loading
close
SON DAKİKALAR

Göçmen konuklar!

Melih Aşık
Tarih: 10.01.2015

Melih Aşık; BM Yüksek Komiserliği’ne göre Türkiye dünyanın en fazla göçmen alan dördüncü ülkesi...

BM Yüksek Komiserliği’ne göre Türkiye dünyanın en fazla göçmen alan dördüncü ülkesi...
Pakistan’da 1.6 milyon Afgan göçmeni var. Daha sonra sırasıyla Lübnan (1.1 milyon), İran (982 bin), Türkiye (824 bin), Ürdün (737 bin) geliyor...
Türk hükümetine göre ise ülkemizdeki göçmen sayısı 1.5 milyonu aşıyor.
En çok göçmen barındıran ülkeler Güney Asya ve Ortadoğu’da... ABD’nin terörle savaş bahanesiyle 10 yıl önce Afganistan’da başlattığı savaşlar dizisi bölgede milyonlarca insanı evsiz barksız bıraktığı gibi... Onları fakir bölge ülkelerinin sırtına yükledi.
Şimdi de soruna sırtlarını dönüyorlar.
BM Dünya Gıda Programı WFP birkaç hafta önce açıklama yaparak Türkiye, Ürdün, Lübnan gibi Suriyeli göçmen barındıran ülkelere gıda kuponu uygulamasını sonlandırdığını bildirdi. Fonları tükenmiş!
Aslında tükenen bu ülkelerin insanlığı...
Ancak... Öyle veya böyle biz Türkiye olarak bu göçmenleri insanca yaşatmak zorundayız.
Hem insanlık bunu gerektiriyor... Hem bu insanların ülkemize göç etmesinin bir sorumlusu da Esad’ı devirme hayaliyle Suriye’deki iç savaşı körükleyen Ankara hükümeti.
Göçmenlerle ilgilenmemek, onları bizim toplumla bütünleştirmemek daha büyük başağrılarına sebep olacaktır. Suriyeli göçmenlere yardım için daha fazla şeyler yapmalıyız.

Çek bir Gökçek!

ABD Adalet Bakanlığı’nın Alman otomobil ve kamyon üreticisi Daimler’e 10 yıl boyunca aralarında Türkiye’nin de bulunduğu 22 ülkede satış yapabilmek için milyonlarca euro rüşvet dağıttığı iddiasıyla açtığı davayı CHP milletvekili Atilla Kart geçtiğimiz aralık ayında basın toplantısıyla dile getirdi... “Ankara Büyükşehir Belediyesi EGO ile 1998 yılında yapılan 250 otobüs anlaşmasında Belediye Başkanına her otobüs için 3.315 Alman Markı ödendiği” iddialar arasındaydı. Atilla Kart, Adalet Bakanlığı’nın resmi kayıtlarına da intikal eden bu suçlamalarla ilgili neden bir işlem yapılmadığını sordu.
Aslında işlem yapılmasına gerek kalmadan Melih Gökçek’in basının önüne çıkması, gümbür gümbür kendisine yönelik iddiaları yalanlaması ve Amerika Adalet Bakanlığı’na “İddianı ispat et” diye seslenmesi gerekirdi. Melih Gökçek bunları yapmadı. Ama ne mi yaptı? Atilla Kart aleyhinde 50 bin liralık tazminat davası açtı! Böyle davaların önemli bir faydası vardır. Suçlanan kişi:
- Efendim konu yargıda, davayı etkilemeyelim, diyerek sorulacak sorulardan kaçınabilir... Melih Gökçek hakkındaki iddiaların aydınlanmasını istiyor olsa...
Davayı Kart’a değil, Amerikan Adalet Bakanlığı’na açardı...



Başbakan Davutoğlu “aile paketi”ni açıkladı.. Paket kadınları daha çok çocuk doğrumaya teşvik eden önlemlerle dolu... Çocuk sayısına göre yardımlar 300, 400, 600 lira şeklinde artıyor. Doğum yapan kadınların izinleri artırılıyor. Vs...
Öte yandan CHP milletvekili M. Ali Susam işsizlik rakamları veriyor.
TÜİK rakamlarına göre işsiz sayısının 3 milyonu geçtiğini hatırlatan Susam, “İş aramaktan umudunu kesen 9 milyon insanımız da eklenince işsiz sayımız 12 milyona ulaşıyor. Bu sayı dünya üzerindeki 170 ülkeden daha kalabalıktır.”
Mevcut nüfusu adam edecek okul yok, iş yok... Sen mevcudu adam gibi yetiştirmek yerine yeni cahiller, yeni işsizler, yeni açlar yaratıyorsun... Akıl bunun neresinde?

Başbakan Ahmet Davutoğlu, grip olduğu için, buluştuğu çocukların yanaklarından değil, alınlarından öptü. Malum
grip yalnızca yanaktan öpünce geçer!
Akif Kökçe

CASUS

Anayasa Mahkemesi, İstanbul Askeri Casusluk Davası’nda sanıkların haklarının ihlal edildiğine oy birliğiyle karar verdi. Dava yeniden görülecek. 40’ın üzerinde TSK mensubunun ve ailelerinin dört yıldır çektikleri üzüntüler yanlarına kalacak... Bu davadaki hak ihlalleri, temelsiz iddialar, sahte kanıtlar baştan beri gayet açıktı. Ancak mahkemeler gerçekleri görmezden geldi. Basındaki cibilliyet yoksunu kalemler sahte kanıtları sahici gibi göstermekte yarıştı. Ortak çalışmayla insanlık suçu işlendi.
Sanıkların hakları neden ihlal edilir?
Eğer güdümlü ve kasıtlı karar verme amacı yoksa haklar ihlal edilir miydi?

Melih Aşık - Milliyet

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları