Tarih:
15.08.2015
Kabus kader mi?
Melih Aşık; Ülkede can pazarı kurulmuş. İnsanlar canlarını kurtarma derdinde. Siyasetçi oy hesabında. Bu ülke böyle yönetilmeyi hakediyor mu? Yazık değil mi bu millete?
Yüksekova’da bombalı saldırı... Şemdinli’de roketatarlı saldırı... Pülümür’de intihar saldırısı...Silopi’de polis şehit... Şırnak’ta er şehit... Ağrı’da uzman çavuş şehit...
Son 40 günde terör saldırılarında 34 güvenlik görevlisi şehit edildi, 12 vatandaş öldürüldü.
Terörist dört bir yandan saldırıyor. Bu akşam nereye saldıracakları, nereye mayın tuzağa kurdukları, hangi pusuyu hazırladıkları bilinmiyor. Güvenlik güçleri karakol ve kışlalarından pek çıkmıyor. Çıktıklarında da her biri canlı hedef olarak dolaşıyor.
Orada görev yapan, asker, subay ve polislerin sayısı yarım milyonu aşıyor...
Bu görevlilerin anaları, babaları, eşleri, çocukları en az 5 milyonluk bir nüfus oluşturuyor.
Bu beş milyon yurttaşımız her an diken üstünde yaşıyor... Gece yarılarına kadar radyo ve televizyon başlarında bir kötü haberin gelme ihtimaline karşı uykusuz bekleşiyor.
Türkiye işte bu koşullarda erken seçime hazırlanıyor... Bakıyorsunuz siyasi ayak oyunları, oy hesapları, seçmen şavulleme yöntemleri ön planda.
Erken seçime kadar bu kabusun düzelme ihtimali var mı? Yok...
Bir B planı mevcut mu? Değil... Kaostan medet umanlar var...
Ülkede can pazarı kurulmuş. İnsanlar canlarını kurtarma derdinde. Siyasetçi oy hesabında. Bu ülke böyle yönetilmeyi hakediyor mu? Yazık değil mi bu millete?
KARAR
7 Haziran seçimi öncesi bir röportajda sorulduğunda:
- Bir seçim ülkeyi düzeltemez, demiştik...
- Neden?
- Halk geçen yıllardaki seçimlerde o kadar yanlış kararlar verdi, işbaşına gelen partiler herşeyi o kadar bozdu ki... Bir seçimde doğru oy da verseniz ülke düzelmez. Verilecek bir doğru karar yapılmış 10 yanlış kararı onarmaz.
Şimdi önümüzde erken seçim var...
Alınacak sonuç beş aşağı beş yukarı aynı olacak.
Görünen o ki yine AKP veya AKP ağırlıklı bir iktidar işbaşına geçecek.
Ülkeyi bugüne getiren politikalar devam ettirilecek.
Çok hata yapıldı...Bir - iki seçimle izleri silinmez...
Bu parti ve liderlerle buradan öteye zor gidilir.
Davutoğlu “CHP ile görüştüğüm için ihanetle suçlandım” diyor!
Ne demokrasi ama!
PKK ve IŞİD’li teröristlerle görüşmek serbest,
CHP ile yasak…
Akif Kökçe
ŞOFÖR
- Neden?
- Halk geçen yıllardaki seçimlerde o kadar yanlış kararlar verdi, işbaşına gelen partiler herşeyi o kadar bozdu ki... Bir seçimde doğru oy da verseniz ülke düzelmez. Verilecek bir doğru karar yapılmış 10 yanlış kararı onarmaz.
Şimdi önümüzde erken seçim var...
Alınacak sonuç beş aşağı beş yukarı aynı olacak.
Görünen o ki yine AKP veya AKP ağırlıklı bir iktidar işbaşına geçecek.
Ülkeyi bugüne getiren politikalar devam ettirilecek.
Çok hata yapıldı...Bir - iki seçimle izleri silinmez...
Bu parti ve liderlerle buradan öteye zor gidilir.
Davutoğlu “CHP ile görüştüğüm için ihanetle suçlandım” diyor!
Ne demokrasi ama!
PKK ve IŞİD’li teröristlerle görüşmek serbest,
CHP ile yasak…
Akif Kökçe
ŞOFÖR
Okurumuz o kaymakam şoförünü anımsattı...
Yargıtay Onursal Başsavcısı Vural Savaş’ın anlattığı öyküyü siz de anımsayacaksınız...
Vural Savaş demişti ki...
- Genç bir hâkim olarak ilk tayin yerim doğuda Aralık ilçesiydi. Orada kaymakamın bir şoförü vardı. Bu adam sık sık neyle övünürdü biliyor musunuz?
- Neyle?
- Benim bozduğum arabayı kimse tamir edemez, diye övünürdü...
Gülüşmüştük...
Bir şoförün bozduğu arabayı neden kimse tamir edemez...
Bunun iki sebebi olabilir...
Adam ya arabayı asla düzelmeyecek şekilde bozuyor.
Ya da arabanın tamir edilmesini önleyerek bozuk kalmasını sağlıyor.
O adam yaşıyor mu? Yaşıyorsa bulup sormalı sebebini...
Başkan’ın görevi!
Koalisyon olasılıkları yattı.. Rota şimdilik erken seçime yöneldi.
Yeni seçimin farklı ve siyasi dengeleri değiştirecek bir sonuç vermeyeceğini düşünenler çoğunlukta. CHP de, 7 Haziran’da aldığından farklı bir sonuç beklemiyor. Peki bundan sonra ne olacak, ne olmalı...
CHP’li Onur Öymen diyor ki:
- Şimdiden görünen odur ki, son yıllarda partinin temel yaklaşımlarında değişiklik yapılması ve farklı bir yön verilmesi girişimleri partiye güç kazandırmamış, oyları artırmamıştır. Tam tersine, partinin geleneksel tabanının azımsanmayacak bir bölümünün partiye desteğini azaltmıştır.
Bu durumda, erken seçimlere aynı politikalar, aynı söylemler, aynı kadrolarla gidilmesinin son seçimlere nazaran daha başarılı sonuç vermesi beklenmemelidir. Oysa bu seçimlerde köklü bir demokratik değişimin sağlanamaması ülkemizin geleceğini olumsuz yönde etkileyecektir.
Bu koşullarda Sayın Genel Başkan’ın görevden ayrılarak partinin yeni kadrolar ve yeni söylemlerle taze bir başlangıcın yolunu açması, Türk demokrasisine takdirle karşılanan büyük bir hizmet olacaktır.
Melih Aşık - Milliyet
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları