Tarih:
05.04.2012
Tuzaktaki CHP
Kemal Kılıçdaroğlu türbana yeşil ışık yaktı... Açtığı kapıdan türban üniversiteyi aştı, ilkokula kadar girdi... Kemal Bey seyirci...
Kemal Kılıçdaroğlu türbana yeşil ışık yaktı... Açtığı kapıdan türban üniversiteyi aştı, ilkokula kadar girdi... Kemal Bey seyirci...Kuran kurslarında yaş haddinin kaldırılmasını, CHP’de kimi milletvekilleri Anayasa Mahkemesi’ne götürmek istediler. Kemal Bey engel oldu.
Bir gazeteci:
- Laiklik tehlikede mi, diye sordu... Kemal Bey “Hayır” dedi.
Kemal Kılıçdaroğlu dinsel istismar sürecinde AKP’yle tam uyum içinde...
Neden? Birileri Kemal Bey’e “CHP ne kaybettiyse dine karşı görünmekten kaybetti” demiş. Kemal Bey anlaşıldığı kadarıyla bu imajı silme çabasında.
Şeriatçılar ve din devleti heveslileri laikliği din düşmanlığı gibi takdim eder. Siz din düşmanı görünmemek için laiklikten kaçarsanız onların tuzağına düşmüş olursunuz.
Kemal Bey bu tuzağa düşüyor.
Bu yüzden Anayasayı, laikliği, Tevhid-i Tedrisat kanununu gözetmeyi ve savunmayı bir kenara bırakmış durumda.
O kadar ki... Laikliği duman eden 4+4+4 yasasını da sadece “20 milyar dolarlık yolsuzluk” başlığı altında eleştiriyor. Laiklik, çağdaşlık ekseninde bir eleştiriye girmiyor.
Deniz Bey’i pek çok yönden eleştirirdik. Ancak Baykal din ile din istismarcılığını ustaca ayırır, laikliği cesurca savunur, istismarcılığı bir güzel teşhir ederdi.
Kemal Bey bu beceriyi gösteremiyor. O yüzden laikliğin şu gün itibarıyla savunucusu kalmadı... Bu taviz CHP’ye oy getirmediği gibi cumhuriyet değerlerine bağlı seçmen giderek partiden soğuyor, uzaklaşıyor.
CHP gibi köklü bir parti, dayatan kendi lideri de olsa, ana ilkelerinden ve tarihsel misyonundan vazgeçmez. Doğan boşluğu yakında birileri mutlaka doldurur...
Ders seçilmez!
Seçmeli ders okullarda nasıl uygulanır?
Deneyimli bir öğretmen okurumuz yazıyor:
“Mevcut sistemde de seçmeli dersler var. Sene başında okul kurulu mevcut seçmeli derslerden 1 veya 2 tanesini öğretmen durumuna göre belirler. Bu dersi öğrenci seçmiş gibi kendilerinden dilekçe alınır. Bunun böyle uygulanmasının haklı gerekçeleri vardır. Örneğin 30 kişilik bir sınıfta herkese kendi isteğine göre ders seçtirilirse her seçmeli ders grubu için ayrı branş öğretmeni ve derslik sağlamak zorunda kalırsınız. O ders saati içinde örneğin 5 seçmeli ders seçilmişse sınıf o ders saatinde 5’e bölünecek ve 5 derslik ve 5 ayrı branş öğretmeni sağlayacaksınız. Bu mümkün değildir. Böyle olduğu için de sınıfa tek ders seçtirilir ve sınıf bölünmez.
Şimdi özellikle Anadolu’da yine idare seçmeli derslerden bazılarını seçecek, bu dersler çok muhtemelen Kuran ve siyer olacak... İtiraz olursa da seçmeli ders mevzuatında şöyle bir ibare vardır:
‘Okulun fiziki şartları ve öğretmen durumuna göre seçilir’”
Pilot Kurşuncu...
Balyoz davasında tutuklu yargılanan Pilot Yarbay Süleyman Namık Kurşuncu, mektubuna:
“8 Temmuz 2011 tarihinde tutuklanana kadar TSK’da harbe hazır F - 16 pilotu olarak görev yapmaktaydım” diye başlamış...
Devam ediyor:
“Yıllarca hayatımı hiçe sayarak Bosna, Kosova ve İç Güvenlik harekâtlarında uçtum. İki bin saatin üzerindeki uçuş hizmetimde hem ben, hem kanat arkadaşlarım görevlerimizi başarıyla tamamlayarak kazasız belasız üslerimize döndük. Gidip de evime dönemediğim tek yer Beşiktaş Adliyesi’dir.”
Yarbay Kurşuncu’nun acaba suçu ne? Anlatıyor:
“Şahsıma bu dava kapsamında yapılan suçlama akıl ve mantık sınırlarını zorlamaktadır. Benim sözde ilan edilecek sıkıyönetim kapsamında Fenerbahçe Stadyumu’nun havadan kontrolünü yapacağım manipülatif dijital bir veriye dayanılarak iddia edilmektedir... Suçlama tarihi olan 2003 yılında yüzbaşıydım ve Hava Harp Akademisi’nde öğrenci subaydım. O tarihte bilgisayar ile hiç irtibatım olmadığını kanıtladım. İddia edilen suçlamanın mantık dışı olduğu Hava Kuvvetleri Komutanlığı bilirkişi raporu ile mahkemeye bildirildi. Bir F 16 pilotunun 650 km hızda uçan uçağıyla Fenerbahçe Stadı’nın üzerinden geçerken stadı sadece 1 saniye görebileceği mahkemede anlatıldı. Savunmam sırasında mahkeme heyeti anlamış gibi bana baktı ve tek bir soru bile sormadı. Sonuç: Tutukluluğun devamı...”
Sahteliği mahkemece araştırılmayan dijital verilerle suçlu ilan edilen Yarbay Kurşuncu, Balyoz’un 249 tutuklusundan biridir. Hapiste onunla aynı durumda 248 subay, general, amiral daha var... Kendilerini anlatabilmek için çabalıyorlar...
Bakan Bekir Bozdağ “Siyaset yargıyı kuşatamaz” diyen Haşim Kılıç’a kızmış: “Herkes işine baksın.”
Kılıç “Cari açık tehlikeli boyutlarda”
dedi sanki...
Haldun Ertem
Liseli genç hakkını arayınca okuldan atılmış.
Çocuk bu ülkede hakkını aramanın bela aramak olduğunu şimdi anlamıştır sanırız!
Fahrettin Fidan
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları