PKK’ya çalışmak!

Tarih: 14.06.2012

ABD böyle istiyor...

AKP’nin birinci Kürt açılımının yanlışlığını kavrayabilmek için hayli şehit verdik. Kılıçdaroğlu Başbakan Erdoğan’ı

ziyaret ederek ikinci açılımı yaptı. Bölgeden şehit haberleri gelmeye devam ediyor. Çok söylendi.. Çok yaşandı... Terör örgütü silah bırakmadıkça sizin atacağınız her barış adımı taviz olarak algılanacak, dendi... Nitekim öyle oluyor.

Terör örgütü bastırıyor. Alacağı her tavizi cebine atıyor ve yenileri için saldırıyı sürdürüyor.

Kılıçdaroğlu - Erdoğan görüşmesinde “terör örgütünün silah bırakması” hiç kulağınıza çalındı mı? Hayır... CHP “terör örgütü” lafını bile ağzına almıyor. Ankara barış çubuğu yakarsa PKK’nın kendiliğinden silah bırakacağı gibi bir ham hayalin peşine takılmış gidiyor. Daha doğrusu ABD böyle istiyor. PKK’ya dokunmadan soruna çözüm arayacaksın... Soruna çözüm arar gibi yaparken ABD’nin yarınlarda kullanacağı Kürt devletinin kuruluşuna harç koyacaksın... Kendi kuyunu kendin kazacaksın.

* * *

İngiliz The İndependent gazetesi Suudi Arabistan ve Katar’ın, Türkiye üzerinden Özgür Suriye Ordusu’na silah temin ettiğini, teslimatın Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) tarafından da desteklendiğini yazıyor.

Benzer haberleri başka kaynaklar da geçiyor.
Suriye’yi karıştıran muhaliflerin Türkiye’de üslendiğini hatta eğitim gördüğünü bilmeyen yok. Türkiye bir yandan silahlı teröre askerlerini kurban verirken bir yandan da komşusundaki terörü kışkırtan ülke durumuna geçiyor. PKK terörünü besleyen Irak’ı bırakıp, ABD adına Suriye ile dalaşıyor...

Ulusal çıkarlarımız, kendi insanımız unutulmuş, başkaları adına kılıç sallayıp duruyoruz.

Evet, özel yetkili mahkemeler kaldırılsın... Çünkü bu mahkemeler KPSS sorularının çalınması, Arınç’a suikast ve

Deniz Feneri gibi davalarda hiçbir işe yaramadı...

Haldun Ertem

İstanbul Valiliği, THY çalışanlarının havaalanında gösteri ve eylem yapmasını yasaklamış.

İyi o zaman! Çalışanlar havada eylem yapsın!

Gülhan Elmas

Artvin boğa güreşi

Boğa güreşi yalnızca İspanya’da mı yapılır?

Hayır ülkemizde Artvin’de de her yıl haziran ayının sonunda yapılıyor...

Ancak bu güreşlerde boğalar insanlarla değil, birbirleriyle dövüştürülüyor...

Dövüşmeleri için zaman zaman sopalarla okşanıyorlar.

Dövüş sırasında boğalar birbirini boynuzluyor...

Bu kanlı eğlenceyi çocuklar da izliyor...

Yeşim Yıldız, tüm hayvanseverler adına Kültür, Orman ve İçişleri bakanlıklarına çağrıda bulunuyor, 5199 sayılı

Hayvanları Koruma Kanunu’nu anımsatıyor:

“Hayvanları başka bir canlı hayvanla dövüştürmek yasaktır...”

Bu ayın sonunda yapılacak boğa güreşinden vazgeçilecek mi? Umarız...

Yanan otobüsler

Kütahya’daki otobüs kazasının sebeplerine ilişkin yazımıza Kemal Işık ekleme yapıyor:

“Unutulan başka önemli bir sorun daha var. 10 numara yağ karışımlı yakıtlar. Daha önceki gün Bolu’da bir otobüs daha yandı. Sürücüsünü yangını aynadan görüp, yolcularını kurtardı diye göklere çıkardılar.. Kimse bu otobüsler neden yanıyor diye sorgulamıyor. Akaryakıt fiyatları bu kadar yüksek olunca otobüslerin çoğu ya kaçak mazot ya da 10 numara yağ kullanıyor. Geçenlerde, işyerime yakın bir akaryakıt istasyonunda bir otobüse yanaşan bir minibüsten

muhtemelen 10 numara yağdan üretilmiş yakıt aktardıklarına tanık oldum. İstasyonun hemen arkasındaki karakola giderek uyardım. Ne cevap verdiler biliyor musunuz?

‘Git o şoföre söyle bir daha yapmasın....’”
Bu arada ülkemizde üç üniversitede otobüs kaptanlığı okulu olduğunu öğrendik... Dumlupınar, Afyon ve Yozgat Bozok üniversitelerinde otobüs kaptanlığı bölümü var. Ancak şirketler ne derece rağbet ediyor okul mezunlarına? O meçhul...

Sporcunun ölümü 2

‘İşadamı Sabri Ulukartal’ın Bebek’te bir spor salonunda ani ölümü tartışılırken... Spor salonunda doktor ve ilkyardım deneyimli personel bulunmaması eleştirilirken doktor Demet Bengi şu bilgiyi veriyor:

“Sorunun çözümü her spor salonuna hekim değil en başta ülke çapında iyi bir sağlık organizasyonunun olmasıdır. Spor merkezlerinde efektif ilk yardım yapmasını bilen kişiler olmalı.

Kişiler spor yaparken değil spor yapmaya başlamadan önce hekim kontrolünden geçmeli, yaşına ve sağlığına uygun spor yapmalıdır.

Bu merkezlerin acil durum planları olmalı. Böyle durumlarda bağlantıya geçecekleri en yakın sağlık kuruluşu- ambulans servisi ile anlaşmaları olmalı, bunların periyodik olarak tatbikatları yapılmalıdır.

* * *

Yeri gelmişken soralım.. İl sağlık müdürlükleri bu spor salonlarını denetliyor mu? Elemanların ehliyetini, ilkyardım malzemelerinin yeterliliğini araştırıyor mu? O spor salonunda bir sedye bile neden yoktu?