T.C.’nin silinmek istenmesine tepki olarak işyerine “Türkiye Cumhuriyeti Köftecisi Osman Usta” yazdırmış.
Sonra da gazetecilere demiş ki:
“Bu ülkenin adı Türkiye Cumhuriyeti’dir. Nasıl soğansız köfte olmazsa, resmi kurumlarda da T.C.’siz tabela olmaz.”
Köfteci Osman Usta kadar ulusal bilinci olmayanların ilgisine sunulur...

Melih Aşık - Milliyet