loading
close
SON DAKİKALAR

İncirlik sorunu!

Melih Aşık
Tarih: 08.08.2015

Melih Aşık; Dışişleri kaynakları Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başkan Obama’nın bilgileri ve onaylarını alan bir 'İlke Mutabakatı'nın yazılı hale getirildiğini ifade etmektedirler. Ancak imza yoktur. Meclis’in bilgisi yoktur.

ABD İncirlik üssünü kullanmaya başladı... Peki hangi mutabakata göre?
Stratejist Cahit Dilek yorumluyor:
- Mutabakatın içeriği resmen açıklanmamıştır. Türk Dışişleri Bakanlığı sözcüsünün açıklamasına göre ortada yazılı bir mutabakat metni de yoktur. Dışişleri kaynakları Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başkan Obama’nın bilgileri ve onaylarını alan bir “İlke Mutabakatı”nın yazılı hale getirildiğini ifade etmektedirler. Ancak imza yoktur. Meclis’in bilgisi yoktur.
İncirlik Mutabakatı Türkiye üzerinde TBMM’nin izin vermediği 1 Mart Tezkeresi’nden daha büyük olumsuz etkiler yapmaya adaydır. 1 Mart tezkeresi öncesinde mutabakat metni üzerinde Türk ve Amerikan heyetleri çok ciddi ve uzun tartışmalar sonucu en ufak ayrıntıları bile metne dahil etmişlerdi. İncirlikle ilgili imzalanmış mutabakat olmadığına göre, Türkiye’ye gelecek savaş araçları, personel sayısı ve görev süreleri nasıl ve nerede düzenlenecektir?
ABD’nin IŞİD’le mücadele bahanesiyle İncirlik’te yabancı savaş makineleri ve asker sayısı artarken IŞİD koalisyonundaki bazı ülkelerin asker ve uçakları da Türkiye’ye gelecektir. Amerikalı yetkililer IŞİD’le mücadelenin uzun yıllar alacağını söylediklerine göre ülkemizde yıllar sürecek sınırı belirsiz bir yabancı asker varlığı kaçınılmaz olacaktır.

Silahlar sussun!

İktidar, “Çözüm süreci sona ermiştir” diyen terör örgütüne yönelik operasyonlara yönelince DİSK, TMMOB, KESK, TTB gibi örgütler hemen ortalığa dökülüp, “Silahlar sussun” çağrıları yapmaya başladılar.
Aklı başında hiç kimse “Silahlar konuşsun” demez. Tabii ki silahlar konuşmasın, sussun.
Ama hatırlayalım; “Çözüm süreci” denilen süreç başladığında, yani son birkaç yıldır silahlar zaten susmuştu. PKK, silahlı militanlarını yurtdışına çekeceği sözünü tutmamasına rağmen iktidar doğudaki güvenlik güçlerini karakollara, kışlalara çekmiş... Onlara yönelik bir saldırı olmadıkça, (hatta bazen olduğunda bile) cevap vermiyordu...
İktidar böyle davranırken PKK’nın tavrı ne mi oldu? Kırsalda ve şehirlerde bazı bölgeleri adeta kendi egemenlik bölgesi ilan etti... Asker ve polisin oralara görünmesini bile tahrik sebebi saydı... İstediği zaman yolları kesip kimlik kontrolü yaptı, adam kaçırdı... Mahkemeler oluşturup insanları yargılamaya ve vergi toplamaya başladı. “İktidar sustuğunda” terör örgütünün “susmadığını” görmezden gelenler şimdi “Silahlar sussun” söylemiyle “Barış havarisi” pozlarında ortalığa döküldüler. Dahası asla... PKK silah bıraksın diyemiyorlar.

AKAR

Yeni Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar daha göreve başlamadan salvolar başladı.
Yok askere çuval geçiren komutandan madalya aldı...
Yok, cemaat yazarı hakkında şöyle yazdı vs...
Bazıları da ellerinde bir kanıt olmadan “Tanırım iyi komutandır” havalarında.
Acaba beklense de, Orgeneral Hulusi Akar göreve başladıktan sonra icraatı eleştirilse daha iyi ve hakça olmaz mı? Üstelik Hulusi Akar başına buyruk iş yapma konumunda değil.. İktidarın memuru... Aldığı emirleri yerine getirecek... General daha koltuğa oturmadan bu ne acele? Neden bu moral bozma kampanyası... Ya da neden bu peşin kredi ve pompalamalar...
Generalin önce yürüyüşünü görsek de sonra eleştirsek...

Bir espri içinde “Lahey Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne HDP’nin başvuru yaptığı” nı yazmışız.
Başvuruyu HKP (Halkın Kurtuluşu Partisi) yapmış. Düzeltiriz.

MÜHÜR

Sultanahmet’te Soğukçeşme Sokağı’nda bulunan tarihi Ayasofya Konakları 50 milyon lira karşılığında 10 yıllığına Keskin Group’a kiralanmıştı. Grup 12 konakta tadilata başlamıştı.
Sonrasını Taraf’ta Ayfer Çalıkıran’ın kaleminden okuyalım:
“Restorasyon çalışmaları koruma kurulu izni olmadan gerçekleştirildiği gerekçesi ile 4. Koruma Kurulu tarafından tutanak tutuldu. Koruma Kurulu birinci derece tarihi eser yapılarda kurul izni olmadan tadilat yapıldığını Fatih Belediyesin’e bildirmesi üzerine bina 1 Temmuz da mühürlendi. Ancak kapıya asılan mühür çuval ile kapatılarak tadilat çalışmaları devam ediyor.”

Melih Aşık - Milliyet

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları