Tarih:
26.08.2012
Tuhaf misafirler...
Melih Aşık yazdı, Hatay sokaklarında karanlık misafirler, şu anda yaşanan filmin adı...
Hatay sokaklarında karanlık misafirler, şu anda yaşanan filmin adı...Hatay’dan bir okurumuz yazıyor...
“Hoşgörü kenti, güzel ve yalnız Antakya’dan sevgiler...
Yayladağı’nda Suriyelilerın polisimize saldırısını yazmıştınız... Burada o kadar çok olay var ki... Nereden başlasam...
Geçenlerde bir işadamı dostumuzun yakını vefat etti. Cenazeyi almak için devlet hastanesine gitti... Çıkışta Suriyeli bir grupla karşılaştılar. Alevi cenazesi olduğunu anladıkları anda sataşmalara başladılar. Küfür ettiler... Sizi buradan kovacağız diye bağırmaya başladılar... Bunları söylerken hiçbir müdahale ile karşılaşmadılar.
Hastanelerin büyük bölümü Suriyelilere tahsis ediliyor. Öncelik onlara. Doktorları dövmeler, hemşirelere sataşmalar ne ararsanız var. Her olayda ben Suriyeliyim bana dokunamazsınız diyor, ellerini telefona atıp ‘Tayyip’i ararım’ diye sözümona vatandaşı tehdit ediyorlar...
Harbiye’den her gün en az 10 defa Yayladağı’na ambulans gidip geliyor... Sözde yaralı taşıyor... Geçen gün CHP Hatay Milletvekili Mevlut Dudu sınırda açıkladı; ambulanslar silah taşıyor diye.
Paralı Suriyeliler burdan ev kiralamaya ve de arsa, emlak almaya başladılar... Acaba burası Filistin gibi mi olacak, diye halk endişe ediyor... Bu kadar kişi geldi, Esad gitmezse bunlar geri dönemez, haliyle burada kalacaklar... O zaman ne yapacağız? Esad giderse belki biz biraz nefes alırız. Ama belli ki o zaman da bunlar Suriye’deki Alevilere saldıracaklar...”
Esad’ın devrilmesi arı kovanına çomak sokmaktan farksız... Ortaya çıkacak melanetler bölgeyi altüst edecek.. Tabii bizi de...
Evde sigara içeni eşi şikâyet edebilecekmiş.
Alın size magandalara eşlerini dövmeleri için
bir sebep daha!
Fahrettin Fidan
Soru: ABD’de düzenlenen savaş oyunlarıyla Türkiye’de düzenlenen savaş oyunları arasında nasıl bir fark var?
Yanıt: ABD’dekiler gerçekleşiyor, bizdekiler gerçekleşmediği gibi gerçek sayılarak suça sokuluyor.
Haldun Ertem
El Kaide aramızda!
Washington Post gazetesi, El Kaide’nin Suriye ve Irak’ta faaliyet gösteren yan örgütü El Nusra Cephesi komutanı ile söyleşi yaptı hafta başında... Komutan Türkiye’den kurye aracılığıyla nakit yardım aldıklarını açıkladı. Söyleşinin Antakya’da yapılması, Hatay’da El Kaide’nin varlığının artık bir sır olmadığını gösterdi. CHP’nin Gaziantep raporunda da şu satırlar okunuyor:
“Gelen sığınmacıların kimlikleri, geçmişleri, mensup oldukları yapılan bilinmiyor. Büyük bir istihbarat ve kontrol zafiyeti var. Afganistan, Libya, Sudan, Pakistan ve Suriye’de savaş deneyimi olan El Kaide militanları da ülkemize sızmış durumda...”
Özetle... Usta yöneticiler öncülüğünde Türkiye güzel günlere hazırlanıyor...
Metin Kurt...
“Taçsız Kral” Metin Oktay’dan sonra Galatasaraylıların ve Türk futbolseverlerin yüzünü ağartan ikinci Metin’di, Metin Kurt. Aynen Metin Oktay gibi iyi insandı, iyi futbolcuydu, okuyan, yazan, düşünen adam gibi adamdı. Galatasaray’dan Kayserispor’a transfer olmuştu. O tarihlerde (1970’li yılların sonları) meslektaşımız Hasan Uysal Amatör Sporcular Derneği Genel Başkanı idi. Dostu ve mücadele arkadaşı Metin Kurt’la ilgili unutamadığı bir olayı bakınız nasıl anlatıyor:
“Metin, Galatasaray ve Milli Takım kamplarında iken futbolcu arkadaşlarını bilinçlendirmek için konuşmalar yapar, aydınlanmaları için onlara kitaplar verirdi. Bu nedenle Galatasaray’dan gönderilip Kayserispor’a geldiğinde de aynı tavrını sürdürdü. Sonunda yönetim, takımın hocasına baskı yaparak Metin’i kadro dışı bıraktırdı. Kayseri’nin ilerici, demokrat aydınları bu kararı kabul etmediler. O hafta takımın Kayseri’de yapacağı maç öncesinde stadyumun kapılarını tuttular:
- Metin yoksa seyirci de yok, diyerek içeriye kimsenin girmesine izin vermeyeceklerini açıkladılar. Kulüp yönetimi tepkinin dalga dalga büyüdüğünü görünce kadro dışı kaldığı için 5 - 6 gündür antrenman bile yapmayan Metin’i evine adamlar göndererek aldırdı. Maçın başlamasına az bir zaman kala stadyumun etrafında gezdirerek, taraftarlara, yeniden kadroya alındığını gösterdi. Metin, seyircinin müthiş tezahüratı altında çıktığı maçta oynadığı olağanüstü futbolla herkesi mest etti. Ancak yönetime rağmen sırf seyirci desteğiyle kulüpte kalması mümkün değildi. Nitekim o da bu gerçeği sonunda gördü ve Kayseri’den ayrıldı.”
Karadeniz işi...
Karadenizli emlakçı müşterisine sormuş:
- Nasil bir ev araysun? Kaç odasi olsin?
- Valla kaç odası olması önemli tiil... Karimin ev işlerini göreceği kadar büyük, kaynanamun bize yerleşemeyeceği kadar ufak olsun...
* * *
Köylü nene cami hocasını yolda yakaladı:
- Ula küçük uşağum İstanbul’a citti. Orada ayda 300 liraya iş puldi. Söyle baga hoca efendu, ha bu para ilen dini inançlarını devam ettirebilur mu?
- O para ile paşka hiç bişi yapamaz, demiş hoca...
- Metin yoksa seyirci de yok, diyerek içeriye kimsenin girmesine izin vermeyeceklerini açıkladılar. Kulüp yönetimi tepkinin dalga dalga büyüdüğünü görünce kadro dışı kaldığı için 5 - 6 gündür antrenman bile yapmayan Metin’i evine adamlar göndererek aldırdı. Maçın başlamasına az bir zaman kala stadyumun etrafında gezdirerek, taraftarlara, yeniden kadroya alındığını gösterdi. Metin, seyircinin müthiş tezahüratı altında çıktığı maçta oynadığı olağanüstü futbolla herkesi mest etti. Ancak yönetime rağmen sırf seyirci desteğiyle kulüpte kalması mümkün değildi. Nitekim o da bu gerçeği sonunda gördü ve Kayseri’den ayrıldı.”
Karadeniz işi...
Karadenizli emlakçı müşterisine sormuş:
- Nasil bir ev araysun? Kaç odasi olsin?
- Valla kaç odası olması önemli tiil... Karimin ev işlerini göreceği kadar büyük, kaynanamun bize yerleşemeyeceği kadar ufak olsun...
* * *
Köylü nene cami hocasını yolda yakaladı:
- Ula küçük uşağum İstanbul’a citti. Orada ayda 300 liraya iş puldi. Söyle baga hoca efendu, ha bu para ilen dini inançlarını devam ettirebilur mu?
- O para ile paşka hiç bişi yapamaz, demiş hoca...
Milliyet/Melih Aşık
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları