Tarih:
11.12.2013
Gündem hapishane
Melih Aşık; Gazeteci arkadaşımız Mustafa Balbay’ın özgürlüğe kavuşması bir sevinç ve umut dalgası yarattı...
Gazeteci arkadaşımız Mustafa Balbay’ın özgürlüğe kavuşması bir sevinç ve umut dalgası yarattı...Taş duvar arasında geçen 4 yıl 9 ay...
Dile kolay...
Üstelik de suçsuz yere...
Neymiş...
Kalemiyle hükümeti devirmeye teşebbüs etmiş...
İlerde başta Mustafa’nın 5,5 yaşındaki oğlu Deniz olmak üzere bütün çocuklar gülecek bu günlere...
Suçsuz insanlara ve yakınlarına yaşatılan acılar da tarihin kara sayfalarına ek olacak.
Hapiste en çok gelecek biriktirdim, diyor Balbay...
Çıkışta da çok güzel bir konuşma yaptı...
“Türkiye’de can güvenliğinden de önce tehlikede olan hukuk güvenliğidir” dedi...
Hukuk yerlerde sürünüyor...
Bırakınız sağlam insanları...
Ölümcül hastalar derdini anlatamıyor, yargıçlar korkudan hasta mahkûmları hastaneye sevk edemiyor.
Türkiye bir cinnet geçirdi...
“Darbe yapacaklardı” yalanıyla, gazeteciler, yazarlar, rektörler, askerler hapislere dolduruldu. Ortak yanları cumhuriyete, laikliğe, ulusal değerlere, Atatürk ilkelerine sahip çıkan isimler olmalarıydı. Mahkûm edilmeleri için sahte kanıtlar, yalancı tanıklar kullanıldı. Dışarda kalanlar üzerinde bir korku iklimi yaratıldı. Bu iklimde TSK, yargı, muhalefet, medya yerle bir edildi. Demokrasi hallolundu. Otoriter yönetim kuruldu. Sıra bu senaryonun baş aktörleri arasındaki güç kavgasına geldi...
Bu kirli kavganın kurbanları ise hâlâ hapiste...
Onların özgürlüğü gündemin birinci maddesi olmalıdır...
Bu ülkenin vicdanı bu ağır yükten kurtarılmalıdır...
AB’den kazıklar...
AB’den kazıklar...
Büyük zafer havasında takdim ediliyor... Ama biraz üzerine eğilince zaferin arka planında kazık görünüyor. “Geri Kabul Anlaşması”ndan söz ediyoruz. Bu anlaşmaya göre, AB ülkelerine Türkiye’den geçtiği tespit edilen kaçaklar yeniden Türkiye’ye iade edilecek. Böylece AB ülkeleri onlardan kurtulacak.
Karşılığında ise Türkiye’ye 3,5 yıl sonrası için vize muafiyeti sözü veriliyor.
Konuyu Alman Devlet Radyo Televizyonu DW’de Kayhan Karaca şöyle değerlendiriyor:
“Geri Kabul Anlaşması yürürlüğe girdiğinde 28 AB ülkesine Türkiye üzerinden kaçak giriş yapmış üçüncü ülke vatandaşlarının otomatik olarak Türkiye’ye iadeleri gündeme gelecek. Türkiye çoğu zaman bu kaçak göçmenleri geldikleri ülkelere gönderemeyecek. Zira göndermek istediğinde bu sefer önüne Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi engeli çıkacak. Şu anda Özbekistan, Irak, İran gibi ülkelerden kaçak gelip Türkiye kendilerini anavatanlarına iade etmek istiyor diye AİHM’de Ankara’dan davacı yüzlerce birey var. O halde bu insanların barındırılmaları, onlara iş bulunması, güvenlik gibi sorunlar gündeme gelecek...”
Türkiye’nin bu anlaşmayla bir mülteci ve kaçak deposu haline gelmesi büyük olasılık taşıyor.
3,5 yıl sonrası için alınan vize muafiyeti sözüne gelince...
Türkiye gibi AB ile müzakere sürecindeki ülkelere vize muafiyeti zaten sağlanıyor. Türkiye’nin bu hakkı zaten var. Onu pazarlık masasına koyması gerekmiyordu.
TRAKYA
Başbakan Ergene nehrindeki kirlilik için belediyeleri hatta Gezi eylemcilerini suçlarken... Çevre Bakanlığı ne iş yapar, diye sormuştuk... Dün bakanlıktan bilgi notu gönderdiler... Özetle:
- Ergene nehrinin “Kimyasal oksijen ihtiyacı” değerinde istenilen seviyeye ulaşıldı.
-Çorlu Deri OSB ve Çerkezköy OSB arıtma tesislerinin kirlilik seviyeleri anlık olarak izlemeye alındı.
-Bakanlık 2013 yılında 2576 çevre denetimi yaptı, 7 milyon 364 bin TL idari para cezası uygulandı.
-Bakanlık bölgeye bir yılda 23 milyon 169 bin TL’lik yatırım yaparak 242 okul ve diğer kamu binaları onarıldı.
-Kırklareli ve Tekirdağ’a katı atık tesisi, Lüleburgaz’a ise atık su tesisi kuruluyor. Proje tuturı 56,5 milyon dolar.
Erdoğan’ın Trakya konuşması üzerine eğitim süresi için yasal düzenleme yapılacakmış.
Bilim dünyası Başbakan’ın aklından geçenlere göre düzenleniyor...
Bilimsel eğitim diye buna denir...
Akif Kökçe
NAZİ
Erdoğan’ın Trakya konuşması üzerine eğitim süresi için yasal düzenleme yapılacakmış.
Bilim dünyası Başbakan’ın aklından geçenlere göre düzenleniyor...
Bilimsel eğitim diye buna denir...
Akif Kökçe
NAZİ
Polonya’daki Auschwitz Toplama Kampı’nı gezen iki Türk öğrenci Nazi selamı yaparak resim çektikleri için tutuklandı.
Geçen ekim ayında da yine iki öğrenci Majdenak Toplama Kampı’nda aynı suçu işlediklerinden gözaltına alınmıştı.
Gerçi bu gençler şaka yapmıştır ama. Bu işin şakası da olmuyor...
Yurt dışına okumaya giden öğrencileri, o ülkelerdeki Türkiye öğrenci ateşelikleri önceden bilgilendirmeli...
Neler yasaktır, nelere dikkat etmeli, nasıl hareket etmeli konularında aydınlatmalı...
Bu arada gözaltına alınan öğrencilerle büyükelçiliğimiz ilgileniyor mu?
Bilmiyoruz... Gençlerimizi başıboş bırakmayalım...
17
CHP Cezaevi Koümisyon üyeleri Mehmet Haberal’ı cezaevinde tam 17 kez ziyaret etmişler. Buna rağmen Prof. Haberal onlara soğuk davranıyormuş.
Sebebini de geçenlerde sıkılarak söylemiş:
- Kusura bakmayın ama sizleri görünce aklıma cezaevi geliyor.
Sebebini de geçenlerde sıkılarak söylemiş:
- Kusura bakmayın ama sizleri görünce aklıma cezaevi geliyor.
Melih Aşık - Milliyet
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları