Marmaray bitmez

Gebze - Halkalı arasındaki 76 kilometrelik Marmaray’ın tamamı 2009 yılında bitecekti. Ne var ki banliyö hatlarının mekanik - elektrik sistemlerini yapan Alstom - Marubeni - Doğuş grubu işi yüzüstü bırakıp 2010 yılında ihaleden çekildi. Devleti zarara soktu. Doğuş grubunun bu olaydan sonra da ihale almaya devam ettiğini gördük. Karşılığında NTV’yi yandaş kanal hale getirdi, iktidarın hizmetine sundu...

Banliyö hatları ihalesi bir yıl sonra İspanyol OHL firmasına ihale edildi.
O zaman Marmaray’ın 29 Ekim 2013 tarihinde açılacağı bildirildi. Gerçekten de açılış tam o tarihte yapıldı. Ama küçük bir eksik vardı!

Marmaray’ın 13 kilometrelik Ayrılıkçeşme - Kazlıçeşme bölümü açılmış, Halkalı - Gebze arasında geri kalan 63 kilometrelik bölüm açılmamıştı. OHL ihaleyi aldığında banliyö hatlarının 2015 Haziran’ında tamamlanacağı bildirildi. Şimdi ise açılış 16 ay sonraya atılıyor. Bu ihalede neler dönüyor, kim ne kazanıyor, devlet ne kaybediyor? Katiyen bilinmiyor. Hortum gizleniyor.

Mir’imizi hatırladık!

TBMM başkan adayını ilk açıklayan parti HDP oldu; Mersin milletvekili Mehmet Mir Dengir Fırat. Kamuoyu Fırat’ı geçmişte uzun yıllar yaptığı AKP milletvekilliğinden tanıyor. Ancak asıl tanınması 25 Eylül 2008 günü TBMM’de, o dönemin CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu ile yaptığı ve televizyonlardan canlı yayınlanan tartışma programında olmuş... Uğur Dündar’ın yönettiği programda Fırat, Kılıçdaroğlu’nun iki ağır suçlamasına yanıt vermeye çalışmıştı. Suçlamalardan biri ortağı olduğu MENAS adlı firmanın yurtdışına giden TIR’larından birinde 89 kilo eroin ele geçirilmesi... Diğeri, aynı firmanın hayali ihracattan mahkum olduğu idi. Fırat, suçlamalardan eroinle ilgili olanına, “Eroinler şoföre aitti, nitekim yargılama sonucu mahkum oldu” yanıtını vermiş... Kılıçdaroğlu’nun buna yanıtı, “Siz hiç eroin baronlarının yakalanıp mahkum olduğunu gördünüz, duydunuz mu?” olmuştu. Kılıçdaroğlu’nun resmi belgeleri göstererek yönelttiği hayali ihracata ilgili suçlamaya verdiği yanıt ise pek çok kişiyi tatmin etmemiş, Kemal Kılıçdaroğlu’nun yıldızı bu programla parlarken Fırat’ınki sönmeye başlamıştı. HDP’nin bu tercihi pek olumlu yankı yapmadı, onu belirtelim...

ŞEYH

Haziran ayı hüzün ayı oldu. Ölümler peş peşe geldi. Şeyh ül muhabirin, yani muhabirlerin şeyhi Cüneyt Arcayürek ağabeyimizi de dün kaybettik. O “Gazeteci olunmaz gazeteci doğulur” sözünün yaşayan sembolüydü. Ankara’nın 1947’den bu yana bütün dönemlerinin tanığı ve acar muhabiri... Kendini şöyle anlatır:
- İlhan Selçuk, bir yazısında benim için ‘Bu ne sağa girdi ne sola, gazeteci kaldı” demişti, öyle kaldım ve öyle öleceğim. 11 Cumhurbaşkanı geçmiş, ben hepsini yaşadım. Abdullah Gül hariç hepsiyle de dostluğum oldu. Ben siyaset nedeniyle takılmadım liderlere, haber için takıldım, hiçbirinden bir şey istemedim. İktidarlar vız gelir tırıs gider. Ben gazeteciliğimi yaparım.

Grup Yorum’un Ankara konseri “Toplumun bazı kesimleri tarafından tepki toplar” diye yasaklanmış!
O kesimler açıklansa da bundan sonra konser için onlardan izin istense…

Akif Kökçe

TÜZÜK

Yeni milletvekillerine kayıt sırasında muhtemelen eski anayasa ve Meclis İç Tüzüğü verildiğini, orada milletvekili sayısının 500, seçimlerin 5 yılda bir göründüğünü yazmıştık dün.
Meclis’ten dün gelen açıklamada...

Anayasa ile iç tüzüğün aynı kitapçıkta yer aldığı... Yasama döneminin 5 yıl olduğu bilgisinin Anayasa’da değil, Meclis İç Tüzüğü’nde yer aldığı, iç tüzük değişikliği yapılmadığı için anayasal değişikliklerin iç tüzüğe yansıtılmadığı kaydedildi. Eski Anayasa dağıtılmadığı vurgulandı.