Zehirli Kubbe 3

 
Son şikâyet Ord. Prof. Süheyl Ünver’in kızı Gülbün Ünver Mesara’dan geldi.

Bakın Gülbün Hanım ne diyor:

“Sayın Melih Aşık,
Kendi Gök Kubbemiz adlı sözde belgesel programının bir bölümü rahmetli babam, Ord. Prof. Dr. A. Süheyl Ünver’e ayrılmıştı. Hariçten TRT için belgesel hazırlayan bir şirkete bilgi ve resim olarak tarafımızca hiçbir yardım esirgenmedi. Ancak bölümün içeriği, Ünver’i tanıtmanın ötesinde Cumhuriyet dönemine saldırılar içeren ve “Çankaya’nın emri ile camilere ayakkabı ile girilmesi, Kuran sayfalarından kesekâğıdı yapılması ve harf inkılabının getirdiği yıkıntılar” şeklinde yersiz ve kasıtlı ifadelerle doldurulmuş olarak sunuldu.
Programın yayınını müteakip bu sözde belgeselin içeriğine haklı tepkilerimi sert bir şekilde dile getirdim. Konunun güncelliğe kavuşması sebebiyle, aziz Atatürk’e ve Cumhuriyet dönemine sevgi ve bağlılığını sözleri ve yazılarıyla her zaman ifade etmiş olan Ünver’in böyle aşağılayıcı bir programa alet edilmiş olmasını tekrar kınıyarak sizin de bilgilerinize sunuyorum.”

TRT’nin, çok zormuş gibi dışarıya yaptırdığı “Kendi Gök Kubbemiz” adlı program açıkça görüldüğü gibi saygın aydınların adları ve anıları üzerinden Atatürk ve Cumhuriyet düşmanlığı yapmayı amaçlıyor. TRT Genel Müdürü olan zat acaba bu iğrençliği nasıl izah ediyor...

TOPKAPI

Pazar günü yurtdışından gelen bir yabancı arkadaşımızı Sultanahmet civarında gezdiriyoruz... Bölge işgale uğramış. Ayasofya’nın hemen karşısındaki Hürrem Sultan Hamamı’nın bahçesi boydan boya kebapçı olmuş. Bir tarihi eser bahçesiyle birlikte bütündür. Ama bahçe artık kebapçı. Topkapı Sarayı’na yöneldik. Saat akşam 6’yı 10 geçiyor. Sarayın dış kapısını iki jandarma tutmuş. Ellerinde makineli tüfekler. Üzerlerinde kurşun geçirmez yelek. Biraz yaklaşınca sert bir sesle:

- Kapandı müze hemşerim, demesinler mi?

Turistlere de aynı ikaz yapılıyor. Onlar da şaşkın şaşkın bakıyor. Müzenin kapısında silahlı jandarmanın işi ne? Akşama doğru teröristlerin dış kapıya saldırma olasılığı mı var? Her işimiz kendimize benziyor.

BEBE

Hayvansever hanımlar...
Hayvanları neden seviyorsunuz...
Onları neden koruyorsunuz...
Çünkü onların ağzı var dili yok, dertlerini anlatamıyorlar, acı çekmelerine kıyamıyorsunuz...
O yüzden değil mi?
Peki sayın hanımlar, ve de beyler...
Kucaklarına 3 aylık, 6 aylık, 9 aylık bebeklerini alıp sokaklarda onları kullanarak dilenen kadınlar hakkında ne düşünüyorsunuz... O bebelerin bir hayvan kadar dahi dertlerini anlatamadıklarını... Soğukta sıcakta, aç bilaç işkenceye maruz kaldıklarını görünce... Ne hissediyorsunuz?
Bu iç paralayıcı manzara sizi etkilemiyor mu?
Konuşamayan bebekleri kaldırımlarda sürükleyen vicdansız analara karşı bir toplumsal hareket geliştirelim... Devletin ilgisini çekelim. Bu drama ilgisiz kalarak ortak olmayalım.

Deniz Feneri fitre ve zekât topluyormuş.
Eskiden fitre ve zekâtı fakirler zenginlere değil,
zenginler fakirlere verirdi.
? ? ?
Davutoğlu koalisyon görüşmeleri için
“Erdoğan’ın pozisyonunu tartışmayız” diyor!
Haklı!
Asıl tartışmalı olan kendi pozisyonu!
Akif Kökçe

BOP

Ali Sirmen dostumuza son günlerde “flaş transfer” adı altında yapılan futbolcu transferlerini sorduk....
Ünlü komedyen Bope Hope’un bir sözünü anımsattı...
Bope Hope’a Türkiye’yi sormuşlar. Önce hatırlayamamış. Sonra:
- Haa, demiş, hani şu eski Amerikan arabalarının ölmek için tercih ettikleri ülke...

Melih Aşık - Milliyet