Akşener’in yüz hatlarındaki mesaj
Murat Ağırel; Yüz hatlarından gördüğüm gergindi ve konuşmasında bir şeyi diyemedi ama çok demek istediğini düşündüğüm şu cümleyi “Beni dinleseydiniz bu seçimi kazanırdık” ifadesini mimiklerine yerleştirmişti.
Geçen cumartesi günü gerçekleştirilen İYİ Parti 3. Olağan Kongresi’ni birçok meslektaşım gibi ben de yerinde takip ettim.
Seçim mağlubiyeti sonrası İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in neler söyleyeceği, kimleri hedef alacağı, hangi hamleleri yapacağı merak ediliyordu.
Hemen notlarımı ve özel bilgileri aktarayım.
Kongreye Millet İttifakı ve 6’lı masayı oluşturan partiler dahil hiçbir partinin temsilcisi davet edilmemişti.
Salonda İYİ Parti’nin, ilk kez tek başına adımlar atacağına dair güçlü sloganların yer aldığı pankartların olması dikkatimi çekti.
Nitekim Akşener’in konuşması da tam olarak bu mesajları veriyordu.
Konuşması aslında iki kesime yönelikti. Hem parti delegelerine ve parti muhalefetine hem de ittifak ortaklarına mesaj içeriyordu.
Beni şaşırtan kısım Akşener öfkeli ve sinirliydi. Nedenini anlatmadan önce konuşmasından bazı satırbaşlarını anlatmak istiyorum.
İYİ Parti’yi “İki yumruk arasına sıkıştırılan milletimiz için bir çıkış kapısıdır. Kişisel ihtiraslara mahkûm edilen memleketimiz için bir çıkış kapısıdır” çizgisine konumlandırdı.
Kaybedilen seçim için “Milletin verdiği kararın karşısında, mazeretlere yer yoktur. Ne kazanmanın sarhoşluğuna kapılırız ne de kaybetmenin üzüntüsünde kayboluruz...” dedi.
Herkesin “Kılıçdaroğlu’na mesaj gönderiyor” dediği, “Millete kulak tıkayarak siyaset yapılmaz” ifadelerini kullandı.
“Siyasi elitlerin, keyiflerine göre yaptıkları tanzim üzerinden bir demokrasi inşa edilemez” sözleri de CHP’ye bir eleştiri olarak algılandı.
Seçimlerden aldığı mesajı “Siyasetin, hapsedildiği çıkmazdan kurtarılmasıdır. Millet için, milletle beraber yapılan, yeni bir siyasetin bir an önce önünün açılmasıdır” diyerek anlattı.
Konuşmasının büyük bölümünde yenilikten hatta yepyeni bir siyaset yapılması gerektiğinden bahsetti. “‘Ceketimi assam seçilirim’ diyen buyurgan siyaseti değiştireceğiz” dedi. Keza bu cümle de “eski” muhalefet ortaklarına mesaj olarak yorumlandı.
CHP’den 15 milletvekili alınması sözlerine dair tartışmaya girmeyeceğim zaten herkes yazdı. Özetle Akşener’in “Biz önce bu parti seçime girebilsin diye CHP’den 15 milletvekili istedik. Hayatımın en büyük pişmanlığıdır. Sayın Kılıçdaroğlu’na teşekkür ediyorum ancak o gün bugündür bu 15 milletvekilinin bedelini ödeyemedik” demesi yeni bir başlangıcın mesajı olarak algılandı.
Kongre sonrası İYİ Parti Kalkınma Politikaları Başkanı ve İzmir Milletvekili Ümit Özlale’ye “Millet İttifakı ile ipler atıldı mı” diye sorduğumuzda ise “Böyle bir açıklama yapılmadı ancak ‘biz artık kimsenin kapısını çalmayacağız, biz kapısı çalınan olacağız” dedi.
İlginç olan ise yıllardır Akşener’in içerlediği bir konuyu ilk kez bu kadar açık yüreklilikle söylemesi oldu.
İstanbul seçimlerine değinen Akşener, ironi yaparak imalı bir şekilde “İstanbul seçimini biz değil HDP kazandırdı. Biz hariç herkes kazanmayı sağladı” ifadelerini kullandı.
Aşkın Meral Akşener’in konuşması su terazisi ile dengelenmiş ve kimi yerlere verilmek istenen mesajlarla doluydu.
Ancak konuşmanın büyük bölümü ise parti içi muhalefete yönelikti. Adaylıklar için para alındığı iddiasını “Hapse atmak isteyenlerin dahi benimle ilgili asla iddia etmedikleri, söylemedikleri pis iftiralara şahit oldum asla affetmeyeceğim” diyerek reddetti. Burada aslında Meral Hanım haklı bir isyanda bulunuyordu.
Partide her koltuğu işgal etmek isteyenlere sert çıktı.
Meral Akşener konuşurken kürsüdeki bir çuval ilginçti. Konuşmasında çuvalın içinde aday isimlerin olduğunu belirtti ve “Benim tek yetkim bu çuvaldan kura çekmek. Başka yetkim yok ayıptır” iması yaptı. Konuşması bittiğinde de çuvalı divan başkanı Müsavat Dervişoğlu’na teslim etti.
Kongrede parti aidiyeti hissetmeyenler için “Kapı oradadır” diyerek sert bir mesaj da verdi.
Meral Akşener’in konuşmasında mealen “Sizlerin dediğini bu zamana kadar yaptım şimdi benim dediğimi yapacaksınız” anlamı içeren ifadeleri ise dikkat çekti.
Konuşması sırasında sinirliydi. Adeta uzun zamandır biriktirdiği öfkesini boşalttı. Parti içi iktidarını kuvvetlendirerek bundan sonra daha net daha bağımsız adımlar atacağının mesajını verdi.
Yüz hatlarından gördüğüm gergindi ve konuşmasında bir şeyi diyemedi ama çok demek istediğini düşündüğüm şu cümleyi “Beni dinleseydiniz bu seçimi kazanırdık” ifadesini mimiklerine yerleştirmişti.
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları