Tarih:
19.08.2014
Konuş! Konuşma!
Melih Aşık; Baskın kurultay yapılıyor hem de seyircisiz. Üstüne üstlük milletvekillerine konuşma yasağı. Nedir bu kadar korkunun sebebi?
“Korku imparatorluğunu yıktık. Yok benden izinsiz konuşmak yok, benden izinsiz bir yere gitme, yok arabaya binme, arabadan inme.Aklımız varsa, mantığımız varsa konuşacağız ama bir disiplin içinde. Ben bunu getirmek istiyorum”
Kemal Kılıçdaroğlu CHP’ye genel başkan seçildiğinin ilk günlerinde aynen bunları demişti.
Daha sonra mı? Bir ay kadar önce... Ekmeleddin İhsanoğlu’nu hiç kimseye bilgi vermeden tek başına aday göstermesine bazı milletvekilleri tepki gösterince bütün milletvekillerinin cep telefonlarına şu mesajı geçmişti.
“Milletvekillerimizin Cumhurbaşkanlığı aday sürecine ilişkin olarak grup başkanvekilliklerine bilgi vermeden yazılı ve görsel basına açıklama yapmamaları rica olunur.”
Ve son olarak önceki akşam CHP milletvekilleri bir cep telefonu mesajı daha aldılar:
“CHP Büyük Kurultayı 5-6 Eylül 2014 tarihlerinde toplanacaktır. Milletvekillerimizin kurultay tamamlanana kadar yazılı ve görsel basına açıklama yapmamaları rica olunur.”
Kemal Bey, bu kurultayı da kazanırsa milletvekillerine göndereceği son mesaj herhalde şöyle olacaktır.
“Milletvekillerimizden milletvekillikleri tamamlanıncaya kadar yazılı ve görsel basına açıklama yapmamalarını emrediyorum.”
***
Baskın kurultay yapılıyor hem de seyircisiz... Üstüne üstlük milletvekillerine konuşma yasağı.
Nedir bu kadar korkunun sebebi?
Bütün riski ben üstleniyorum diyen bir genel başkan eleştiriden bu kadar mı korkar?
CHP’nin derdi...
ODTÜ öğretim üyesi Yakup Kepenek, Erdoğan’ın Yeni Türkiye’sini özetliyor:
“...Tümüyle siyasal İslama dayalı bir siyaset dünyası; bütünü siyasetin emrinde bir adalet anlayışı; aklın egemenliğine dayalı bilimsellikten hızla uzaklaşan bir eğitim düzeni. Ek olarak Erdoğan tümüyle kendisine bağlı kamu kurumları istiyor; söylemi toplumu birleştirici değil, ayrıştırıcı ve kışkırtıcı, bu nedenle de çekirdeğinde barış bulunmayan bir toplumsal yapı oluşturuyor; ülkeyi insanlığın demokratik gelişmişlik değerlerini içeren Avrupa Birliği’nden uzaklaştırıyor; ekonomi politikası emeği ile geçinenleri eziyor; basını kendi yararına baskı altına alıyor; Türkiye’nin iki yüz yıllık çağdaşlaşma tarihinin reddine dayalı bu eski elbise topluma ‘Yeni Türkiye’ diye giydiriliyor.”
CHP bu durumda ne yapmalı? Kepenek Kurultay’ın görevini şöyle anlatıyor:
“Seçenek sunma görevi CHP’lilerin omuzlarındadır.
Ancak son yıllarda CHP’nin düşüncesi ya da ideolojisi iyice sağcılaştı; dahası sağcı adaylarla AKP ile siyasal İslamcılık yarışına girerek daha fazla seçmenin oyunu alabileceği yanlışına düştü.
Bu politikanın ne kadar başarısız olduğu art arda yapılan seçimlerin sonuçlarıyla kanıtlandı.
CHP, sağa doğru direksiyon kırmanın sonunun bir çıkmaz sokak olduğunu artık anlamalı; bu konuda ısrardan vazgeçmelidir...”
Yakup Kepenek, aynı zamanda köklü bir CHP üyesidir... Özetle o da...
Kemal Bey’in farklı kesimlere açılma adı altında partiyi sağcılaştırmasına tepkili...
YSK
Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Sadi Güven, Erdoğan’ın mazbatasını hazırlayıp TBMM Başkanı Çiçek’e sundu. Mazbatada diyor ki:
“10 Ağustos 2014’te yapılan Cumhurbaşkanı Seçiminde Sayın Recep Tayyip Erdoğan 12. Türkiye Cumhurbaşkanı seçilmiştir.”
YSK’ye anımsatma; Erdoğan Türkiye Cumhurbaşkanı değil Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı’dır.
Türkiye; yaşadığımız coğrafyanın adıdır. Erdoğan’ın görev yapacağı devletin adı Türkiye Cumhuriyeti’dir. YSK bunları bilmez mi?
12. Türkiye Cumhurbaşkanı ne demek ayrıca...
Doğru deyim, ‘Türkiye’nin 12. Cumhurbaşkanı’ olmasın...
Almanya istihbaratı Türkiye’yi dinlemiş. Yolsuzluk tapeleri yok edilecek diye korkmaya gerek kalmadı. Almanlarda kopyası var...
***
İstanbul’da ortaya çıkan hortumdan korkmayın... O hortum havuzcu işadamlarının ihalelerden götürdüğünün binde birini götüremez...
Akif Kökçe
MODA
Moda’dan iyi haber... İstanbul Büyükşehir Belediyesi Moda’da eski sabit pazarın bulunduğu yeşil alana verdiği “otopark” ruhsatını iptal etti.
Biliyorsunuz, özel girişimcilerinin alana otopark yapma girişimi üzerine... Çevre halkı ile Moda Muhtar Meclisi, Caferağa Platformu gibi sivil kuruluşlar duruma müdahale etmiş, alana iş makinelerini sokmamış... Kadıköy Belediyesi de Büyükşehir’e başvurarak otopark ruhsatının iptalini istemişti.
Bu sonuca katkısı olan herkese teşekkürler...
BEDEL
Bedellide indirime gidiliyormuş...
Doğrusu da bu... Nasıl olsa sıkışınca NATO ve ABD’yi yardıma çağırıyoruz... Güneydoğu’da da PKK asayiş görevine başladı. Boşuna asker mi besleyelim!
Melih Aşık - Milliyet
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları