Tarih:
30.10.2015
Sivas Konseri
Melih Aşık; Cumhurbaşkanı dün aynı konuşmasında Cumhuriyet konserinde Necil Kazım Akses’in Köçekçesi ile Mozart’ın Türk marşının çalınacağını müjdeledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Beştepe’de halk temsilcilerine verdiği resepsiyonda Cumhuriyeti kuranları ve özellikle 40’ları eleştirirken diyor ki:- Tek parti Cumhuriyet döneminin millete bakışına dair bir başka örneği de Sivas’tan rivayet ederler. Riyaset-i Cumhur Senfoni Orkestası tamamen klasik Batı eserlerinden oluşan repertuvarıyla konser vermeye gider. Gazeteci salondan çıkanlardan birine konseri nasıl buldunuz diye sorar, Sivaslının görüşü enteresandır; “Sivas Sivas olalı Timur’dan beri böyle zulüm görmedi”... Cumhuriyet adına milletimiz işte böyle tariz hatta taciz ediliyordu...”
Böyle bir fıkra vardır.. Bayburt fıkrasıdır...
- Bayburt Bayburt olalı böyle zulüm görmedi, diye biter.. Fıkranın devamı da üretilmiştir. Konserden çıkan Bayburtluya:
- Neden zulüm, diye sorarlar.. Bayburtlu:
- İkinci keman iki yerde yanlış notaya bastı, der...
Sivas’a gelince.. Haksızlık etmeyelim... Kemancı ve orkestra şefi Saim Akçıl anlatır.. 1951 yılında Sivas’ta klasik konser vermiş, ertesi gün bir yerel Sivas gazetesi konser eleştirisi yapmıştır. Akçıl bunun kendisi hakkında yapılmış ilk müzik eleştirisi olduğunu yazar.
Cumhurbaşkanı dün aynı konuşmasında Cumhuriyet konserinde Necil Kazım Akses’in Köçekçesi ile Mozart’ın Türk marşının çalınacağını müjdeledi. Zulme alıştık anlaşılan...
SAV
Melih Gökçek günlerdir elinde Suruç katliamını aydınlatacak çok önemli belgelerin olduğunu söylüyordu.
Gökçek önceki gün Habertürk ekranına çıktı. Önemli saydığı belgeleri açıkladı.
Suruç katliamının arkasında IŞİD’in bulunduğunu ancak IŞİD’i PKK’nın yönlendirdiğini iddia etti. Belgesi, canlı bombanın kimlik kartının etrafı çakmakla yakılarak olaydan 13 saat sonra PKK’ya yakın siyasetçilerce polise teslim edilmesiydi. Takdimci sordu:
- Savcılar sizi arayıp bu belgeleri istediler mi?
- Hayır, dedi Gökçek...
Savcılar mı ciddi değil, Gökçek mi ciddiye alınmıyor?
Akıllara bu soru düştü...
Saray fırçası!
“Bizi yalnız bırakmayan Sarayımıza sonsuz teşekkürler.”
CHP Tekirdağ milletvekili Candan Yüceer, geçenlerde Twitter hesabından bu tweet’i attı. Ancak anında kuşkulu sorular ve eleştiriler yağınca şu açıklamayı yaptı:
“Sözünü ettiğim Saray bizim Tekirdağ’ın ilçesi Saray.”
HALK
Halk TV’de Ayşenur Aslan’ın dünkü programının konuğu Erol Mütercimler idi. Erol Mütercimler ufuk açıcı saptamalar yaptı. Örneğin dedi ki:
- Kurtuluş Savaşı deyimi doğru değildir... Doğru deyim Bağımsızlık Savaşı’dır...
Doğru bir saptama... Mütercimler ekledi:
“Pazar günü sandıkta ne oylanacak?
Tayyip Erdoğan yandaşlığı ile Tayyip Erdoğan karşıtlığı...”
Ve siyasetin genel manzarasını çiziyor:
- Mezhepçilik ile etnikçilik arasında sıkışıp kaldık
Ve tartışmasız bir tespit:
“Laiklik bir kez kaybedilirse bir daha geri getirilemez...
Örnek: İran...”
İktidar seçmene eş vaat ediyor.
Kışın ısınmak isteyen seçmene kömür yerine artık eş verecekler…
Akif Kökçe
HANÇER
Washington Koza - İpek Grubu’na ait medya kuruluşlarına kayyum atanmasıyla ilgili endişelerini bildirdi. Amerika bu tavrıyla demokrasiye sahip çıktığı izlenimi veriyor... Gerçekten öyle midir? Eski Dışişleri bakanlarından İhsan Sabri Çağlayangil’e kulak verelim:
“Amerika sana aldırmaz. Bir memlekette demokratik idare olmuş, şoven idare olmuş, faşist idare olmuş, ona hiç bakmaz. Amerika o memleketin kendisine ne ölçüde tabi olduğuna, kendi politikasına ne dereceye kadar satelit (uydu) haline gelebileceğine bakar...”
Türkiye gibi ülkelerdeki yöneticiler de bunu bildiklerinden... ABD’yi memnun ettikten sonra demokrasiye ikide bir hançer vurmaktan çekinmezler.
Melih Aşık - Milliyet
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları