Tarih:
07.02.2013
Orduyu bitirince
Melih Aşık, 'Bunlar çetelerle, darbelerle mücadele adına yapıldı'...
“Çok uzun süredir hapiste olan milletvekilleriniz var. Suçları bile belli değil. Askeri liderleriniz aynı şekilde, onlar da terörist gibi hapse kondular. Onlara bu ülkeyi koruma görevi verilmiş ama hapse kondular. Profesörler, eski YÖK Başkanı demir parmaklıklar arkasında. Tam anlaşılmayan, 16 yıl önceki çalışmalarla ilgili belirsiz suçlamalarla hapse kondular. Şiddet içermeyen, gösteri yapan öğrenciler, demir parmaklıkların arkasında. Hukuki bir sistemin sonuçları bu şekilde olursa kafalar karışır...”Bu sözleri söyleyen ABD Büyükelçisi Ricciardone Türkiye’yi bizden iyi izleyen, en yetkili isimlerden brifing alan bir kişidir. Emin olmadığı konularda konuşmaz.
Bizim Başbakan da zaten “Terörle savaşacak komutan kalmadı”, diye yakınıyor. Donanmayı yönetecek amiral, uçak uçuracak pilot kalmadı.
Bunlar çetelerle, darbelerle mücadele adına yapıldı.
İmzasız ihbar mektuplarıyla başlatıldı, sahteliği çok güçlü kanıtlarla hüküm verildi.
Askeri vesayeti bitiriyoruz diye askerler bitirildi.
Şimdi hem ABD hem bizimkiler suçu yargının üzerine atıyor...
Bütün bunlar AKP ve ABD’nin bilgisi dışında mı oldu? Olabilir miydi?
Yoksa şimdi herkes sorumluluğu üzerinden atmaya... Bizim bu bitirme operasyonlarında dahlimiz yok, demeye mi çalışıyor!
Irkçılığın tarihi
Özdemir İnce dünkü Aydınlık’ta yayımlanan yazısında ırkçılığın tarihinden söz ediyor...
Fransız “Le Robert” sözlüğü, ırkçılık anlamına gelen “Racisme” sözcüğünün, ırk anlamına gelen “La Race” sözcüğünden 1930 yılında türetildiğini yazıyor. Irkçı anlamına gelen “Raciste” isim ve sıfatı da gene 1930 yılında kullanılmaya başlamış. Öncesinde insanlar ırkçılığın ayıp bir şey olduğunu henüz bilmiyorlar...
Özdemir İnce daha sonra sözü Ayşe Hür’ün Radikal’de 3 Şubat tarihinde yayımlanan “Ne Mutlu Türküm diyene mi?” başlıklı yazısına getiriyor... Ve şöyle diyor:
“Ayşe Hür, Atatürk’ün, Mahmut Esat Bozkurt’un ne korkunç ırkçılar olduğunu kanıtlamaya karar vermiş.
Konuşmalardan yaptığı alıntılar 1921, 1923, 1925, 1926, 1930 ve 1932 yıllarına ait. Bu tarihlerin beşi ırkçı ve ırkçılık sözcüklerinin kullanılmaya başlamasından önce, biri iki yıl sonra...” Özdemir İnce, Ayşe Hür için:
“Mustafa Kemal ve arkadaşlarına ırkçı damgasını vuruyor. Bütün yazıları böyledir, sanki intikam almaktadır. Tam anlamıyla patolojik bir durum.” diyor...
Türkiye’nin sınırlarını Patriotlarla yabancı askerler koruyormuş.
Yeni moda namus anlayışına göre önemli olan “vatanın sınırı” değil,
“kadının saçı”...
Akif Kökçe
Patriot
CHP milletvekili Osman Korutürk, TBMM’de patriotlarla ilgili konuşurken bu füzelerin Kürecik radarını korumaya dönük olduğunu anlatıyor... Devamında diyor ki:
“Patriot’un -Sayın Bakan’ın da dediği gibi- balistik füzelere karşı menzili 20 kilometre... Dolayısıyla Suriye’den gelecek olan kimyasal silah dolu füzeleri bizim kendi topraklarımız üzerinde, bugün konuşlandıkları yerlerde ateşlenerek önleyecek. O zaman da füzelerde her ne kadar tapa emniyeti varsa da, gene de bu füzelerden sızıntı, döküntü, kimyasal silahtan Türkiye’nin zarar görme sıkıntısı olacak. Dolayısıyla, bunlar Suriye için değil, bunlar Kürecik için...”
CHP Grup Başkanvekili Emine Ülker Tarhan, “AKP 7 Kocalı Hürmüz’den farksız” demiş.
Evet ama 7 Kocalı Hürmüz’ün bütün kocaları yerliydi!
Fahrettin Fidan
Özürle
Geçen cuma günü Mehmet Perinçek’in “150 Belgede Ermeni Meselesi” adlı kitabından alıntı yaparken ön sözü yazanı Gündüz Ökçün olarak belirtmişiz. Doğrusu Gündüz Aktan olacaktı...
- Gürsel Tekin arayarak Kemal Kılıçdaroğlu için “Atatürk’ten sonraki en güçlü lider” şeklinde kayda geçen sözlerinin Kemal Bey’in bir kurultayda görevden indirilme ihtimaline ilişkin olduğunu, diğer CHP liderleriyle kıyaslama yapmasının söz konusu olmadığını belirtti.
Macide Tanır gibi aydınlık insanların
böylesine karanlık günlerde
gözlerini yummuş olmaları daha da üzücü...
Melih Aşık - Milliyet
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları