Tarih:
11.09.2015
İncirlik sırları!
Melih Aşık; ABD ve ‘potansiyel koalisyon güçleri’ en az 20 yıllığına Türkiye’ye yerleşecek demektir.
Türkiye üzerinde bir bölünme programı uygulandığı kuşkuları yoğunlaşırken...ABD’nin Ankara Büyükelçisi John Bass’ın 3 Eylül’de CNN Türk’te yayınlanan röportajını ıskalamamak gerekiyor... Röportajı yapan Hande Fırat’ın İncirlik’te ne kadar kalacakları sorusuna cevaben Büyükelçi Bass dedi ki:
“Üstünde uzlaştığımız hedefe ulaşmak için, yani DAEŞ’i zayıflatmak ve nihayetinde yenilgiye uğratmak için ne kadar zaman gerekirse, o kadar burada kalacağımızı düşünüyoruz. O nedenle, bu konuya belli bir zaman dilimi açısından değil, belirlenen hedefler açısından yaklaşıyoruz... DAEŞ’e karşı askeri operasyon yürütecek ABD ve diğer potansiyel koalisyon güçlerinin zaman içinde Türkiye’de hatırı sayılır büyüklükte bir varlığa sahip olacağını ve önemli katkılarda bulunacağını tahmin ediyoruz.”
DAEŞ’i yenmenin en az 20 yılı alacağı söyleniyor, böylece ABD ve ‘potansiyel koalisyon güçleri’ en az 20 yıllığına Türkiye’ye yerleşecek demektir. Büyükelçi Bass’ın sözlerini yorumlayan Stratejist Cahit Dilek diyor ki:
- ABD’nin amacının IŞİD’le mücadele ediliyor görüntüsü altında Suriye ve Türkiye’de özerk Kürt bölge yönetimlerinin oluşumunu izlemek, denetlemek, gerekirse müdahale etmek olduğu büyük ihtimaldir...
Süresi ve koşulları belirsiz “İncirlik Mutabakatı” ABD adına işgal girişimi izlenimi veriyor...
Üç maymun olma!
PKK’nın metropolleri, ağırlıklı olarak da Doğu ve Güneydoğu’yu “silah deposu” haline getirdiği... Korucuları öldürüp, sokak ortasında polis ve askerlerimizi enselerine silah dayayıp katlettiği... Mahkemeler oluşturup vergiler topladığı “Barış süreci” ya da “Çatışmasızlık süreci” denen süreçte HDP’nin ve PKK sever aydınların bir uyarısı veya itirazı var mıydı?
PKK elebaşılarından Bayık, 31 Ağustos 2015’te Foreign Policy dergisinde yayımlanan röportajında,
“2 yıllık çözüm süreci boyunca savaşa hazırlandık, bölgede sivil görünümlü silahlı milis yapı kurduk” dedi. O söylemese de bölgeye şöyle bir göz atan herkes bunu zaten dile getiriyordu.
Cizre’de, Silvan’da, Nusaybin’de PKK’lılar hendekler kazdılar, iki günün biri kepenk kapattırdılar.
12 yerleşim bölgesinde demokratik özerklik ilan ettiler...
Bütün bu süreçlerde sesi çıkmayanlar şimdi birden barışçı kesildiler.
Barış hepimizin isteği. Aklı başında kimse savaş ve ölüm istemiyor.
Önce silahı lanetleyelim... Çözümü Meclis’te konuşalım...
EREZ
Siyasi tıkanıklığın aşılması konusunda Prof. Selçuk Erez’in harika bir fikri var...
Diyor ki Cumhuriyet’teki yazısında:
- Rektör seçimlerinde üniversite hocalarının seçtikleri adaylardan hangisinin rektör olacağını Cumhurbaşkanı saptamaz mı? Saptar. Peki Cumhurbaşkanı, seçimde en çok oy alanı değil de sık sık başka birini rektör atamaz mı? Evet... Öyleyse Cumhurbaşkanı’na genel seçimlerde de elde edilen sonuçları yeniden düzeltme yetkisi neden verilmesin? Ülkenin bilim yuvalarına kimin rektör atanacağını profesörlerden daha iyi bilen biri varken onun bu yeteneğinden genel seçimlerde faydalanmamak hatadır! Demokrasimizin böyle bir kusuru olmasaydı sık sık seçim yapmak zorunda kalır mıydık?
Meclis niye kapalı tutuluyor?
“Başkanlık sistemine fiilen geçilmiştir” mesajı vermek için mi?
Akif Kökçe
ÇAK
Iğdır’daki katliamda tam 13 polis şehit oldu.
Teröristler, yola yaklaşık bir ton bomba döşemişti. Polisleri taşıyan servis aracının geçişi sırasında patlattılar.
Bu katliamda şehit olan polis memurlarından Fehmi Şahin ile Ali Koç Ankara Kocatepe Camii’nde kılınan cenaze namazıyla toprağa verildi.
Yollara döşenen bombaları görmeyen devlet aklı cenaze töreninde acil tedbirler aldı...
Mesela ne mi yaptı? Törene katılan vatandaşların çakmaklarını topladı...
Anlaşılan polise:
- Törende birisi devlet büyüklerinin kafasına çakmak atacak, şeklinde ihbar gelmişti. Çakmaklar toplanarak menfur bir suikastın önüne geçildi!
Melih Aşık - Milliyet
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları