Tarih:
13.02.2013
Politika patladı
Melih Aşık, ''Türkiye sınır bölgesinde denetimi ve egemenliği kaybetmiş durumdadır''...
Bir savaşta taraf olmuşsan, ülke sınırlarının savaş alanına dönmesine izin vermişsen, elbet bu hatadan nasibini alacaksın. Elbet senin vatandaşın da vurulacak ve sen kimin vurduğunu bilemeyeceksin.Sınır kapımızdaki faili meçhul patlamada 14 kişi öldü...
Zor durumdaki Esad’ın böyle bir saldırıdan kazanç umması uzak ihtimaldir...
Zor durumdaki Esad’ın böyle bir saldırıdan kazanç umması uzak ihtimaldir...
Daha yakın ihtimal muhaliflerin hesaplaşması...
Saldırı El Nusra cephesi tarafından yapılmış olabilir örneğin.
Ilımlı muhalif Muaz El Hatip’in Esad yönetimi ile müzakere önerisine karşı çıkan El Nusra’nın Halep’teki komutanı Ebu Hafs, geçenlerde kılıcını sallayarak “Müzakerecilerin kafasını koparacağız” demişti.
Saldırı kimin eseri olursa olsun... Bizim gerçeğimiz orta yerde duruyor.
Türkiye sınır bölgesinde denetimi ve egemenliği kaybetmiş durumdadır...
Patlamanın olduğu bölgenin muhaliflerin kontrolünde olduğu, sınırın hem Türkiye hem de Suriye tarafında konuşlandıkları ve rahatça giriş çıkış yaptıkları biliniyor. Adamlar o bölgede bomba imalathanesi bile kurmuş. BBC muhabiri James Reynolds geçenlerde haber yaptı. Ankara’dan ses çıkmadı. Türkiye bir devlet gibi davranma yeteneğini hemen her alanda kaybediyor. Yakında bu günleri de arayabiliriz.
Ergenekon ahlakı!
Emniyet’te verdiği ifade ile Ergenekon sürecini başlatan Haham Tuncay Güney bir zamanlar medyanın gözdesiydi. Ağzından bir tek laf alabilmek için atılmadık takla bırakılmazdı. Her söylediği doğru kabul edilir, o kabulle insanlara peşin peşin suçlu damgası vurulurdu.
Tuncay Güney, uzun sessizlik döneminden sonra birkaç gün önce yine konuştu. SKY360 Televizyonu’nda Hilmi Hacaloğlu’nun sorularını, yaşamakta olduğu Kanada’nın Toronto şehrinden yanıtladı. Ancak nedense medya bu defa hahama hiç kulak vermedi. Oysa dedikleri son derece önemliydi:
“Vicdanen rahatsızım... Ergenekon’un temeli sayılan emniyette verdiğim ifade işkence altında alındığı için geçersizdir... Ergenekon davası siyasi bir projeydi, bitti artık... Misyonunu dolduranların kasetleri Toronto’dan servis edildi. Devlet beni kullandı ama ben de devleti kullandım...”
Haham hazretleri Ergenekon için aşağı yukarı “Bu bir tertipti” diyor... Bu oyun sonucu insanlar 4 - 5 yıl hapis yattılar. Hâlâ yatıyorlar. Tuncay Güney bir nevi pişmanlık ifade ediyor. Bizim medya ise bu defa görmezden ve duymazdan geliyor... Güney’in ahlakı malum... Peki ya medyanın notu!
Guatemala’da halk bir hırsızı linç etmiş.
Ne diyebiliriz ki? Hırsızları başına taç eden halklar utansın!
Fahrettin Fidan
Baykal
Deniz Baykal dün partisinin kapalı oturumunda CHP milletvekillerine hitap ederken AKP ile BDP arasında yeni anayasa ile ilgili uzlaşmayı:
“Bu, ‘al başkanlığı ver ulus devleti’ anayasasıdır” dedi.
İki parti arasındaki paslaşmaya göre... BDP başkanlık sistemine onay verecek... Karşılığında AKP ulus devletten vazgeçen, “Özerk Kürdistan” gibi formüllere kapı açan değişiklikleri kabul edecek. Baykal, CHP’lileri:
“Başkanlık sistemine var gücüyle direnmeye” çağırdı.
Bu arada bizden de bir merak...
Öcalan “Demokratik cumhuriyet, demokratik anayasa, demokratik özerklik” deyip duruyor. Bütün bu “demokratik” yapılanmalar Başkanlık sistemiyle mi hayata geçirilecek?
Dönelim Baykal’a... Deniz Bey milletvekili sıfatıyla uyarılarına devam etmelidir. Partide meydan boş kaldı zira.
Cemaatin son Abant toplantısında alınan karara göre resmi belgelerde “Türk” yerine “Türkiyeli” ifadesi yer alacak.
Başbakan diyor ki:
“Bölücü terör silah bırakacak, ikinci ya da üçüncü ülkeye gidecekse sınırlarımızı terk edene kadar bizler, onların yurtdışına çıkmalarını bu noktada müsamaha ile karşılarız.”
Aynı Başbakan diyor ki:
“Almanya’daki 408 terör suçlusuyla ilgili talebimiz sudan bahanelerle reddedildi.”
İyi de... Almanya terör suçlularını verse ne olacak? Biz onların yine sınırlarımızı terk etmesine müsamaha edeceğimize göre. Adamlar (teröristler) boşuna Türkiye’ye gelmiş olmayacak mı!
Saldırı El Nusra cephesi tarafından yapılmış olabilir örneğin.
Ilımlı muhalif Muaz El Hatip’in Esad yönetimi ile müzakere önerisine karşı çıkan El Nusra’nın Halep’teki komutanı Ebu Hafs, geçenlerde kılıcını sallayarak “Müzakerecilerin kafasını koparacağız” demişti.
Saldırı kimin eseri olursa olsun... Bizim gerçeğimiz orta yerde duruyor.
Türkiye sınır bölgesinde denetimi ve egemenliği kaybetmiş durumdadır...
Patlamanın olduğu bölgenin muhaliflerin kontrolünde olduğu, sınırın hem Türkiye hem de Suriye tarafında konuşlandıkları ve rahatça giriş çıkış yaptıkları biliniyor. Adamlar o bölgede bomba imalathanesi bile kurmuş. BBC muhabiri James Reynolds geçenlerde haber yaptı. Ankara’dan ses çıkmadı. Türkiye bir devlet gibi davranma yeteneğini hemen her alanda kaybediyor. Yakında bu günleri de arayabiliriz.
Ergenekon ahlakı!
Emniyet’te verdiği ifade ile Ergenekon sürecini başlatan Haham Tuncay Güney bir zamanlar medyanın gözdesiydi. Ağzından bir tek laf alabilmek için atılmadık takla bırakılmazdı. Her söylediği doğru kabul edilir, o kabulle insanlara peşin peşin suçlu damgası vurulurdu.
Tuncay Güney, uzun sessizlik döneminden sonra birkaç gün önce yine konuştu. SKY360 Televizyonu’nda Hilmi Hacaloğlu’nun sorularını, yaşamakta olduğu Kanada’nın Toronto şehrinden yanıtladı. Ancak nedense medya bu defa hahama hiç kulak vermedi. Oysa dedikleri son derece önemliydi:
“Vicdanen rahatsızım... Ergenekon’un temeli sayılan emniyette verdiğim ifade işkence altında alındığı için geçersizdir... Ergenekon davası siyasi bir projeydi, bitti artık... Misyonunu dolduranların kasetleri Toronto’dan servis edildi. Devlet beni kullandı ama ben de devleti kullandım...”
Haham hazretleri Ergenekon için aşağı yukarı “Bu bir tertipti” diyor... Bu oyun sonucu insanlar 4 - 5 yıl hapis yattılar. Hâlâ yatıyorlar. Tuncay Güney bir nevi pişmanlık ifade ediyor. Bizim medya ise bu defa görmezden ve duymazdan geliyor... Güney’in ahlakı malum... Peki ya medyanın notu!
Guatemala’da halk bir hırsızı linç etmiş.
Ne diyebiliriz ki? Hırsızları başına taç eden halklar utansın!
Fahrettin Fidan
Baykal
Deniz Baykal dün partisinin kapalı oturumunda CHP milletvekillerine hitap ederken AKP ile BDP arasında yeni anayasa ile ilgili uzlaşmayı:
“Bu, ‘al başkanlığı ver ulus devleti’ anayasasıdır” dedi.
İki parti arasındaki paslaşmaya göre... BDP başkanlık sistemine onay verecek... Karşılığında AKP ulus devletten vazgeçen, “Özerk Kürdistan” gibi formüllere kapı açan değişiklikleri kabul edecek. Baykal, CHP’lileri:
“Başkanlık sistemine var gücüyle direnmeye” çağırdı.
Bu arada bizden de bir merak...
Öcalan “Demokratik cumhuriyet, demokratik anayasa, demokratik özerklik” deyip duruyor. Bütün bu “demokratik” yapılanmalar Başkanlık sistemiyle mi hayata geçirilecek?
Dönelim Baykal’a... Deniz Bey milletvekili sıfatıyla uyarılarına devam etmelidir. Partide meydan boş kaldı zira.
Cemaatin son Abant toplantısında alınan karara göre resmi belgelerde “Türk” yerine “Türkiyeli” ifadesi yer alacak.
Aynı cemaat yıllardır düzenlediği Türkçe olimpiyatlarında
“Dünyaya Türklüğü öğretiyoruz” diye övünmüyor muydu?
Akif Kökçe
Gelgit
Gelgit
Başbakan diyor ki:
“Bölücü terör silah bırakacak, ikinci ya da üçüncü ülkeye gidecekse sınırlarımızı terk edene kadar bizler, onların yurtdışına çıkmalarını bu noktada müsamaha ile karşılarız.”
Aynı Başbakan diyor ki:
“Almanya’daki 408 terör suçlusuyla ilgili talebimiz sudan bahanelerle reddedildi.”
İyi de... Almanya terör suçlularını verse ne olacak? Biz onların yine sınırlarımızı terk etmesine müsamaha edeceğimize göre. Adamlar (teröristler) boşuna Türkiye’ye gelmiş olmayacak mı!
Melih Aşık - Milliyet
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları
