Sıkıntının kaynağı

Sıkıntı malum... Din devleti kurmak isteyen bir siyasi parti ile bir cemaatin ortaklık kurup hayli yol aldıktan sonra liderlik savaşına başlamasından kaynaklanıyor...
10 yıl iyi geçindiler... AKP, cemaatin, emniyet, yargı, milli eğitim gibi kritik alanlarda örgütlenmesine destek oldu... Cemaat ise AKP adına uygulamacı rol oynadı, yargı ve emniyeti silah olarak kullandı. Birlikte Türk Silahlı Kuvvetleri’ni erittiler. Devlet kadrolarına yerleştiler. Ancak devlet yönetimi iki lideri birden kaldıramıyordu. Güç savaşı başladı. Şimdi birbirlerini ortadan kaldırmaya çalışıyorlar.
İşin tuhafı... Bu ülkenin pek çok aydını da... Çoğu çıkar umuduyla, pek azı ise saflığından... Bu iktidar modelinin sözcülüğünü, reklamcılığını, taktikçiliğini yaptı. Din devletine giden yolun, özgürleşme, normalleşme, sivilleşme diye halka yutturulmasında önemli rol oynadılar.
Şimdi gelinen nokta meydanda. Bu noktaya laikliğin bir kenara itilmesi sonucu geldiğimizi ise pek kimse telaffuz etmek istemiyor.

“Kızınızı gönderin”

17 yaşında kızı olan meslektaşımız geçen gün ilaç yazdırmak için Çankaya Sağlık Ocağı’na gitmiş. Görevliler, meslektaşımızın 17 yaşında bir kızı olduğunu öğrenince onu kendilerine göndermesini istemişler. Gerisini kendisinden dinliyoruz.

“Anne - kız görevlilerin karşısına çıktık. Bana, kızınızın sorularımıza rahat yanıt verebilmesi için sizin dışarı çıkmanız daha iyi olur, dediler. Kabul etmeyince sorular başladı; içki içer misin? Uyuşturucu kullanır mısın? Kalıcı herhangi bir hastalığın var mı? Sorularla birlikte kızımın yüzü hafiften kızarmaya ben hafiften sinirlenmeye başlamıştım. Ardından gelen iki soruyu duyunca kulaklarıma inanamadım; soruların birincisi ilk adetini ne zaman gördün, ikincisi cinsel ilişki var mı, idi. Kendimi kaybetmişim, bağırıp çağırmaya başlamışım, kızımla ocağı nasıl terk ettiğimizi inanın hatırlamıyorum.”

Konu merakımızı çekti... Bir sağlık ocağı hekimiyle konuştuk... Dedi ki:
- Yapılan işlem doğrudur. Sağlık Bakanlığı bizden 15 - 49 yaş arası kadınları izlememizi ve her konuda bilgilendirmemizi istiyor... Kadın hastalıkları, adet görme, cinsel ilişkiler bunun içinde. Sözünü ettiğiniz gazeteci sinirlenmiş olabilir. Haklıdır da... Zira vatandaş bakanlığın bize böyle bir görev verdiğini bilmiyor. O yüzden yadırgıyor...
Her sağlık ocağı bu görevi yerine getirmiyormuş... Konuştuğumuz hekim onu da ekledi...

YASAK

Galatasaray Meydanı Türkiye’nin Hyde Park’ı olmuştu... Orada toplanan birkaç yüz kişi slogan atarak Taksim’e yürüyor, onlar yürürken vatandaş da yanlarından aşağı veya yukarı geçiyor, bir sıkıntı olmuyordu. Yıllar sonra artık Galatasaray Meydanı’ndan Tünel’e veya Taksim’e yürümek yasak. Toma’lar ve yüzlerce polis yolun iki tarafını tıkıyor. O zaman vatandaş da arada sıkışıyor, su ve gaz yiyor. Dün Galatasaray’da yine olaylar çıktı. Taksim’e yürümek isteyen göstericilerle polis çatıştı. Galatasaray artık demokrasi müzesidir. Yerli yabancı, gelen geçen, bu ülkede demokrasi var mı, yok mu, ne kadar var, orada görüyor.

RTE yasaları değiştirip, kadroları görevden almaya devam ediyor.
Futbolcuyken de
oyunun kurallarını
kafasına göre değiştiriyor muydu acaba?

***

Erdoğan Singapur’da “Terörle Mücadele İşbirliği Anlaşması” yapmış.
Singapurlular yanlış anlayıp PKK’lileri tutuklamaz inşallah!
Akif Kökçe

UNVAN

Danışmanlık şirketi Towers Watson’un yöneticilerinden Arif Gürdenli, şirketlerin çalışanlarını fazla zam yapmadan memnun etmek için uygulanan yeni yönteme dikkati çekiyor. Bu uygulama “Terfi var zam yok” şeklinde özetlenebilir.
Çalışanlara bekledikleri zammı veremeyen şirketler bu açığı “ara roller yaratıp buraya terfi ettirerek veya çekici unvanlar yaratarak” kapatıyorlarmış.
Kişi geliri artmasa da kendisini eskisinden daha yukarda gördüğü için mutlu oluyor. Motivasyonu artıyor. Doğrusu akıllı bir yöntem. Ama ara roller arttıkça rutin işlerin yürümesinde sıkıntı doğabilir...

KK

Kemal Kılıçdaroğlu’nun aynı zamanda Ergenekon Savcısı olan Zekeriya Öz’ü övmesine gerek var mıydı? Ama şu doğru...
Savcı Öz Başbakan beni iki meslektaşımı yollayarak tehdit etti, diyor. Başbakan bu iddiayı yalanlıyor. Ama gönderilen iki kişi iddiayı doğrulayan tavır sergiliyor... Öz baş ağrıtacak gibi görünüyor.

Melih Aşık - Milliyet