loading
close
SON DAKİKALAR

Yargı hallolundu!

Melih Aşık
Tarih: 17.01.2014

Melih Aşık; Hükümet önceki gün HSYK’nın üye yapısını değiştirdi.

Hükümet önceki gün HSYK’nın üye yapısını değiştirdi. Bunun için yoğun kulis çalışmasının yapıldığı, şantaj ve tehdit dahil her türlü baskının kullanıldığı söyleniyor. Ve iktidarın yönetimine giren HSYK dünkü toplantısında ilk darbeyi vurdu, AKP için tehlike arzeden 20 savcının yerini değiştirdi... Anlaşıldı ki.. HSYK yeni yasaya gerek olmadan iktidarın emrine girmiştir. Emekli Savcı CHP Milletvekili Ali Özgündüz ile konuşuyoruz. Bize en kısa sürede geniş çaplı yargıç tayinleri beklediğini söylüyor...

- Yargıç teminatı diye birşey yok mudur?

- Hayır yargıç tayinleri hiç çekincesiz yapılabilir...

- 2010 yılından önceki HSYK yapısı geçerli olsaydı bu tayinler yapılabilir miydi?

- Hayır... 7 kişilik eski HSYK bağımsız davranma imkanlarına sahipti...

Yargının 2010 yılı referandumu sonrası cemaatin eline geçtiği söyleniyordu.

İktidar önceki gün bir darbe ile ipleri eline alıverdi.

HSYK ve yargı teşkilatı artık tamamen Başbakan’ın emrindedir...

Bu arada İstanbul’da Savcı İbrahim Baytekin’in yürüttüğü son soruşturmada emniyetin yine verilen talimatı uygulamadığı bildiriliyor. Polisin gerekçesi çok hoş; Savcının emri yasalara aykırı imiş! Bundan sonra işleyiş nasıl olacak peki? Polis savcıdan gelen talimatta yakalanması istenen kişilere bakacak, eğer bu şahıslar iktidara yakın kişilerse savcının talimatına uymayacak... Öyle mi? Öyle olacağı görülüyor... Böyle hukuk,böyle yargı,böyle adalet olur mu? Ülke bu durumda ayakta kalabilir mi?


Demedim mi sana?

HSYK konusunda yanlış yaptıklarını en son AKP Adıyaman Milletvekili Mehmet Metiner dün itiraf etti. Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, 2010 referandumuyla getirdikleri düzenlemenin yanlış olduğunu şu sözlerle dile getirdi.

“Vesayeti ortadan kaldırmak için yola çıktık, meğer farkında olmadan yanlış yapmışız. Gördük ki vesayet sadece el değiştirmiş.”

Mehmet Metiner ve onun gibi pek çok AKP milletvekili “farkında olmadan” bu hatayı yaparken o hatanın farkında olanlar ama uyarıları kaale alınmayanlar da vardı. CHP Muğla Milletvekili Ömer Süha Aldan onlardan biriydi, 10 Aralık 2011 

Cumartesi günü Genel Kurul’da yaptığı uyarı tutanakları aynen şöyle geçmişti.

“... Değerli Adalet ve Kalkınma Partili arkadaşlarım, aslında kendi Frankenstein’ınızı yarattınız yargıdaki bu kadrolaşma girişiminizle. Kırk yaş düzeyinde bir gruba yargıyı teslim ettiniz. Güya yaptıklarıyle kendi iktidarınızı ayakta tutacaklardı. Ama şunu unutmayın: Bunlar bir gün gelip sizi de dinlemeyecekler, belki tasfiyenizi de onlar yapacaklar.”

* * *

Bu arada TBMM’ye bir türlü gelmeyen fezlekeler geldiğinde ne olacak? Şu...

TBMM üye sayısının en az onda birinin (55 üye) vereceği önerge ile komisyon kurulması önerilir. Kurulan 15 kişilik komisyon soruşturmayı yapar. TBMM toplanır, soruşturma yapılan kişilerle ilgili Yüce Divan’a sevk kararı verir, veya vermez... Komisyon kurulma önerisi başta kabul edilmezse. Fezlekeler rafa kalkar...


ŞEYH!

“Şeyh uçmaz müritleri uçurur” lafını bilirdik de müritlerin bu kadar uçup şeyhlerini bu kadar uçurduğunu AKP iktidarında görüyoruz. İlk aklımızda kalan mürit dönemin AKP Aydın İl Başkanı İsmail Hakkı Esen’di. “Açık artırmayı” veya “açık uçurmayı”, “Başbakanımız bizim için adeta 2. bir peygamber gibidir” lafıyla başlatmıştı. Ardından Bursa Milletvekili Hüseyin Şahin, “Başbakanımıza dokunmak bile ibadettir” yağlamasıyla kervana katıldı. Şimdilik son noktayı “Allah’ın bütün vasıflarını taşıyan lider” kutsamasıyla Düzce Milletvekili Fevai Arslan koydu.
İnsan bu durumda sormadan edemiyor: Sen neymişsin be abi...



AKP milletvekili Fevai Arslan, Başbakan
Erdoğan için
“Allah’ın bütün vasıflarını üzerinde toplayan lider” demiş.
Allah akıl fikir versin!

* * *

Çocukların “hırsız - polis” oyununda polis kaçan hırsızı kovalarken,
büyüklerin “hırsız -polis” oyununda hırsızlar polisleri kovalıyor...
Akif Kökçe


İHH

Eğitim İş Sendikası uyarıyor:

“Milli Eğitim Bakanlığı ve İnsani Yardım Vakfı (İHH) işbirliğiyle yürütülen ‘Her Sınıfın Bir Yetim Kardeşi Var’ projesi kapsamında, öğrencilerden ‘insani yardım’ amacıyla para toplanmaktadır.

Proje kapsamında, kampanyaya katılan sınıflar en az bir yıl boyunca, her ay 90 TL toplamayı taahhüt etmek zorundadırlar.

Okullarda, okul aile birlikleri dahi bağış aldığında, okul idareleri soruşturma geçirirlerken, Bakanlığın kontrolü kendisinde olmayan bir vakfa izin vermesi kabul edilebilir değildir...”

Eğitim İş Sendikası bu uygulamaya son verilmesini istiyor. Sebep olarak İHH’nın adının son dönemde karanlık ilişkilere karışmasını gösteriyor.



Yargı AKP’nin yolsuzluklarını soruşturmaya korkuyor!
Muhteşem Yüzyıl adlı dizide seyrediyoruz,
Osmanlı’da bile kadılar (yargıçlar) saraydan değil,
saray kadılardan çekiniyormuş...
Gülhan Elmas

Melih Aşık - Milliyet

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları