loading
close
SON DAKİKALAR

Üniversitede çok önemli bir siyasi olayda diploma gerçeğini bükecek bir makam yoktur

Orhan Bursalı
Tarih: 13.03.2025
Kaynak: Orhan Bursalı - Cumhuriyet

Orhan Bursalı; Hemen arkasından, savcılığın rektörlüğe ikinci kez yazı yazarak işlemleri hızlandırmasını istediği haberini gördük. O zaman diploma işlemlerinin yapıldığı dekanlık üzerindeki baskı da ortaya çıktı.

Dün Ekrem Bey Cumhuriyet’i ziyaret etti. Sondakika Haberini sayfalarımızda okuyacaksınız. Ekrem Bey’e, “Üniversite, üniversite ahlakına, üniversite kavramına uygun davranarak diplomanız ile ilgili gerçeği söyleyecek mi, yoksa” sorusunu yönelttim. Ekrem Bey, “Bu konuda endişeliyim, geçmişini kuruluşunu varlığını 600 yıl öncesine dayayan bir üniversitenin gerçeği söylemesi, ‘Evet bu diplomayı biz verdik, gerçeğe uygundur’ demesi beklenir” dedi.

Hemen arkasından, savcılığın rektörlüğe ikinci kez yazı yazarak işlemleri hızlandırmasını istediği haberini gördük. O zaman diploma işlemlerinin yapıldığı dekanlık üzerindeki baskı da ortaya çıktı.

GERÇEĞE SADAKAT

Kararı verecek olan rektörün kendisi değil tabii. Diplomayı hangi fakülte verdiyse dekanına savcılık “emrini” iletecek. Tabii kendilerinden ne istendiğini de belirterek. Dekanın gerçeğe olan sadakati, rektörlüğün, savcılığın, Saray’ın istediği “sahte rapor” vermesini mümkün kılması zor.

Kendini çamura atan bazı kalemler ise bastırıyor.

Bilgiye gerçeğe sadakat, bir üniversitenin üniversite olma halinin olmazsa olmazıdır. Sonucu ne olursa olsun.

Savcılığın acelesi var, demek onlara da ne oluyor kardeşim diyenler var. Savcılık hangi hakla daha bir hafta geçmeden ikinci bir yazıyla rektörlüğü sıkıştırıyor?

KİM TAHRİFAT, YAPMIŞ?

Ayrıca İmamoğlu hakkında savcılık hangi hakla resmi belgede sahtekârlık davası açabiliyor?

Yani ortada bir diploma var da Ekrem Bey bu diploma üzerinde tahrifat mı yapmış ve kendi kendisine olmayan bir diploma mı vermiş veya verdirmiş. Üniversite kayıtlarında verilmiş bir diplomanın belgeleri ve bilgileri mi yok. Trabzon doğumlu anası babası belli İmamoğlu soyadında birisi üniversitenizde kayıt mı yaptırmamış?

Veya üniversite böyle bir diploma vermemiş de İmamoğlu ve adamları karanlıkta üniversiteyi basmış böyle bir diploma mı düzenlemişler?

Veya yine İmamoğlu adamları rektörlüğün dekanlığın kafasına silah dayamışlar da üniversitemizden mezundur diplomasını mı zorla vermişler?

‘BİTİR ŞU İŞİ’

İktidar ve adamları diyor ki İstanbul Üniversitesi’ne, bak kardeşim seni bu günler için oraya atadık, bitir şu işi.

Üniversite yönetimi, istenen raporda eli kolu hazırlayıcısı imzası olacak herkes, kendi üzerlerinden gerçekleştirilmek istenen sahtekârlığa karşı direnmelidir.

Bedeli ne olursa olsun.

Değil mi ki üniversite gibi bir evrensel kurumda çalışıyorlar.

Orada gerçeğin, bilginin namusunu korumak zorundalar.

Gerçeğe sadakat, özellikle oynanmak istenen böyle bir dalavere karşısında, gerçeğe sadık kalmak, insanın önüne hayatı boyunca belki de bir kez gelir.

Bazı namussuzlar tahrif et, diploma sahte, iptal edin şeklinde dört bir koldan bastırabilirler.

HAYAT SENİ TEST EDİYOR

Ama bu sınavdan alnın ak çıkmak fırsatı da hayatta önüne bir kez gelir.

Bir kez boyun eğdin mi, ikinci kez de üçüncü ve beşinci kez de gerçeği çiğnemek için kapını çalarlar.

Kullanışlı bir şey olur çıkarsın.

Ya da alnın ak yaşarsın.

Ben İstanbul Üniversitesi’nde böyle çok önemli bir siyasi olayda gerçeği bükecek bir yetkili makamın olmadığını düşünüyorum.

Mesele İmamoğlu’nun da ötesinde, aynı dönemde onlarca kişiye verdikleri aynı durumdaki insanların olduğu gerçeğini pas geçemezler.

600 yıllık tarihi “onu gözetliyor”.

Evrensel değerler, onu gözetliyor.

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları