Paralar havaya!
Melih Aşık; Altı yılda garanti edilen yolcu sayısı 5 milyon 211 bin kişidir. Kaç kişi uçmuş? Sadece 215 bin kişi uçmuş arkadaşlar. Peki, Hazine’nin ödediği tutar ne kadar? Altı yılda ödediği rakam 27 milyon euro, yani 125 milyon lira...
İzmir Alaçatı’ya ‘yap işlet devret’ yöntemiyle havalimanı yapılmasına karşı eleştiriler sürüyor. Başına geleceklere “Zafer Havaalanı” örnek gösteriliyor.
Zafer Havaalanı Afyon, Kütahya, Uşak illerini kapsamak üzere 2012 yılında devreye girdi. Maliyeti 50 milyon euro olarak hesaplandı.
Yapımcı şirkete iç hatlarda yılda 500 bin, dış hatlarda 350 bin yolcu garantisi verildi. Bu sayılar her yıl yüzde 7 artırılacaktı.
Yolcu sayısı bu sayıların altında kalırsa Hazine iç hatlarda yolcu başına 2 euro, dış hatlarda 10 euro ödeyecekti.
Gerisini TBMM kürsüsünden CHP Milletvekili Haydar Akar anlatıyor:
- Altı yılda garanti edilen yolcu sayısı 5 milyon 211 bin kişidir. Kaç kişi uçmuş? Sadece 215 bin kişi uçmuş arkadaşlar. Peki, Hazine’nin ödediği tutar ne kadar? Altı yılda ödediği rakam 27 milyon euro, yani 125 milyon lira...
Garanti edilen yolcu sayısında yüzde 90’ın üzerinde hata yapılmış!
Peki çözüm? Haydar Akar kendisini dinleyen bakana çözüm öneriyor:
- Sayın Bakan, nasıl 27 bin şirkete KHK’lerle el koydunuzsa, bu şirkete de el koyacaksınız, alanı devletleştireceksiniz, ödediğiniz parayı maliyetten çıkarak geri kalan kısmını orada ödeyeceksiniz.
Öfkeli sesler
AKP ve MHP’nin seçim sistemiyle ilgili yasa değişikliği teklifi gündeme alınırken... Muhalefet 2019’daki seçimi boykot etmeyi konuşmaya başladı. Örneğin CHP Milletvekili Haluk Pekşendün diyordu ki;
“Anayasa seçimlerin serbest, eşit ve özgür koşullarda yapılmasını öngörür. İttifak’ın teklifinde bunların hiçbiri yok. Seçim ve sandık güvenliğinde yürütmenin mutlak hakimiyeti söz konusu... Örneğin kimlerin sandık başkanı olacağına büyük ölçüde yürütme karar verecek. Güvenlik gerekçesiyle yürütmenin emrindeki kolluk güçleri sandığın başına kadar gelebilecek, en azından psikolojik baskı unsuru olarak kullanılabilecek... Yine güvenlik gerekçesiyle sandıkları bir yerden başka bir yere taşınabilecek, oy sayımı denetimden uzak bir şekilde yapılabilecek.
Böyle seçim olmaz... En iyisi boykot etmek...”
SAY
Meclis’e sunulan tasarıya göre... Seçimde ittifak kutusuna damga basacak ancak parti bölümünü boş bırakacak ortak oyların parti sayımı nasıl yapılacak?
Bakın yasa önerisinde aynen ne deniyor:
“İttifak yapan her bir partiye ortak oylardan gelen pay; ittifak yapan siyasi partilerin tek başına aldıkları oyun bu partilerin toplam oyuna bölünmesi ile elde edilen katsayının ittifakın ortak oyu ile çarpımı sonucu elde edilir.”
Sandık kurulları bu hesabın içinden çıkabilir mi?
Yoksa sandık başlarında kavgalar mı çıkar?
SU
Turistik amaçla İtalya’ya giden bir genç okurumuz dedi ki:
- Roma’da küçük bir şişe su içmeye kalktık... 1.5 euro ödedik... Bizim paramızla 7 lira... Bizim ekonominin ne halde olduğunu uzun uzun anlatmaya gerek yok. Roma’da bir şişe su içen herkes anlayabilir...
“Bazı dostlar çay içmek için uygun kişiler değildir”
Japon deyişi
A ve B
Yasanın oyununa bir örnek...
100 bin oyun kullanıldığı ve iki milletvekili çıkan bir seçim bölgesi düşünün. Bu bölgede A partisi 40, B partisi 25, C partisi 15 bin oy almış olsun. Bugünkü mevcut sistemde koltukları A ve B partileri paylaşıyor. İttifak teklifi yasalaşırsa 2. sandalye 25 bin oy alan B partisinin değil, 14 bin oy alan C partisinin oluyor... Bu arada yüzde 3 oy alan ama ittifak yapan parti Meclis’e üye sokarken yüzde 9.9 oy alan parti baraja takılıyor...
Melih Aşık
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları