loading
close
SON DAKİKALAR

Umut umuttur

Melih Aşık
Tarih: 30.12.2023
Kaynak: Melih Aşık - Milliyet

Melih Aşık; Yılbaşını Hristiyan bayramı, çam ağacını Hristiyan ağacı sandığımız gibi biz Demre’de doğmuş bir Anadolu insanı olan Noel Baba’ya da kuşku ile bakar, iltifat etmeyiz.

Hoş geldin yeni yıl...

Seni pek büyük umutlarla karşılayamıyoruz amma... Yine de umut umuttur... Bakarsın talihimiz biraz olsun değişir. Toplum hayatımızda adalet, eşitlik, insanlık, mutluluk, akıl, duygu, sevgi, saygı kavramları biraz daha fazla hissedilir. Bakarsın cepler dolar. Umut umuttur... Fakirin ekmeğidir.

Rahmetli Hasan Pulur’un umut üzerine severek anlattığı bir öykü vardı.

Sinop kalesinde bir idam mahkûmu varmış. Sabahtan akşama kadar “Bu da geliiir bu da geçer” diye etrafta dolaşır, başka söz etmezmiş. Hikâye bu ya... Sonunda kale komutanı:

- Yahu bu adam en umutsuz zamanda bu kadar umutlu olduğuna göre yaşamayı hak ediyor demektir... Salıverin gitsin, demiş…

Ne diyelim... Bu da gelir bu da geçer...

Biz de geldik gidiyoruz zaten...

Şen olasın 2024...

 

Umut umuttur

 

NOEL BABA

Yılbaşını Hristiyan bayramı, çam ağacını Hristiyan ağacı sandığımız gibi biz Demre’de doğmuş bir Anadolu insanı olan Noel Baba’ya da kuşku ile bakar, iltifat etmeyiz.

Baba Noel konusunda en özlü sözü! bir zamanlar Keşan Müftüsü S.Y. söylemişti:

“Noel Baba dediğimiz şahsiyet düzgün bir şahsiyet olsaydı eve kapıdan girerdi, bacadan değil”...

Noel Baba’ya gelince… Bu ak saçlı ihtiyar bu yılbaşı ortalıkta daha az görülüyor. Anlaşılan onun da neşesi kaçtı!

ŞİNASİ NAHİT

Türkiye’de kısa fıkra deyince ilk akla gelen isimdir Şinasi Nahit Berker...

“Bu memleket uzun laftan battı”, özdeyişi onundur. Türkiye yavaş ilerlediğinden yıllar önceki fıkraların güncelliği geçmez. Mesela...

***

Bir Amerikalı uzman bir milyon yıl sonra bir kuyruklu yıldızın Türkiye’ye çarpacağını söylemiş. Bu çarpma neticesinde yer yüzünde büyük tahribat olacakmış.

Ne aksi tesadüf... Tam o yıllarda biz kalkınmış olacaktık...

***

Ulu Atatürk ilkelerine hayranız ve bağlıyız, yalnız nasıl tatbik edileceğini pek bilemiyoruz...

***

Başbakan Demirel ikide bir şunu söylüyor:

- Millet reyi ile geldik...

Ah iki gözüm...

Millet artık sizin nasıl geldiğinizi değil nasıl gideceğinizi merak ediyor...

***

Bir iktidar milletvekili Şinasi Nahit’e:

- Siz komünistler vatanı bile satarsınız, demiş…

Şinasi’den cevap:

- O kadar büyük arsayı kim alır?

***

Yaşar Kemal’in romanının devamı: Yer demir/Gök bakır/altı tamtakır.

TÜVİT

Biz yılbaşı kutlamayız, caiz değil diyenlere:

“Madem öyle 1 Ocak’ta çalışacaksınız, desinler, hepsi anında Noel baba olur”

ZAYİAT

Sakarya’da, Kuzey Marmara Otoyolu’nda, 3’ü yolcu otobüsü, 7 aracın karıştığı zincirleme trafik kazasında 10 kişi hayatını kaybetti, 8’i ağır, 59 kişi yaralandı.

Kazaya sebep olan sisli hava fotoğraflarda da görülüyor.

Peki uzun yola çıkan sürücüler sisli havalarda nasıl araç kullanılacağını biliyorlar mı?

Bir süre önce sisli havada yola düşmüştük. Araçların neredeyse yarısının uzun farları yaktığını gördük. Demek sisli havalarda uzun far yakılmayacağını bilmiyorlardı. Bazıları reflektörleri yakmıştı. Bazıları önlerindeki aracın dibine sokuluyordu. Sisli havada bunların yapılmaması gerektiğini de bilmiyorlardı. Peki illerin trafik müdürlükleri sisli havalarda denetimleri arttırıyorlar mı? Hiç duymadık.

Ölüm kapıyı çalmadıkça kimse başkasının hayatını fazla dert etmiyor... Önlem düşünme zahmetine girmiyor.

O yüzden her cephede durmadan zayiat veriyoruz

TİYATRO

Ankaralı okurumuz Devlet Tiyatrosu’na bağlı Küçük Tiyatro’ya oyun izlemeye gitmiş. Gerisini şöyle anlatıyor:

“Oyunun başlamasına 15 dakika kala salon kapıları açıldı. Biz sıradan insanlar yerlerimizi kolaylıkla bulup oturduk. Bazı mühim şahsiyetler de gelmişti. Onlar bizimle birlikte salonun açılmasın beklemediler. Protokol odalarında ağırlandılar. Oyunun başlamasına çok kısa süre kala, bu mühim şahsiyetler önlerinde ve arkalarındaki protokol görevlileri olduğu halde salona girip, en ön sıradaki yerlerini aldılar. Bu arada kaçamak bakışlarla arka sıralara göz atmayı ihmal etmediler. Biz yerlerimizi kendimiz bulmuştuk. Bu kişiler ise koltukları daha kolay yerde olduğu halde yerlerini ancak protokol görevlileri yardımıyla bulabildiler. Eskiden olsa böyle VİP kişilere gıpta ile bakılırdı. Şimdi durumun dışarıdan nasıl görüldüğünü anlatıp onları üzmek istemem”

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları