Atatürk’ü yalnız bıraktık
Murat Ağırel; Yine soruyorum: Biz ne yapıyoruz? Filistin’e destek mitingi! Yapalım tabii ki. Hem de en büyük mitingi yapalım. Ama 3-4 gün önce ve 29 Ekim’den 3-4 gün sonra yapalım.
“Yarın Cumhuriyet ilan edeceğiz!”
Tam 100 yıl önce böyle dedi Anadolu topraklarının mavi gözlü son umudu...
Andrew Mango ünlü “Atatürk” adlı eserinde anlatır:
“(Cumhuriyet’in ilan edilmesine dair) Anayasanın hazırlanması için biraz daha düşünülmesi gerektiği konusunda bazı önemsiz itirazlar yapıldı. Ama İsmet Paşa ertelemenin devleti zayıflatacağını bildirince, yürütme kurulu değişiklikleri onayladı ve Meclis’e sunuldu. ‘Yaşasın Cumhuriyet’ sesleri arasında neredeyse hiç görüşülmeden kabul edildi. Tutucu Urfa şehrini temsil eden bir din adamı, Cumhuriyetin İslam diniyle tümüyle uyumlu olduğunu açıkladı. ‘Anayasamızda Cumhuriyeti açıklamakla, Hulefayı Raşidin dönemine dönmüş oluyoruz’ dedi umutla.”
Uzun uzun zaten bildiğiniz mücadele süreçlerini anlatmayacağım.
Hep söylenir Cumhuriyet kimsesizlerin kimsesidir.
Cumhuriyet olmasaydı başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere iyi ya da kötü Türkiye tarihine geçmiş kişilerin hepsi birer köylü çocuğu olarak hayatlarına devam edeceklerdi.
Tebaadan kopamayacakları için bugünkü makam ve mevkilerin hiçbirini göremeyeceklerdi. Onların yerinde devleti paylaşan saltanat üyelerinin çocukları, babadan oğula geçen paşalık unvanına sahip kişiler oturacaktı.
Peki biz bu kutsal Cumhuriyeti koruyup kutlayabiliyor muyuz?
İşte sıkıntı burada başlıyor.
Bakın tüm dünya ülkeleri 100. yıllarını coşku içinde ve simgeleştirerek kutlar.
Eyfel Kulesi 1887-1889 yılları arasında Fransız Devrimi’nin 100. yıl kutlamaları çerçevesinde inşa edildi. Cumhuriyetçi devrimcilerin üzerine ateş açılması emrini veren kralcı belediye başkanının katliamının ardından alan simgeleşmişti.
Keza ABD’nin simgesi olan Özgürlük Heykeli, 1884-1886 yılları arasında inşa edildi. Fransa tarafından kuruluşunun 100. yılı nedeniyle ABD’ye hediye edildi.
İtalya kurtuluşunun yüzüncü yılı için Taganrog’da Garibaldi Anıtı’nı dikti.
Biz ne yapıyoruz?
Koca bir hiç!
Belli başlı belediyeler hariç. Göstermelik, yalandan, “Aman işte, yaptık” demek için yapılan birkaç etkinlik, konser vs.
100. yıl arkadaşlar bu kendinize gelin. Bir dahaki 100. yılı göremeyeceksiniz. İleride 100. yılı yaşadık diye gururlanacaksınız.
Atatürk’e ve kahraman komutanlara dua edeceksiniz. Kutlayacaksınız, haykıracaksınız, elinize aldığınız özgürlüğünüzü, hürriyeti bağıracaksınız.
Yine soruyorum: Biz ne yapıyoruz?
Filistin’e destek mitingi!
Yapalım tabii ki. Hem de en büyük mitingi yapalım. Ama 3-4 gün önce ve 29 Ekim’den 3-4 gün sonra yapalım.
Bunu Cumhuriyet’i kutlamamak için bahane yerine kullanmayalım. Aksine son 30 yılda etrafında kopmadık fırtına kalmayan, insanların birbirini katlettiği savaşların bitmediği yerde bize en azından savaşsız bir ülke, bir Cumhuriyet bıraktığı için Atatürk’e minnet duyarak kutlayalım.
Hükümetin ne yaptığı belli değil. Tam kutlamalar zamanında üç günlük yas ilan etmeler, TRT’nin tüm etkinlikleri bahaneyle iptal etmesi, külliyenin tarikatların şerrinden çekinerek resepsiyonları kutlamaları iptal etmesi...
Yani açık açık biz kutlamıyoruz deseler daha güzel olmaz mı?
Eskiden hiç yoksa fener alayları düzenlenir; belediye başkanları, milletvekilleri bunlara katılır; hep bir ağızdan hürriyet marşları söylenir, sloganlar atılırdı.
Artık millet olarak da siyaset olarak da Atatürk’ü yalnız bıraktık. Yalnız büyüyen, 20’li yaşlarından başlayarak ülkesi için cepheden cepheye koşmuş bir yetime sahip çıkamadık. O ülkesine sahip çıktı biz ona sahip çıkamadık.
Cumhuriyetin kolonlarına sistematik şekilde ellerine ne geçirirlerse büyük bir iştahla saldırıyorlar. Gericisi, yobazı, dini kullanan şarlatanı açık açık gövde gösterileri yapıyor. Devletin kurumlarına yerleştiler ve aldıkları güç ile alenen meydan okuyorlar.
Adalet dağıtacak mahkemeler de güvenliği sağlayacak Emniyet de gelecek nesilleri yetiştirecek olan okullar da yıkılmak üzere.
Zaferi, kazananlar kutlar... Bizler, hürriyeti, bağımsızlığı, vatandaşlığı, Türk milleti olmayı, paraya pula maddiyata tercih etmeyenler olarak evlerimizin penceresini, balkonunu, sokaklarını kendimiz donatırız.
Kutlarız bayramımızı, ciğerimizdeki son nefes çıkana kadar mücadele eder ve haykırırız:
YAŞASIN CUMHURİYET...
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları