Manşetlik haber!

Melih Aşık; Bugün 5 Aralık.. Kadına seçme ve seçilme hakının verilmesinin 81. yılı...

Başbakan Davutoğlu, Kıbrıs’ta Boğaz Şehitliği’ni ziyaretinde özel deftere şunları yazdı: “Aziz Şehitlerimiz. Büyük Türk Milleti’nin ayrılmaz parçası olan Kıbrıs Türk halkının varlık ve bağımsızlık mücadelesinde şehitlik mertebesine yükselerek eşsiz bir mücadelenin kahramanları oldunuz. Kıbrıs Türkü’nün sahip olduğu bu topraklarda barış, güven ve istikrar içinde hür bir şekilde yaşaması için gösterdiğiniz fedakârlık her zaman minnet ve şükranla anılacaktır. Bu duygularla Kıbrıs Türk Mücahit kardeşlerimize ve onlara tek yürek, tek vücut olarak omuz omuza çarpışmış kahraman Türk askerine Allah’tan rahmet diliyorum”.

Gazeteci Müyesser Yıldız diyor ki:

“Türkiye’de Türk Milleti’nin adını anmayan, dahası Türklüğü Anayasa’dan çıkarma vaadinde bulunanların, KKTC’de tam 7 kez “Türk” demesi manşetlik haber değil midir?”

Asgari sorunlar!

Büyük bir üst düzey kıvırma olmazsa asgari ücret yıl başından itibaren bin üçyüz liraya çıkacak. Verilen söz tutulur da bu artış yapılırsa iş, işçi, işveren dünyasında neler yaşanacak? Sendikacı dostumuza kulak veriyoruz.

“İlk olarak ciddi miktarda asgari ücretlinin işten çıkarılması gündeme gelecek. Kimi işverenler çıkaracakları işçilerin listelerini çoktan hazırlamıştır bile. Sonra... Asgari ücret bin üç yüz liraya çıkınca daha önceden bu parayı almakta olanlar, biz nitelikli işçiyiz deyip kendi aylıklarına da zam yapılmasını istemeye başlayacaklar. Onların istekleri kabul edilirse bu zincirlemeye yukarıya doğru devam edecek.

Bin üç yüz liralık asgari ücret sadece kaçak işçi çalıştıran işverenleri etkilemeyecek, onların eleman bulmasını kolaylaştıracaktır.”

Kadınlar Meclis’e!

Bugün 5 Aralık.. Kadına seçme ve seçilme hakının verilmesinin 81. yılı...

5 Aralık 1934’te Başbakan İsmet İnönüve 161 arkadaşının verdiği önergeyle “seçme ve seçilme”hakkını elde eden kadınlarımız bugün seçme hakkını kullanıyor ama ne yazık ki seçilme hakkını kullanamıyor.

Bugün ülkemiz, parlamentodaki kadın milletvekillerinin sayısı bakımından üçüncü dünya ülkelerinin bile gerisindedir.

Ve Prof. Sina Akşin’in şu yorumu:

“Türkiye’de bugün demokrasi dünden ileridir. Ancak Atatürk’ün yaşadığı çağda Türkiye’de demokrasi pek çok Dünya ve Avrupa ülkesinden ileriydi.”

Görmezden gelmek!

Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez Diyarbakır’da bir Kuran kursunda gece çıkan yangında diri diri yanan 6 çocukla ilgili konuşuyor: “Bu çocuklarımız, elim bir kazada bugün hiçbir kötülüğe bulaşmadan, bir Kuran kursunda, Kuran okuyarak hayatlarını ilim yolunda sarf etmeyi düşünüyorlardı. Fakat Cenab - ı Hak bu şekilde takdir etti ve aldı.”

Çocukları barındırdığın mekanda önlem almayacaksın.. Çocukları yakacaksın.. Sonra da sorumlu olarak “Cenab ı Hak”kı göstereceksin...

Bu mu sizin adaletiniz, sizin din ve sorumluluk anlayışınız Mehmet Bey..!

ÜŞÜTME

Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Dışişleri Bakanı Şeyh Abdullah Bin Zayid El Nahyan, Türk hava sahasını ihlal eden Rus savaş uçağının düşürülmesini bakanlığın resmi internet sitesinde kınadı. Bir süre sonra tepkiler üzerine kaldırdı.

Kimdir bu Dışişleri Bakanı?

Gazeteci dostumuz anımsatıyor...

Mart 2011; Dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan Birleşik Arap Emirlikleri Dışişleri Bakanı Şeyh El Nahyan’ı Başbakanlık’ta kabul etmişti.

Bakan El Nahyan görüşmeye terlikle gidince Erdoğan, “Bizim buralar sizin oralara benzemez sonra üşütme” diye espri yaptı. Acaba Sayın Bakan sonunda üşüttü mü dersiniz?

Türk-Rus Dışişleri bakanları görüşmesinde Türk tarafı üzüntülerini dile getirmiş!

İkili oyun... Vatandaşa “Dayılanmaya devam ediyoruz” havası basarken, onlara üzüntülerini dile getiriyorlar…

Akif Kökçe

POST

Sütunumuzdaki Numan Menemencioğlu ile ilgili yanlışı bizim düzeltmemizi beklemeden iktidar görevlisi yazar düzeltmiş. Bu arkadaş, “CHP, İş Bankası’ndaki hisselerinin parasını alıp kasasına atıyor” yalanını ortaya döktüğümüzden beri sütunumuzun en yakın takipçisi olup iki günün biri cevap yetiştirmeye çalışıyor. Bu da sevindirci ama... Şu postalcı, içkici lafları nedir!

Malum, Balyozcular beraat etti, postallar temiz çıktı. Ama takunya yalayıcıları aynı pisliği her gün yalamaya devam ediyor. İçkiye gelince... Ben İlber Ortaylı’nın teşhislerine inanırım. Birisi için“alkolik ve geri zekâlı” teşhisi koymuşsa sebepsiz değildir. O kişinin hem İlber’e kızıp hem başkalarını içki içiyor diye suçlaması da ayıptır.