Evlat acısı
Melih Aşık; Yangın konusunda sorumluların suçu birbirinin üzerine atma çabaları hız kesmezken gerçek acıların yüreklerdeki yangınları sürüyor.
Kartalkaya otel yangınında 18 yaşındaki oğlu Ömür Kotan’ı kaybeden ruh hekimi Doçent Zeynep Kotan, ekranda Mirgün Cabas’a olayı ve sonrasında yaşadıklarını anlatıyor. Dinlerken duygulanmamak olası değil...
Ömür, 18 yaşında lise son sınıf öğrencisi... Aynı zamanda kayak sporcusu... Ankara’dan Kartalkaya’ya hocaları ve arkadaşlarıyla üç günlüğüne gidiyor... Yangında dumandan zehirlenerek hayatını kaybediyor... Anne Zeynep Kotan’ın anlatımında dikkatimizi çeken birkaç satırı buraya iliştirelim:
- Bizi en çok kahreden, otelin dört ortağından üçü hakkında bir soruşturma olmaması (isimleri veriyor)...
- Otel sahibi aileler 12. katta kalıyor. Yangın çıkınca otelin imajının bozulmaması için itfaiyeye haber vermeme yoluna gidiyorlar. Ama kendileri hızla aşağı inerek otelden sağ salim çıkıyorlar. O anda diğer katlara haber verilse belki kimse ölmeyecekti.
- Haklarında bir soruşturma olmayan ve yurt dışı yasağı konulmayan üç ortağın bankadan yangın sonrası 5 milyon dolar çektikleri ve kaçmaya hazırlandıkları yolundaki duyumlar endişe vericidir..
- Bizi yangın sonrasında bugüne kadar ne taziye ne bir başka sebeple resmi kurumlardan hiçbir yetkili aramadı.
- Biz acılı aileler bu olayın peşini bırakmamaya kararlıyız... Başkaları bu acıyı yaşamasın, bütün derdimiz ve dileğimiz budur.
Yangın konusunda sorumluların suçu birbirinin üzerine atma çabaları hız kesmezken gerçek acıların yüreklerdeki yangınları sürüyor...
BECCARİA
Ünlü ceza hukukçusu Cesare Beccaria’nın “Suçlar ve Cezalar Hakkında” adlı kitabında şu satırlar dikkatimizi çekiyor:
“Büyük düşünür Montesquieu, kesin zorunluluktan kaynaklanmayan her cezanın zorbalık olduğunu söylemektedir.”
Kitap örnek vermemiş ama... Kesin zorunluluktan kaynaklanmayan gözaltı ve tutuklama kararlarını biz örnek olarak verebiliriz.
Gerektiği yerde zorunlu olan tedbirler, gerekmediği yerde haksız cezaya dönüşür.
Durum yalnız mağdur kişiyi değil tüm toplumun vicdanını yaralar...
TRUMPET
Dünya patronu ABD’nin (kendi deyimiyle) Allah vergisi Başkanı Donald Trump, göreve başlamasının ilk 10 gününde çarpıcı sözleri ve kararları ile şimdiden tarihe geçti.
Kendisinin “Öngörülemez” bir şahsiyet olduğu yaygın söylentiydi. Ancak bu kadar öngörülemez biri olduğu öngörülememişti.
Misal...
New York Times’ın yayını sırasında avukatlarından Pam Bondi’yi adalet bakanlığına getireceğini açıklıyor. Ve açıkça şöyle diyor:
“Adalet bakanını çağırıp, ona ‘şu kişiyi itham et’ diyeceğim. Bakan ‘Aman efendim o şahsın bir suçu yok’ derse, ‘Canım bul bir şeyler’ diyeceğim, ‘olmadı vergi suçu bulursun’”
Adeta Teksas’taki kanunsuz kovboylardan biri konuşuyor...
FİTRE
Diyanet İşleri Başkanlığı 2025 yılı fitre miktarını 180 TL olarak açıkladı.
Fitre varlıklı kişilerce fakir ve muhtaç kimselere verilen sadaka...
Bir kişinin bir günlük gıda ihtiyacını karşılayacağı öngörülüyor.
Karşımızdaki kebapçıya telefon açıp sordum...
Bir çorba veya bir lahmacun ne kadar?
- Ezogelin çorba 140, lahmacun 130 lira...
Demek ki, bir kişi 180 lirayla bir lahmacun yiyebilir, bir şişe su içebilir ve üstünü de garsona bahşiş olarak bırakabilir.
Bir lahmacun insanın bir günlük gıda ihtiyacını karşılar mı?
Acaba Diyanet’in bu soruya yanıtı nedir?
KASAP
Nişantaşı’ndaki kasap dükkanı sahibi anlattı.
Geçenlerde bir sosyete hanımefendisi gelmiş kasaba...
- Bana, demiş, 10 kilo kemiksiz et tartar mısınız?
- Ne yapacaksınız hanımefendi bu eti?
- Göreceğim, demiş, iki ayda 10 kilo verdim de, ne kadar verdiğimi görmek istiyorum...
ÇORBAŞOV
Televizyondaki bilgi yarışmasında takdimci üniversite mezunu zarif genç kızımıza soruyor:
“Geçtiğimiz günlerde vefat eden Sovyetler Birliği’nin son lideri kimdir?
A) Kraliçe Elizabeth, B) Mihail Gorbaçov, C) Kral Julien, D) Pablo Neruda...
Yarışmacı Kraliçe Elizabeth diyecek oluyor. Seyirciye sormayı öneriyor. Seyirciye soruluyor.
Seyirciler doğru cevap olarak yüzde 56 oranıyla A şıkkı yani Kraliçe Elizabeth, yüzde 37 oranıyla Mihail Gorbaçov adını veriyor.
Bir batı ülkesinde böyle bir tablo yaşanır mı?
Yaşanmaz... Çünkü...
Kişi, Sovyetler’in son liderinin kim olduğunu bilmeyebilir.
Ama bu kadar bilgisiz kişi bilgi yarışmasına katılmaz. Haddini bilir. Bilgi yarışmasını izlemeye de gitmez.
Aydın insan neyi bilip neyi bilmediğini bilir.
Cahil insan bilmediğini bilmeyen insandır.
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları