Tarih:
13.12.2015
İzmir kadınların...
Melih Aşık; İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin icraatı her seçimde halk tarafından yüzde 50’nin üzerinde oyla onaylanıyor. Bu başarının yarısı da kadınlara ve onlara yol açan Başkan Aziz Kocaoğlu’ya ait...
Kadın Hakları Günü’nü geçen hafta kutladık... 5 Aralık 1934, Türk kadınına seçme ve seçilme hakkının verildiği tarih... Aradan 81 yıl geçti. Ama nüfusun yarısını oluşturan kadınlar ne Meclis’te ne belediyelerdeki sandalyelerde hakları olan yüzde 50’lik orana ulaşamadılar. Bu sayının çok uzağında kaldılar. İstisnaları var mı peki? Var...Mesela İzmir Büyükşehir Belediyesi...İzmir Büyükşehir yönetiminde kadınlar erkeklerle eşit oranda ya da daha fazla yere sahip...
33 daire başkanından 17’si, 146 müdürden 76’sı kadın. Görev yaptıkları makamlara gelince.... Hiç de öyle sıradan koltuklar değil. Büyükşehir Belediye Başkanı’ndan sonraki en yüksek makam olan Genel Sekreterlik koltuğunda bir kadın oturuyor; Pervin Şenel Genç. Genel Sekreter yardımcılarından ikisi kadın; Fügen Selvitopu ve Aysel Özkan. Fügen Selvitopu şu anda iki görevi birden yürütüyor. Hem Genel Sekreter Yardımcısı hem de İZSU Genel Müdürü.. İZSU’nun ilk kadın genel müdürü olarak da tarihe geçmiş durumda. Bugün İZSU’nun üç genel müdür yardımcısı kadın: Gülay Demircioğlu, Suzan Gök, Serpil Baran.
Belediye’nin hukuksal sorunlarında en yetkili makam olan 1. Hukuk Müşavirliği koltuğunda Canan Mut, Teftiş Kurulu Başkanlığı makamında Nalan Ziştovili oturuyor.
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin icraatı her seçimde halk tarafından yüzde 50’nin üzerinde oyla onaylanıyor. Bu başarının yarısı da kadınlara ve onlara yol açan Başkan Aziz Kocaoğlu’ya ait...
Bir Nutuk daha
Cumhuriyet’in hangi zorluklarla kurulduğunu anlamak için Atatürk’ün eseri Nutuk’u okumak gerekir. Nutuk’u bu defa da Kaynak Yayınları bastı. Piyasada onlarca Nutuk var. Bunun diğerlerinden farkı nedir? Yayınevinin yanıtı şudur:
“Aslına en uygun, bilimsel yöntemlerle yorumsuz, hatasız hazırlanan tek Nutuk budur. Nasıl bir çalışma yürütüldü sorusunun yanıtına gelince:
- 1927 Türk Tayyare Cemiyeti eski bir yazı basımın ve az sayıdaki eski yazı lüks basımı yeniden okundu. 1934 ve1938 yeni yazı basımlarıyla harf harf, sözcük sözcük karşılaştırıldı. Aradaki farklar dipnotlarda belirtildi.
- Şimdiye kadar yapılan bütün Nutuk basımlarında sürüp gelen dizgi, yazım ve okuma hataları ilk kez giderildi.
- Biçim olarak yeni yazı 1934 basımı esas alındı.
- Atatürk’ün o gün yaptığı ve şimdiye kadar hiçbir Nutuk basımında yer almayan, ancak önemli vurgular içeren “Cumhuriyet Halk Fırkası Büyük Kongresi’ni Açış Nutku” da bir bütünlük oluşturduğu için eklendi.
- Atatürk’ün Nutuk’u okurken metin dışına çıktığı yerler günlük gazeteler taranarak saptandı ve dipnotlarda belirtildi.
- Eser, 40 yaş aydın kuşağının Türkçesi temel alınarak sadeleştirildi.
- Araştırma ve inceleme yapacakların yararlanabileceği bugüne kadarki en ayrıntılı ve kapsamlı kavram, kişi, kurum ve yer adları dizini eklendi.”
KALDIR
Paris’e gidip dönen bir yakınımız:
- Paris’e adım attığım gün yürümekten harap oldum, dedi, elim ayağım kesildi...
- Zorun neydi?
- Yahu İstanbul’da kaldırımda yürümeye hasret kalmışız, bir kaldırımda yürümeye başlayınca kendimi durduramadım...
Biz de aynı duygular içindeyiz... Dünya metropolü diye adlandırılan kentimizde kaldırım yoktur. Var olanların üzerinde de kalabalıktan yürünmez.
Gazetemizin yakınındaki Mecidiyeköy’de şu anda 6 gökdelen inşa ediliyor. Nüfusa binlerce kişi ve taşıt eklenecek. Ne var ki kimse kaldırımla meşgul değil... Semtte kaldırım yok. Belediye başkanları ve siyasiler tabii durumdan habersiz. Çünkü onlar kent içinde asla özel araçlarından inmiyorlar. Zaten inseler de umurlarında değil. Çünkü kaldırım rant getirmiyor. Gökdelenler ise ne nimetler, ne mamalar sağlıyor...
2013’te 438 TL olan muhtar maaşı 2016’da 1.300 TL olacakmış!
Bu hesapla
2013’te 773 lira olan asgari ücretin 2016’da 2 bin 294 lira olması gerekiyor…
Akif Kökçe
İSMET
Dün de yazdık... Şair İsmet Özel’in metrobüsle seyahat etmesi, bazılarında ‘’burukluk’’ yaratmış; koskoca bir şair nasıl olur da toplu ulaşım aracıyla seyahat ediyor diye üzüm üzüm üzülmüşler.
Yaşar Altıntartı diyor ki:
“Oysa İsmet Özel birkaç açıdan kutlanmalı:
1- İstanbul trafiğinde, sürücü koltuğunda saatlerce işkence çekmektense, toplu taşıma aracını tercih edecek akıllılığı sergilediği,
2- İktidara şu ya da bu şekilde yanaşarak, otomobile binmek için ‘’aydın namusu’’nu pazara çıkarmadığı için kutlanmalı...
Batı’da başbakanlar metroya biner, işe bisikletle gider, gıpta eder yüceltiriz.
Türkiye’de insanlar bunu yaparsa küçümser, üzülürüz. Biz ne biçim milletiz!
Melih Aşık - Milliyet
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları