loading
close
SON DAKİKALAR

Terör neye yaradı?

Melih Aşık
Tarih: 03.04.2015

Melih Aşık; Avukatları ve basını bilvesile biraz daha zapturapt altına almak lazımdır. Terör olayı muhtemelen bu algıları güçlendirme yönünde kullanılacaktır.

Görevine bağlı bir savcı ile üç eylemcinin ölümüyle sonuçlanan iki günlük terör olayından önümüzdeki günlere neler taşınacak? Bu olay seçime doğru hangi algıyı yaratacak, ne tür propagandalara malzeme olacak.. Şimdiden anlaşılıyor ki... İstihbarat ve güvenlik zafiyeti arka planda kalacak, ön plana şu iddialar geçecektir.
? Gezi olaylarında öldürülen bir gence terör örgütü sahip çıkıyorsa Gezi’nin arkasında terör örgütü var demektir... O zaman Gezi olayları da terörist harekettir...
? Berkin Elvan, ona sahip çıkanlara bakılırsa, terörist bir gençtir.
? Terörün bu kadar pervasız ve azgın bir hal alması İç Güvenlik Paketinin ne kadar doğru zamanda çıkarıldığını göstermektedir. Paket çıkarılmasa seçim öncesi terör daha da tırmanacaktı.
? Terörün kökünü kurutmak için daha sıkı önlemler alınmalı, Başbakan’ın söylediği gibi toplumsal olaylara göz açtırmamalı, kimse gösteri için sokağa çıkmamalıdır.
? Teröristler pazarlık için CHP’li Sezgin Tanrıkulu’nu çağırdı. Demek ki teröristler CHP’yi kendilerine yakın buluyor... CHP teröristlerle kol koladır.
? Avukatları ve basını bilvesile biraz daha zapturapt altına almak lazımdır.
? Başbakan’ın cumhurbaşkanı olmasıyla olaylar ağırlaşmıştır. Ülke adeta başsız kalmıştır. Başkanlık sistemi zorunlu olmuştur.
Terör olayı muhtemelen bu algıları güçlendirme yönünde kullanılacaktır.


Balyoz ekranda

Tarafsız Bölge’de önceki akşam Balyoz davasından beraat eden askerleri izledik. Hiçbirini önceden tanımamış, yalnızca adlarını duymuştuk. Her biri birikimli, donanımlı, asil duruşluydu. Kendilerine kurulan komplonun aydınlatılmasını isterken en büyük dilekleri şuydu:
- Mutlaka yargılansınlar ama adil yargılansınlar.
Albay Berna Dönmez’in şu sözleri özellikle ilginçti:
- Bizim hapse girmemizle askeri vesayeset sona ermişmiş. Askeri vesayeti sona erdirmeyi bu kadar istiyorlarsa kendileri girseydi hapse...
E. Tümamiral Semih Çetin Balyoz’un aslında orduya yapılan bir darbe olduğunu söyledi. Çünkü sonuçta ordu felç edilmişti.
E. Tümgeneral Ahmet Yavuz: Balyoz kumpasının mağduru millettir, dedi. Çünkü aldatılan, kendisine yalan söylenen unsur; millet idi...
Bir başka kanalda CHP milletvekili adayı emekli Albay Dursun Çiçek vardı. Çiçek sahte Balyoz kanıtlarında yer yer Türk ordusunda değil NATO’da kullanılan deyimlere yer verildiğini hatırlattı, buradan yola çıkarak sahte kanıtları imal eden çetenin arkasında ABD ve İsrail’in bulunduğunu söyledi.
Şimdi sıra geldi sahte belgeleri hangi merkezlerin imal ettiği, bavulu Baransu’ya kimin getirdiği, Taraf gazetesini kimin finanse ettiği gibi soruları araştırmaya... Mağdur askerler haklarını geri almak kadar komploya ilişkin davaları da sıkıca takip etmeli, rafa kaldırılmasına izin vermemeli...
Onları şimdi bu mücadele bekliyor.

EMEK

Davutoğlu “Maaşı 1000 TL’nin altında kalan emeklilere 100 lira zam yapacağız. Maaşı 1000 - 1100 arasında olan emeklilerin maaşını da 1100 liraya bağlayacağız” diyor.
Yani emekli maaşı 1101 lira ve üstü olana kuruş zam yok!
İyi de ayda örneğin 1200 lira alan emeklinin bu parayla rahatça geçindiği ve zamma ihtiyacı olmadığı mı farz ediliyor? Bu parayla geçiniliyorsa vekillere neden 8 bin lira emekli maaşı layık görüldü?
NOT: Kemal Kılıçdaroğlu 100 lira zammı beğenmedi. Ama onun önerdiği yılda 2 ikramiye, 1200 lira emekli aylığı alan bir adamın maaşında 200 TL düzeltme sağlıyor. Yani arada çok fark yok.
Emeklilere insanca yaşam koşullarının sağlanması... Slogan bu olmalı... İnsanca yaşam...

Rehin alınan yargı değil de iktidar mensubu olsaydı felaketle sonuçlanan bu operasyon yine yapılacak mıydı?
? ? ?
Kılıçdaroğlu’na kameralar önünde şişe atanlara ne gibi bir işlem yapıldı?
Siyasetçilere şişe atmak düşünce özgürlüğü mü?
İktidara şişe atmak da serbest mi?
Akif Kökçe

SENBEN

Başbakan Ahmet Davutoğlu, şehit savcı Mehmet Selim Kiraz’ın cenazesinden sonra basının önüne çıktı:
- Gönül isterdi ki Sayın Kılıçdaroğlu, sayın Bahçeli, tweetlerle veya yazılı mesajlarla hükümetimizi eleştireceklerine gelip buradaki şehidimizin ailesini bağırlarına bassalardı, dedi...
Peki 2006 yılında terör saldırısında öldürülen Danıştay Hakimi Mustafa Yücel Özbilgin’in cenazesine zamanın Başbakanı gitmiş miydi? Gitmemişti. Erdoğan’ın Özbilgin’in evine taziyeye gittiğini de anımsamıyoruz!

Nerede otorite varsa orada otoriteye direnen bir adam vardır.
Oscar Wilde

Melih Aşık - Milliyet

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları