Tarih:
23.10.2012
İktidar yakalandı...
Melih Aşık yazdı, ''Birkaç bin kişinin Cumhuriyet'in ilan edildiği yerde toplanmasının acaba kime ne zararı var?''
İleri demokrasi ve özgürlük masalına Avrupa ve ABD kamuoyu bir süre inandırıldı (veya onlar inanmış göründü) ama sonunda sisler dağıldı... Ortaya bir basın özgürlüğü felaketi çıktı.ABD merkezli Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ), 2012 yılı basın özgürlüğü raporunda Türkiye’deki basın özgürlüğünü bugüne dek görülmemiş sertlikte kınadı...
Raporda Türkiye’de 76 gazetecinin demir parmaklıklar ardında olduğu, bunlardan da en az 61’inin doğrudan gazetecilik faaliyetleri ile ilgili olarak hapis cezasına çarptırıldığı kaydediliyor.
Geri kalan 16 gazetecinin durumları da inceleniyor.
CPJ geçen yıl 8 gazetecinin hapiste oluduğunu bildirmiş, bu yüzden yoğun biçimde eleştirilmişti. Örgüt bu yıl konunun üzerine daha ciddi eğilerek uzun ve kapsamlı bir araştırma yaptı.
Raporun başında şu tespit göze çarpıyor:
“Başbakan Erdoğan’ın hükümeti basına yakın tarihin en yoğun baskılarından birini uygulamaktadır...”
Hapisteki gaztecilerin yüzde 70’inin Kürt olduğu, Kürt gazetecilerin PKK ile ilgili haberlerinin “terörizm” sayılarak hapse atıldığı kaydediliyor...
Raporda OdaTV davasına da geniş yer veriliyor, Soner Yalçın’ın bir mektubu aktarılıyor, bu davada tamamen “gazetecilik faaliyetlerinin yargılandığı” vurgulanıyor.
Etkili bir meslek örgütü olan CPJ hazırladığı raporu AB’ye, Avrupa Konseyi’ne, ABD Başkanı’na ve ABD Dışişleri Bakanlığı’na da göndererek, Türk hükümetinden bütün gazetecilerin hemen salıverilmesini talep ediyor, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan gazetecilere baskı yapmaktan vazgeçmeye çağırılıyor.
Türkiye’de hiçbir demokrat hükümet bu yüzden böylesine ağır suçlanmamıştı.
Stratrajik ortak!
Stratrajik ortak!
Mutlaka okunması gereken kitap diye söz etmiştik Em. Org. Ergin Saygun’un “Balyoz” adlı kitabından... TSK’nın en üst kademelerinde bulunmuş bu komutan Türkiye’nin hangi sularda kulaç attığını pek güzel anlatıyor bizlere...
Kitabın bir yerinde Org. Yaşar Büyükanıt’ın Genelkurmay Başkanlığı döneminde düzenlenen sınır ötesi harekât anlatılıyor. Bu harekatı ABD’nin yarım bıraktırdığı çok söylendi, yazıldı... “ABD çık dedi çıktınız” şeklinde eleştiriler yöneltildi TSK’ya... Ergin Saygun bunun tamamen söylenti olduğunu, harekâtın başarıyla tamamlandığını anlatıyor kitabında.
Ve hemen ardından şu şaşırtıcı bilgiyi ekliyor.
* * *
“Bu harekâtla ilgili ilginç bir de olay var. Harekât başladıktan birkaç gün sonra, Predator görüntülerinden huduttan geriye doğru bazı araç hareketleri tespit ettik. Çok miktarda pikap cinsi araç, peşmerge kontrol noktalarında durmadan süratle Zaho istikametine gidiyordu. PKK’nın daha önce de birliklerimizin ilerlemesi karşısında bazı tesislerini, bu arada bir muharebe merkezini Zap bölgesinden geriye doğru tahliye ettiğini görmüştük.
Yine benzer bir faaliyet olarak değerlendirdik. Yaralılarını hastanelere götürüyor olabilecekleri de aklımıza geldi. Hareketleri takip ettiğimizde ve elimizdeki bilgilerle mukayese ettiğimizde her iki ihtimalin de olmayacağına karar verdik.
Biraz araştırmadan sonra bunların hudut hattına çok yakın yerlerde bulunan Amerikan Özel Kuvvetler Birlikleri olduğu ortaya çıktı.
Bu birlikler PKK’lıların cirit attığı sınır hattında ne mi yapıyorlardı? Muhtemelen sınır hattında ne yapılırsa onu yapıyorlardı...”
İnkar
İnkar
Hale bakın... Bağdat Caddesinde Atatürk resmi astın - asmadın kavgası çıkıyor. Büyükşehir Belediyesi bayrakların arasına asılan Atatürk afişlerini kaldırmaya çalışıyor. Kadıköy Belediyesi afişleri asmaya çalışıyor. Kavga, gürültü...
Ankara Valiliği dün sıkıyönetim bildirisi gibi bir açıklama yaptı... Cumhuriyet Bayramı’nda bazı dernek ve oluşum-larca organize edilen yürüyüşün engelleneceğini bildirdi. Böylece Meclis önünden başlayacak yürüyüş yasaklanmış oldu. Peki yaşlısı ve genciyle bu halk Cumhuriyet bayramını nerede ve nasıl kutlayacak?
Ankara Valiliği dün sıkıyönetim bildirisi gibi bir açıklama yaptı... Cumhuriyet Bayramı’nda bazı dernek ve oluşum-larca organize edilen yürüyüşün engelleneceğini bildirdi. Böylece Meclis önünden başlayacak yürüyüş yasaklanmış oldu. Peki yaşlısı ve genciyle bu halk Cumhuriyet bayramını nerede ve nasıl kutlayacak?
Galiba istenen de o... Halkın bayramı kutlamaması...
Birkaç bin kişinin Cumhuriyet’in ilan edildiği yerde toplanmasının acaba kime ne zararı var?
Cumhuriyete düşmanlıktan başka amacı olabilir mi bunun?
Bakan Ali Babacan müjde verdi: “Bu yıl zam yok, seneye bazı adımlar atılabilir.”
Gerçi seneye dediğine de iki ay kadar kaldı ya, neyse... Ona da şükür...
Haldun Ertem
Türk
Cumhuriyete düşmanlıktan başka amacı olabilir mi bunun?
Bakan Ali Babacan müjde verdi: “Bu yıl zam yok, seneye bazı adımlar atılabilir.”
Gerçi seneye dediğine de iki ay kadar kaldı ya, neyse... Ona da şükür...
Haldun Ertem
Türk
‘Türk’e Türk demek mesele oldu...
Konu CHP içinde de tartışmalara yol açtı malumunuz...
Anayasa’nın 66. maddesi yerine konulacak madde konusunda CHP ikiye ayrıldı...
Ne diyordu madde:
“Türk devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türk’tür...”
Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun başkanlığında yapılan toplantıda Süheyl Batum’un şu önerisi üzerinde görüş birliği sağlandığı belirtiliyor:
“Din, dil, etnik köken, cinsiyet ayrımı yapılmaksızın, Türkiye Cumhuriyeti’ne insan onuru, insan hakları eşitlik ilkeleri doğrultusunda biçimlenen hukuki bağ ile bağlı olan herkese Türk vatandaşı denir.”
Böylece “Türk” kavramı “hukuki bağ”a indirildi...
Peki mevcut 66. maddenin ne sakıncası vardı? Dışarısı terör sorununa çözüm adına bu konuda bastırıyor.
Gerçi yabancılar 1400’lerden beri bu topraklara Türkiye... Burada yaşayan halka da Rumu, Ermenisi, Kürdü,
Çerkesiyle “Türk” diyorlarsa da... Artık başka tasarıları var Türkiye ile ilgili... Biz de adımızı korumak için formül arıyoruz!
Meclis”te 222 personel taşeron statüsünde çalışıyormuş.
Peki öteki 550 personel? Onlar hangi statüde çalışıyor?
Fahrettin Fidan
Peki öteki 550 personel? Onlar hangi statüde çalışıyor?
Fahrettin Fidan
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları